TİME SKİP
zaman geçmişti. uzun bir zaman. Çocuklar artık beraberlerdi...
O günden sonra sevgili olmuşlardı. Birbirlerine ait olmuşlardı. Sonia ve Maggie bunu duyduğu zaman deliye dönseler bile, oğullarıydı. Kabul etmek zorundaydılar. Maggie uzun bir süre Richie'nin yüzüne bakmamıştı. Richie affetmesi için de uğraşmamıştı. Önemli değildi. Sevdiği çocuk yanımdaydı. Onu her dokunuşuyla hissedebiliyordu.
Çocuklar değişmişlerdi. Biraz büyümüşlerdi. En azından şuan kendi başlarının çarelerine bakıyorlardı. Sonia onları evinde kalmasına izin veriyordu. Ne de olsa biri oğluydu. Oğlunun deli gibi sevdiği kişiyi de bu saatten sonra ayıramazdı. Çünkü fark etmişti. Eddie onunlayken her gün bir öncekinden canlanıyordu. Bitki gibiydi. Richie tabiattı. Oksijendi. Eddie ise bir tutam ottu. Naif yaprakları vardı.
Birlikteyken bir şok şey yapmışlardı. Eğlenmişlerdi, gülmüşlerdi, hissedebilmişlerdi. Zorlukların üstesinden gelmişlerdi. Annelerinin onlara yaptığı çok zor ve kötü bir şeydi. Kendinizi onların yerine koyun ve düşünün. Sevdiğiniz biri sizden gidiyor. Gitmek zorunda kalıyor. En kötüsü de o gittiği zaman ona karşı olan duyguları hissediyorsunuz. Onun hayatınız da ki yerini sorguluyorsunuz. Kendinizi keşfediyorsunuz. Psikoloji olarak çöküş altındasınız ama sevdiğiniz kişinin fotoğraflarıyla hayatta kalmaya çalışıyorsunuz. Umutla besleniyor umutla bekliyorsunuz.
Richie ve Eddie şuan beraberlerdi. Uzun bir gelecek onları bekliyordu. Yaşayacak bir çok şeyleri vardı. En güzel gençlik yıllarını ayrı geçirseler bile bunu kapatmaya çalışacaklardı. Her zaman olduğu gibi Eddie onun yaralarına yara bantlarını yapıştıracaktı. Richie'de onu yaşatacaklardı.
-
"Ben mmh şu vanilyalı ve çilekli dondurmadan istiyorum."
Eddie keyifle dondurmasının neyli olduğunu seçerken Richie onun mutluluğunu izliyordu.
"siz neyli istersiniz?"
Richie'de aynısını istedikten sonra dondurmaları alıp dükkandan ayrıldılar.
Dondurmalarıyla birlikte çimenliğe uzanmışlardı.
"eğer bu dondurma yüzüme düşerse seni öldürürüm Kaspbrak!"
Eddie merakla, "hey ben ne yaptım? Dondurma senin dondurman!" dedi nazla.
"e sen ısrar ettin!"
Eddie güldü.
İki oğlan gökyüzünü izlemeye başladı.
"hava çok berrak bugün."
Eddie yattığı yerden kafasını sallamaya çalıştı.
Dondurmalarını yedikten sonra bu sefer Richie'nin ısrarları sonucu resim çizmeye başladılar. Konuları manzaraydı. Eddie seçmişti.
Yarım saat sonra ikisinin de çizimleri bitmişti.
"hey bitti mi?" eddie merakla Richie'nin resmine bakmaya çalışıyordu.
"bitti bitti."
Eddie resmini gösterdi. Gökyüzünü çizmişti. Kenarlarda ağaçların dalları gözüküyordu.
"çok güzel olmuş."
"sıra sende!" Richie alt dudağını ısırıp Richie'nin çizdiği resme bakmaya başladı.
"benim manzaram sensin! Senden güzel manzara yok Eds."
Eddie hayranlıkla tuvalı eline aldı.
"ama yuh çok güzel olmuş!"
Richie'nin yanağına kocaman bir öpücük kondurdu.
"seni çok seviyorum Richie!"
dedi elinde ki resimle Richie'ye sarılırken.
"Bende çok seviyorum!"
-
The End
-
lan çok mu hızlı bitirdim. Böyle uzadıkça uzadıkça aklıma bir şey gelmiyor sonra. Biraz kısa kesmek istedim. Her neyse, okuduğunuz için gerçekten çok ama çok teşekkür ederim ily<3