Bana diyor ki; ama ben ,bizi geçeli çok oldu, sende kendine gel artık geç oldu

470 4 0
                                    

GÜLDÜRMÜYOR, AĞLATMIYOR , KİMSE SENİN GİBİ

Sabah İngilizce dersine gir , hocanın mal mal esprilerine gül, hayal kur,uyukla,azıcık geyik yap , sıkıl sıkıl sıkılllllllll ve kurtarıcıııı zilll duyulur.

(what dan where den beynim döndü bu ne yaa ) dışarı çıkıp biraz oturup gezinip vakit geçirmiştik . ben daha çok Kaan a bakmıştım. Yeni bir kulüb açıldı okula . Klüp üyeleri spor dallarında gruplara ayrılıyor . Beden eğitimi öğretmenleri aralarından iyi iş çıkartabilecekleri seçiyor. Yani mesela basketbolu iyi oynayan biri , futbolu iyi oynayan biri , voleybolu iyi oynayan biri , tek tek seçiliyor. Bunlar kendi grublarının kaptanı oluyor. (bu normaldede var ama) Bunun en önemli yeri minik sporcular geliyor 5-12 yaş aralığındaki çocuklar haftada 2 kez bizim okula gelip , seçilen kaptanlarla antreman yapacaklar. İşte Kaan da basketbol takımına seçilen kişi genelde 5,6 yaşında çocukları çalıştırıyor.Bugünde biraz izledim.Çocukların antremanı bitince Kaan 'tamam çocuklar dağılabilirsiniz artık ' demişti. bir anda hepsi beraber Kaan nın üzerine atlayınca Kaan yerde onlar Kaan nın üzerinde . (çok güldüm ya ) en az 12 tane 5,6 yaşlarında bıdık vardı Kaan nın üzerinde . Ne yazık ki daha fazla izlemek isterdim ama zil çalmıştı. Ve Neşe dürtmüştü

- Yeter ya baktığın şu çocuğa yürü hadi

- Ya niye bağrıyon , niye bozuyon benim hayalerimi

- NİLLLL YÜRÜÜ (kolumdan tutup sürüklemeye başlamıştı bir de)

-Tm bırak geliyorum ben

Sonunda bırakmıştı beni. Bu arada bırakmak ,terk etmek, felan derken RÜZGAR nerelerdeydi ( bırakmak tan terk etmeye, terk etmekten , RÜZGARA, aferin böyle devam ) etrafa bakınmaya başlamıştım , ama yok

Bizim sınıfın koridoruna gelmiştik. Kaan nın karşıdan geldiğini görmüştüm. Üzerinde siyah bir tişört onun üzerine beyaz çizgili siyah eşofman üstü ve altına beyaz çizgili siyah eşofman altı . Yanımdan geçip gitmişti ( gitme gitme ,gitme ah gitme) Bende yüzümde salak bir gülümsemeyle lavaboya doğru yürümeye başlamıştım, ne zaman gülsem bir b*kluk olacak ya ben öyle gülerken Rüzgar la Atakan yan yana karşımdan geliyorlar (karşı merdivene kim ayağını sürüyerek geçtiyse artık herkes karşıdan geliyor maşallah) gülümsemem yüzümde solmuştu, Rüzgarın sorgulayıcı bakışları canımı öyle yakıyordu ki . Hızlıca lavaboya yönelmiştim ve Atakan nın sesini duymuştum

- Merhaba Nilll

-Merhaba

Lavaboya girip kapyı kapatmıştım. Elemi yüzümü yıkayıp , kendime ''kendine gel Nil'' terapisi yapıp tekrar koridora çıkmıştım . Neşede kapıda beni bekliyor. Ay ben ona sen bekle hemen gelicem demiştim ama en az 10 dk orda beklemiştir.

- Hoca girdimi?

- Yok girmedi de sen ne yaptın lavaboyu felan mı temizledin?

- Yok Rüzgarı görmem sonucunda oluşan tramvayı atlatmaya çalışıyordum,

-Hadi girelim sınıfa ozmn

Rüzgar ı görmemden tam tamına 3 saat geçmişti. Ve öğlen yemeği yemek için kantine girip yiyecek bir şeyler alıp, dışarı çıkmıştık. Denizl e Rüzgar da yemek yiyordu.bizde bir yere oturup yemeğimizi yemiştik. Rüzgar a bakmak için kafamı çevirmiştim ama Rüzgar bey ortada yok.bende kolumu masanın üzerine koyup kolumun üzrinede kafamı koyup etrafı gözlemlemeye başlamıştım. Ve okulun dış duvarlarının bir bölümü telle kaplı, ordan Rüzgar ve Deniz i görmüştüm. (deniz le takılıyorlar işte ) sen misin öyle diyen der, gibi Deniz okula doğru yürümeye başlamıştı. Rüzgar sa tam tersi bir yöne . Deniz okula girmişti arkadaşlarının yanına gitmişti. Rüzgar yok ortada lanet olsun ya.. 20 dk geçmişti full müzik dinlemiştim.(model- sen ona aşıksın ve model emre aydın - bir Pazar kahvaltısı şarkılarını başa sarıp sarıp tekrar dinlemiştim) kızlar kendi aralarında konuşuyorlardı ama şuan tek yoğunlaştığım şey Rüzgar nereye gitti? Tam ü

midi kesmiştim hatta sınıfa gitmek için ayağa kalkmıştım ta ki 1adet Atakan 1adet Rüzgar 2 adet salak kızın okula girdiğini görene kadar. Yerime oturup olacakları izlemeye başladım.Defne ayağa kalkıp tekrar oturduğumu görmüştü.

Bakışlarımdan nereye baktığımıda anlamış olcakki

- Ya saçma sapan bir şey düşünme bak , o kızlar dönemin başında rüzgar gilin sınıfındaydı.(boş yere bu kız içimdekileri okuyor demiyorum ben)

-Aman be ne kafama takıcam ne yaparsa yapsın (bunu dedikten saniyeler sonra kendimi o kızlara söverken buldum)

Hayır canım tabiî ki de kıskanmıyorum sadece merak ettim.(yaw he he )

Defne = knk neşegil yukarı çıktılar hadi bizde gidelim

Defney le yukarı çıkmıştık. Neşe de endişeli bir şekle pencereden dışarıyı seyrediyordu. Bende uzaktan bskmıştım noluyor diye O 2kız ve 15 ,20 kişi toplsnmış bir şeyler konuşuyor, Rüzgarda onları izliyor.Rüzgar bir anda ortalığa bakınmıştı .Sonra bakışları bizim baktığımız pencereye takılmıştı. Yok daha neler ben uzaktan bakıyorum görmemiştir beni . Bir önünde duran topluluğa bir de bizim olduğumuz tarafa bakmıştı.Hızlıca okula doğru yürümeye başladı. Bende' al işte geliyor' deyip sınıfa geçmiştim hemen.Sınıftan çıkmanın daha mantıklı olacağını düşünmüştüm.Ve sınıftan çıkıp lavaboya doğru yürümeye başlamıştımki .

-Nillll (Rüzgar ın sesi bu .. of hayır ama)

Arkamı dönüp efendim der gibi bakmıştım.

-biraz konuşabilirmiyiz.

Bizim sınıfın kapısı açılmıştı. Ve kapının ardından Neşenin kafası, ben hiç Neşe yi görmemiş gibi

-ders zili çalıcak biraz sonra hoca falan girer şimdi.

Neşe hemen araya dalmıştı

-ya ben idare ederim seni ,git sen , RÜZGAR götür şunu

Rüzgar la göz göze gelmiştik. Hadi kırma beni der gibi bakmıştı.

-iyi be tm

- beni takip et (dk 1 gol 1 hemen emir veriyor bir de)

Rüzgar kütüphane ye girmişti , arkasından ben

-evet seni dinliyorum

-Güney gelmiş dün

-ha evet

-niye benim haberim yok ?

-söylemem mi lazım dı ?

-soruya soruyla cevap işte bu sensin

-ahh ben burada ne geziyorum ya buraya gelmem en boktan karardı özür dilerim.

Tam kapıya yönelmiştim ki

- Nil bekle konuşalım lütfen, bak konuşalım bir daha karışmicam sana

- Ya rüzgar gerçekten sonra konuşalım .

Hızlıca sınıfa gitmiştim. Ve sadece okul çıkışında Rüzgar ı görmüştüm.

Böyle bir gün daha bitti.

ORTAYA KARIŞIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin