SPECTACULAR ~1 /PJM/

■34■

Vn: Yeter artık mızmızlanıp durma.

Wj: Ne diye erken geldik ki?

Buluşma alanı olarak belirlediğimiz durakta iki saattir söylenip duruyordu.

Vn: Birazdan gelirler yoldaymışlar.

Hj: Şu gelen düğün konvoyu değilse sanırım onlar.

Hajoon'un gösterdiği tarafa baktığımızda onlar olduğunu anlamıştım.

Önümüzde durduklarında Heawoo arabadan inmişti.

Hw: Fazla bekletmedik umarım

Ws: Yoo sadece iki saatcik.

Hw: Pardon duyamadım?

Gülerek araya girdim.

Vn: Bekletmediniz tabi öyle değil mi Woo.

Uyarır bir şekilde konuştuğumda kafa sallamakla yetinmişti.

Diğerleri de geldiğinde Minji gülümseyerek sarılmıştı.

Yanlarında daha önce hiç görmediğim bir kadın ve bir erkek vardı.

Hs: Tanıştırayım. Ablam Jiwoo ve eniştem Dongmin

Hafif eğilerek konuştum.

Vn: Memnun oldum bende Vien. Bunlarda arkadaşlarım Jaehyeong, Dojoon, Hajoon ve Woosung.

Onlarda hafifçe eğilip selamlaşmışlardı.

Mj: Omoo bu bahsettiğin Woosung mu Vien?

Büyülenerek ona baktığında gülmemek için kendimi zor tuttum.

Jm: Minji kendine gel istersen!

Jimin Minji'yi çekiştirirken araya Namjoon girmişti.

Nm: Kim kiminle gidiyor şimdi?

Mj: Woosung'u ben alırım.

Dediği şeyle herkes gülerken Woosung'un utandığını görmüştüm.

İlk defa Woosung'u böyle görüyordum.

Minji Woosung'u kaptığı gibi götürürken Jimin arkalarından giderek bağırdı.

Jm: Yha Minji! Arsızlık yapma. Kızım bunu seninle sonra konuşucaz.

Jimin'i çekiştirip kalabılığa tekrar soktum.

Vn: Sence de fazla kıskançlık yapmıyorum musun?

Jm: Hayır. Az bile yapıyorum.

Yg: Sizde bizim arabaya gelin.

Dj: Ya Vien. Bizi niye güzel kızlar götürmüyor?

Taehyung elini omzuna atıp konuştu.

Th: Bizim neremizi beğenmiyorsun oğlum? Hem ben gideceğimiz yerde sana bulurum.

Dojoon hemen ikna olacak ki önden önden gidip Taehyung'un arabasına binmişti.

Jaehyeong'ta hiçbir şey demeden Yoongi'nin peşine takılmıştı.

Jin'de Hajoon'un omzuna patpatlayıp arabasına bindirdi.

Vn: Ne yani en sona ben mi kaldım şimdi?

Jm: Hayır. Seni ben seçtim.

Şaşırarak ona baktığımda kolumun tutulmasıyla bakışlarımı oraya yönlendirdim.

Jk: Benimle de gelebilirsin.

Jimin'e baktığımda kaşlarını çatmış diğer kolumu da o tutmuştu.