ORTAYA KARIŞIK

izmir yolcusu kalmasın!!!

Bölüm şarkısı = berkay izmirli
***
Hızlı yürürken bir yandan da ırmağı azalıyordum
" kızım 3 saattir kimle konuşuyordun sen ?"

" il--

" İlbey değil bana yalan söyleme "

" off tamam ulaş la konuşuyordum "

Yürümeyi bırakıp , yere çömelmiştim , kafamı tutup

" vay başımıza gelenler , ırmak hızlı yaşadın erken őlecen bebeğim haberin olsun "

" ney ne diyorsun anlamıyorum "

" salak !!ilbey geldi , seni sordu bende siz 3 saattir konuşmuyor musunuz zaten dedim, tabi ilbey de uzaylı görmüş masum köylü bakışlarıyla yo biz sadece sabah konuştuk dedi , yani ne diyorum biliyomusun boku yedik , ya da sıçtığımızın resmidir "

" nerede şimdi "

" güney gilin yanında "

" tamam konuşacağım anlatacağım , oda anlar ,yani anlamak zorunda "

Hı bekle , anlar
***

İlbey kendi kendine " ya ben gerçekten anlamıyorum ya " diye söylenirken bir anda ırmağa dönüp

," bana bak ırmak o herifle bir daha konuşmayacaksın duydun mu beni "

Bekliyordum , ama bu kadarını beklemiyordum

Gözlerim satırları tarıyordu ama aklıma hiçbirşey girmiyordu , hayatımda ilk defa böyle kitap okuyordum .
Biri durup okudugun satırda ne yazıyor diye sorsa , bön bön bakarım okadar yani .

Kankam hemen yanımda ecel terleri döküyor , ilbey se tamda korktuğum gibi sinirden köpürüyor ve olaya onun penceresinden bakınca gerçekten haklı gözüküyor .

Irmak bi garip , ne dedi bu ulaş acaba , diye düşünürken

Bir oraya bir buraya gidip gelen ilbey benim yerime sordu " ne dedi "

" boşver tamam "

" sana, ne dedi !!!! dedim "

" buradaymış gitmeden önce görüşmek istiyormuş"

" ee ne arıyormuş burada "

" galiba tatil için gelmiş "

" yani sohbet ettiniz "

" evet annesiyle babası ayrılacakmış , bir de antep deki okulu hiç iyi gitmiyormuş konuşmak istiyor işte "

" sanane onun hayatından sana ne ,
O adam ne yaptı bilmiyorum ama seni üzmüş
ırmak! sen benim sevgilimsin , benimsin!! benim
Seni üzen birinin sana yaklaşmasına izin vermem "

" haklisin , özür dilerim böyle olmamalıydı ama ben isteksiz davrandım oda farketti bunu , seninle çıktığımı da bilmiyor zaten "

" güzel, çok güzel ,buraya geldiğinde yanında bende olacağım
Ha unutmadan telefonu nu ver "

Kendi telefonunu ırmağa verip , ırmağın telefonunu kendisi almıştı

" benim telefonumu kullan bir süre "

" kızgınsın sonra konuşalım "

" evet kızgınım ! Hem de çok kizginim! Ben gelene kadar Nil , ırmak sana emanet "

Kafamı çevirip olumlu anlamda sallamıştım.

" nereye gitti bu şimdi " diye soruyorum ırmağa

" bilmiyorum ama. Çok sinirli "

" iyi misin kızım sen altıma sıçıyordum şurada "

Bir kaç dakika sonra ilbey sadece lacivert bir şortla ortaya çıkmıştı ve denize atlamıştı

" ah hayır ama ya , erkeklere de üstsüz gezmek yasak olmalı bence " demişti benim zeki arkadaşım

" bence sen suçunu bilip sus sesini çıkarma "

İlbey denizden çıkıp güneye el sallamıştı ,
güneyde elinde hem ilbeyin tişörtü hem kendi tişörtüyle gelmişti .
İlbey tişörtünü giyerken , ırmağın oturduğu şezlongun ucuna oturmuştu

" ne zaman gelecek "

" biraz sonra gelir "

" ben seni merak edip gelmesem çocuk ben yokken seninle buluşacak "

" İlbey sakin olur musun , çocuk dertleşmek istiyor , sevişmek istemiyor "

"Yok bir de sevişmek isteseydi , ağzına sıçarım o çocuğun, şimdiye kadar burada olduğunu bilsem gebermiştim de onu "

Irmak İlbey e yaklaşıp

" saçmalama sakin ilbey! benim yüzümden saçma sapan birşey yapayım deme "

" sende saçma sapan şeyler yaptırtma o zaman "

Irmak uzanıp ilbeyin yanağını öpmüştü
" hey zaten benim yakışıklı bir sevgilimi görünce bir daha aramaz beni "

****
Alacağın olsun Irmak

Irmak la ulaş karşılıklı oturmus konuşurken , ilbeyi zaptetmek bana kalmıştı ,

İlbey kızgın boğaymış da bende ona kırmızı gösteren kişiymişim gibi hissetmiştim , en son ilbey le beraber
İrmakgilin yanına gitmiştik ,

Ulaş beni görünce sırıtmıştı
" çakma karaibrahimgil "

" romeo , naber ya "

Sarsılmıştık , ilbey özür dilerim ama şuan ulaş a eski eniştem diye değil , gerçekten arkadaşım diye sarılıyorum

" klasik ben işte aynı , ee hayat nasıl gidiyor "

" yazlığa gitmedik bu sene biraz sıkıcı "

Sesizlik

" Ulaş , ilbey
İlbey. Ulaş " Irmağın en zorlu anları

" İlbey , erkek arkadaşım "

Ulaşın yüzünün rengi değişsede

" memnun oldum ilbey aka " deyip elini uzatıyor

Sonra bize dönüp " ilbey le tanışıyoruz biz , sinan amcanın ortağının oğlu ayrıca bilardo salonundan da tanıyorum " diyor

****

Irmak gitti .. biraz olaylı oldu ama gitti .

Kendimi garip hissetim sanki herşey bitmiş gibi .. en son 1 sene önce böyle hissetmiştim rüzgar la ayrılırken

İlbey de Irmak tan 2 saat sonra uçağa binecekti . Seviyorum ben onların bu tartışmalı olaylı hallerini ..

Okulun son haftalarında kaan nın sınıfına girmiştim boşken , bütün sıraları tarayıp kaan hangi sırada oturuyor diye düşünüp durmuştum ve koca sınıfta 28 tane tekli sıra olunca da bulamamıştım

sonra orta sıraya oturup teoman nin gönülçelen şarkısını bağıra bağıra söylemiştim , sonra da nöbetçi öğretmen den azar işitip sınıftan çıkmıştım ,
şimdi aklıma geldi artık kaan 11. sınıf olacak ve en aşağı kattaki sınıflardan birinde olacak bense 10.sınıf olacağım ve 2. kattaki sınıflardan birinde olacağım , kısacası o merdivenden inerken ben onu kesiyordum ya artık o da olamayacak ..

Yine canım sıkıldı işte .