Richie yeni bir güne uyanmıştı. Eddie'nin olmadığı yeni bir güne. Eddie yoktu. . Anneleri karışmasaydı, belki gençliklerini birlikte geçirirlerdi. Eğer Eddie'yi ondan ayırmasalardı onu sevdiğini söyleyecekti. Ona ne kadar aşık olduğunu söyleyecekti.
Richie Eddie ile tanıştığı günü dün gibi hatırlıyordu. Richie dayak yemiş bir şekilde kaldırım taşında oturuyordu.
Eddie ise bir okul çıkışı rastgele önünden geçiyordu.
"hey! İyi misin?" 'le başlamıştı arkadaşlıkları. Richie başlarda ona buz gibi davranmıştı. Şuan bu yaptığı şey yüzünden kendinden nefret ediyordu.
Ama Eddie Richie' nin yaralarına bant yapıştırırken Richie'nin kalbindeki tanıdık olmayan duyguyu söyleyecekti ona. Ama Eddie yoktu.
Hiç bir şey söyleyemeden gitmişti.
O küçük şortlu çocuk bisikletine binip gözünün önünden gitmişti. Onu daha ne zaman görürdü bilmiyordu. Gerçi yıllar geçmişti. Görseydi görürdü öyle değil mi?
Richie'nin aklına Eddie'nin saflığı geldi. Lanet olası çok güzeldi.