18. Kendimi sana teslim ediyorum [M]

3.5K 307 57
                                    

"Hadi ama Jimin, sabahtan beri seni bekliyorum."

"Geldim!"

Merdivenlerden inen Jimin'in yanına koşup elini tuttu ve dikkatli inmesine yardımcı oldu. Doğuma az bir zaman kalmıştı, bu süreçte ekstra dikkatli olması gerekiyordu.

"Çok güzel olmuşsun."

İyice şişen karnına koydu elini ve kapıya yöneldi. Elindeki çantasını alarak omzuna taktı Jungkook. Bir yandan da Jimin'e destek oluyordu. Arabaya kadar birlikte yürüdüler. Ön koltuğun kapısını açarak Jimin'i dikkatli bir şekilde oturttu ve çantasını kucağına bıraktı. Ardından kendi de geçti yerine. Yoongi ve Taehyung onları evlerine davet etmişlerdi.

"Taehyung'u çok sevdim. Biraz utangaç bir yapısı var ama çok düşünceli."

Onaylayan bir mırıltı çıkardı. Taehyung'u o da sevmişti. Fakat kendisinden çekindiğinin de farkındaydı. Uzun sayılan yolculuğun ardından bir villanın önünde durmuşlardı. Çok büyük sayılmazdı ama iki kişi için oldukça büyüktü. Arabayı kenara park edip indi Jungkook ve Jimin'i de dikkatlice indirdi.

"Hoş geldiniz!"

Büyük bir coşku ile onları karşılayan Taehyung hızla Jimin'e sarılmıştı. En son görüşmelerinin üzerinden neredeyse 1 ay geçmişti. Açıkçası Jimin'i özlemişti.

"Nasılsın? Karnın çok büyümüş. Ne zaman geliyor minik? Çok heyecanlıyım."

Ardı arkası kesilmeden konuşan Taehyung ile hepsi gülmüştü. Jimin sorularını tek tek cevaplarken içeri girdiler. Direkt olarak yemek masasına geçip oldukça neşeli bir şekilde yemeklerini yemişlerdi. Sonrasında ise tatlılarını alıp salona geçtiler. Jimin kendi tabağını bitirdikten sonra salonun ortasındaki geniş sehpaya koymak için hareketlenecekken Jungkook elinden alıp kendisi koymuştu. Ardından kendi tabağını da Jimin'e uzattı. Jimin gözleri parlayarak yemişti onu da.

Hava iyice kararmaya başlarken kalktılar. Vedalaşarak arabaya bindiler. Jimin bugün çok eğlendiğinden bahsederken esnemişti.

"Uykun mu geldi?"

"Evet, hamilelik yüzünden sürekli uykum geliyor."

"Sen biraz kapat gözlerini, ben gidince seni uyandırırım."

Jungkook'un yanağına ufak bir öpücük kondurup kapattı gözlerini. On beş dakika süren yolculuk evlerine gelmeleriyle son bulurken Jungkook eğilerek Jimin'in dudaklarını öptü. Sarışın mırıltılar çıkararak gözlerini açarken dibinde Jungkook'u görmesiyle gülümseme kapladı suratını. Jungkook yine öptü onu. Yine ve yine.

"Hadi, in bakalım."

Arabadan inerek etrafına bakındı Jimin. Kaşlarını çatarak buranın neresi olduğunu anlamaya çalıştı. Orta büyüklükte olan villada gezdirdi gözlerini. Anladığına göre iki katlıydı.

"Burası kimin evi?" Diyerek Jungkook'un yanına adımlayıp elinden tuttu. Etrafı incelemeyi ihmal etmiyordu.

"Burası..." Kapıya yaklaştıklarında elini cebine atıp anahtar çıkarmıştı. "Bizim yeni evimiz."

"Bizim mi?"

"Kapıyı açmak ister misin?"

Dolu gözlerini kırpıştırarak anahtarı aldı elinden. Heyecandan elleri titriyordu bu yüzden kapı deliğini bir türlü tutturamamıştı. Ayrıca gözlerinde biriken yaşlar yüzünden bulanık görüyordu. Jungkook güldü bu haline. Arkasından sarılarak o da tuttu anahtarı ve kapıyı birlikte açtılar. Yeni evlerine ilk adımlarını birlikte atmışlardı.

My Baby // KookMin ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin