AH BU , BAŞIMA GELENLER...

97 7 4
                                    


Multimedia= KAAN
Bölüm şarkısı = Piston - azad et beni

Israrla çalan telefonu açıp kulağıma götürüyorum

" NİL ?"
(Evet buyrun benim yani insanlar genelde bana böyle sesleniyor) Boğazımın kasıldığını, karnıma kramplar girmeye başladığını hissediyorum ne oluyor bana böyle sakin ol gevşe hiç bir şey yokmuş gibi cevap ver iç sesim ne diyorsa yapmaya çalışıyorum

" efendim "

" biraz konuşabilir miyiz ? " konuşacak neyimiz kalmış biz çoktan bitmiş hep aynı sondan gün alıp ayrılmaya yemin etmişiz şarkıyı içimden mırıldanırken cevap vermeyi unutmuş olmalıyım ki

" lütfen , sadece 5 dk " diyor

" ıı şey ben çok yorgunum yani evden çıkmam da mümkün değil "

" Ben kapının önündeyim şuan " yuhh!! Ne diye gelirsin ki anlamıyorum yani

" bak evin içinden çıkmam mümkün değil abim biraz sonra eve gelebilir ve beni apartmanın dışında görmemeli " helede seninle birlikte ....

" Ben daire kapısının önünden bahsediyordum " o daha kötü ..

Ney daire kapısı mı oturma odasından çıkıp ara hole geçiyorum ve kapının deliğinden bakıyorum Ben onun apartman kapısının önünden bahsettiğini zannederken o burnumun dibimdeymiş meğersem elinde telefon bir oraya bir buraya yürüyor ..

" kapıyı kim açtı "

" zilin hangisi olduğunu bilmediğim için rastgele bir zile bastım ve kapı açıldı, sanırım yan komşunuzdu açan kişi "

Sarı yelloz sinem açmıştır kapıyı kesin , bilgisayar bağımlısı asosyal pislik sürtük insan bir sorar sen kimsin necisin hayırdır ne is diye yok ama 2 dk bilgisayardan ayrı kalamaz..

Teallam ya açsam bi türlü açmasam bir türlü en iyisi açıp ne diyecekse bir an önce desin sonra ikiler nasıl olsa . Yani inşallah..

Aynada kendime bakıyorum siyah yüksek bel pantolon ve içine koyduğum gri üzerinde silik siyah hear no evil gibi birşey yazan geniş yaka bol bir tişört saçlar gevşek dağınık topuz..

" tamam o zaman bari sadece getirdigim--

Gidip kapıyı açıyorum , kot pantolon , siyah v yaka kaslarını ortaya çıkaran kısa kollu bir tişört ve siyah spor ayakkabı , elinde de küçük bir paket var .

Beni karşısında görünce açık olan telefonunu kapatıp cebine atıyor ve bana bakıyor

" kabül ettiğin için teşekkür ederim yani konuşmayı " hala pişmanım zaten sen de yüzüme vurup durma şunu

Benden hiçbir yanıt gelmeyince

" Ben , " derin bir nefes alıyor " nil ,özür dilerim seni üzdüğüm ve kırdığım için biliyorum benden nefret ediyorsun haklisin da zaten birbirimize sevgi gösterisi yapmamıza da gerek yok buraya gelmemin sebebi ben senin doğum gününde burada olamayacağım onun için sana hediye aldım lütfen bunu ben almışım gibi düşünme daha çok doğum gününde ona bir hediye aldığın arkadaşının senin doğum gününde de sana hediye alması gibi düşün ve şimdi lütfen bunu kabul et "

AL işte pişman olduğum bir şey daha
Ben onun doğum gününde hediye almıştım ona , oğlum senin amacın ney bütün hatalarımı yüzüme vurmak mı?

Düşüncelerimi bir kenara bırakıp bana uzattığı pakete baktım bir kutu gibi duruyor ama siyah, beyaz puantiyeli hediye paketiyle kaplı olduğu için emin değilim ..
sonra rüzgara baktım güneşte parlayan kahverengi gözleri vardı onun şimdi güneş yoktu o ayrı mesele, ama güneş te farklı renk olduklarını değiştirmez bu her neyse boş verin

ORTAYA KARIŞIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin