Vanity and Beauty ° HyunLix [✓]

Bölüm 12; Kelepçe

Kısa bir bölüm olduğu için özür dilerim fazla uzatmak istemedim ühühü. Bolca yorum yapın lütfen. Tek istediğim bu sizden...

VEEE HYUNJİN GERO GELDİ SONYNDA ÇOK MUTLUYUM. O KADAR ÖZLEMİŞİM Kİ ANLATAMAM SİZE.

Öhöm sadece sevincimi sizinle paylaşmak istedim, okuduğunuz için teşekkürler.

⭐

Şu an tam üstümde olan bedenin uzun kaslı bacakları bedenimin iki yanındaydı. Başı başıma dayalı gözleri kapalıydı, bunu daha çok kendini sakinleştirmek için yapıyor gibiydi. Bende ona uydum ve gözlerimi kapatarak derin bir nefes aldım.

Kokumla karışık onun kendine has kokusu burnuma dolduğunda nefesimi geri vermek istemedim istemsizce. Kalbim sadece kokusunu hissederken bile hızlı atıyordu ve bu beni deli ediyordu. Benim ona bu kadar bağlanmam hiç normal bir davranış değilmiş gibi hissediyordu.

Söylediklerini beynim yavaşça algılamaya başladığında başını benden uzaklaştırdığını alnımdaki ağırlığın hafiflemesiyle hissettim ve daha sakin bir şekilde gözlerimi açarken fısıltıyla konuştum.

"Ben bir anlık sinirle öyle şeyler söyledim..." dediğimde ses tonum üzgün ve birazda dalgın çıkıyordu. Hyunjin anlayışla başını salladıktan sonra beni anlarcasına şefkatli bir ses tonuyla konuşmuştu, sesi benim gibi fısıltıdan farksızdı.

"Biliyorum, biliyorum. Seni anlıyorum bu yüzden açıklama yapmana gerek yok, sadece seni düşünerek hareket ettiğimi bil yeter." dediğinde olumlu anlamda başımı aşağı yukarıya salladığımda Hyunjin üstten bakışlarla bana bakmaya devam etmişti.

Bacaklarımın her iki yanındaki uzun, kaslı bacakları, koyu bakışlarla bana bakmaya devam eden göz bebekleri ve kasılan bedenini anladığımda ona doğru hareket edip neyin yanlış olacağını soracağım sırada tek elimin kelepçeli olduğunu hatırlayarak yatak başlığımın demirli kısmına bakıp yutkundum. Şimdi neden böyle davrandığını anlamak daha kolaydı benim için çünkü benim bu kelepçeli yatakta yatan halimden etkilenmişti.

Bakışlarım tekrar Hyunjin'e gittiğinde aniden bana yaklaşıp dudaklarıma kapanmasıyla dudaklarımız sertçe birbirine yapışmıştı. Dudakları beni şaşkınlığa uğratırken birkaç saniye dudaklarımı hareketsizce tuttum. Kendime geldiğim anda serbest elimi onun yanağına koyarak sakince yanağını okşadığımda hareketsiz dudaklarımıza biraz hareket sağlayarak alt dudağını yavaşça dudaklarımın arasına aldım.

Benim bu tepkimden cesaret alarak iri ellerini yanaklarıma koyup daha sert bir şekilde üst dudağımı emmeye başlamıştı. Onun bu anı ve sert davranışları benim alışkın olduğum bir durum olmadığı için hâlâ üstümde biraz da olsa şaşkınlık vardı ama o şaşkınlığı bir kenara ittim.