Bulanık ve "Seni Seviyorum"

358 15 97
                                    


Bölümden pek memnun olamadım ne yalan söyleyeyim, özellikle sonları pek içime sinmedi ama onları düzelticem diye beklersem epey sürer.

Bi de soru,

O çizgilerle ayırdığım kısımlara hangi karakterlerden bahsettiğimi yazayım mo yoksa böyle iyi mi?

Şimdi keyifli okumalar



Son ders de bitince rahat bir nefes aldı. Artık odasına gidip günün geri kalanını uyuyarak ve dertsiz geçirebilirdi.

Eşyalarını toparladıktan sonra odasına geçmek yerine Lily'nin yanına inmeye karar verdi, uykusu yoktu ve saatlerce yatakta dönüp durmaktansa bir uyku iksiri çok daha işine yarardı.

Öğrenciler son derslerinden çıkmanın neşesi ve günün yorgunluğuyla koridorlarda dolanırlarken Remus aralarından sıyrılıp zindana indi. Lily sınıfta hala birkaç öğrenciyle konuştuğu için onlar bitirene kadar sesini çıkarmadan bekledi.

"İyi akşamlar profesör."

"İyi akşamlar." Lily kapıdan çıkan çocukları izlerken Remus'u fark etti. "Merhabalar efendim." Lily selamladı Remus'u.

"Size de merhabalar matmazel. Rica etsem bana bir iksir verebilir misiniz?" Remus abartılı bir kibarlıkla konuşurken Lily güldü.

"Ne için?"

"Uyku." Lily saatini gösterdi. "Saat daha beş Remus."

"Uykum gelmiş olamaz mı?" Remus kaşlarını kaldırıp sordu, haklılığını ima etmeye çalışıyordu.

"O zaman iksire ihtiyacın olur muydu?" Lily de Remus'un taktiğini kullanarak konuştu, kazanan o olmuştu.

"Öf tamam, keyfim yok hala. Uyumak istiyorum sadece." Lily arkasındaki kazan kazan uyku iksirine baktı, Remus'a döndü.

"Pekala, ama yapmam gerekecek. Bi on dakikamı alır en az." Remus ile konuşmak istiyordu ve eğer o bir adım atmazsa Remus'un içine kapanacağını biliyordu.

"Peki, beklerim o kadar." Yeni bir kazan alıp daha yeni kaldırdığı malzemelerin yerini bilmiyormuş gibi dolanmaya, aranmaya başladı. Aynı zamanda da ilk sorusunu sormuştu.

"Dersler nasıldı bugün?"

"Çocuklar anladılar galiba halimin olmadığını, onların da canı sıkkın gibiydi."

"Eh, sen ders işlemek istemezsen onlar da dinlemek istemezler, öğretmenlik işi can sıkıcı işte." Remus güldü. "O yüzden mi her gün ilk dersine yarım saat erkenden koşuyorsun?" Lily güldü, alayla göz kırptı.

"Napayım, canımı sıkan şeyleri seviyorum."  Bir iki saniyelik sessizliği Lily doldurmak için tekrar konuştu.

"Ee başk-"

"Dorcas'ın eşini tanıyor musun?" Lily Remus'u yavaş yavaş Dorcas konusuna getirecekken Remus'un pat diye sorması onu şaşırtmıştı.

"E-evet, düğünde hepimiz tanıştık ya."

"Ben tanışmadım."

"Nasıl ya-" Lily sorusuna eş zamanlı olarak düğün gecesini hatırladı. Dorcas salona gelir gelmez Remus ayrılmıştı, doğal olarak tören sonrası tanışma faslına katılamamıştı.

"Matt bir muggle, biliyorsun değil mi?"

"Evet, o kadarını biliyorum." Lily çekinerek Remus'un karşısına oturdu. Kelimelerini dikkatle seçmeye çalışarak anlatmaya başladı.

Çapulcular: Geri DönüşHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin