"Kızım hazır mısın?"
Annemin sesiyle başımda tuttuğum şalı hızla çekmeceye sıkıştırıp odadan çıktım. Bir gün o şalı takacağım.
...
Okula geldiğimizde masalar dolmaya başlamıştı. Annemle babam bir masaya geçtiğinde ben de gelen davetlilere yardımcı olmak için yanlarından ayrıldım.
Ramazan ayında kendimi çok huzurlu hissediyorum. Bir arada. Sanki insanlar Ramazan ayında daha mutlular. Belki de daha çok gülümsüyorlar. Ramazan'da yaşanan huzur aramızda kol gezip bizi birbirimize bağlıyor bence. Bu ayda yan yana oluşumuzun değerini anlıyoruz sanki. Birbirimizi dinlemeyi bu ayda öğreniyoruz. Saygı duymayı ve sevmeyi...
Bu ayda sabırsız hâlimden uzaklaştığımı hissediyorum. Biz bilmeden Rabbimiz bizi eğitiyor aslında. Zor görüneni bize kolaylaştırdığını iliklerimize kadar hissediyoruz. İçinde huzur olan bir teslimiyet. Teslim oluşumuz, Allah'a bağlanmamız huzurlu kılıyor bizi. Rabbe teslim olmanın özgürlük olduğunu öğreniyoruz. Hep özgür olur muyuz ki? Özgür olur muyuz bilmiyorum ama özgürlüğü sevmenin güzel olduğunu biliyoruz.
"Hanım nereye geçelim?"
Duyduğum sesle başımı kaldırdım. Memnun hâlde eşine bakıyordu. Gözlerimi onlardan ayıramadım. Eşi gülümseyerek konuştu. Allahım çok tatlılar.
"Bilemedim ki Bey. Köşeye otursak daha iyi gibi sanki."
Yüzümden silinmeyen gülümsememle gözlerimi masalarda gezdirdim. Köşede boş olan masayı görmemle yanlarına doğru ilerlemeye başladım.
"Hoş geldiniz. Şu masa boş, isterseniz orada oturabilirsiniz." deyip köşede duran masayı gösterdiğimde güler yüzlüyle konuşmaya başladı. Başındaki başörtü ile çok güzel duruyordu.
"Hoş bulduk güzel kızım. Oraya geçelim o zaman."
Başımı hafifçe sallayıp gülümsedim. Masaya kadar onlara eşlik ettim. Yanlarından ayrılmak için dudağımı aralayacağım vakit anlamadığım bir şekilde yüzü tanıdık gelen amca eşine küçük bir bakış atıp konuştu. Gülümsüyordu.
"Teşekkür ederiz kızım. Seni de yorduk."
Dudağımı aralayacağım vakit duyduğum sesle duraksadım.
"Anne, baba bıraktım sizi orda. İçime de sinmedi. Seste sıkıntı olmuş. Rahat mısınız?"
Nefes nefese kalmıştı. Allahım yüzümü çeviremiyorum. Onlar Arif'in anne ve babası mıydı? Demek ondan tanıdık geldi yüzü. Babasına çok benziyor. Allahım...
"Rahatız oğlum sen işine bak."
Babasının konuşması üzerine rahatlarken annesinin sevecen gelen sesiyle ne hissedeceğimi bilemedim.
"Güzel kızım yardımcı oldu bize. Sen işine bak oğlum."
Annesinin gözleri bana döndüğünde yanaklarımın yandığını hissettim. Ortamda oluşan sessizlikle terliyordum. Allahım...
"Hoş geldin Mesut amca, Nimet teyze."
Alper'in sesiyle rahat nefes verirken Atakan ortama giriş yaptı.
"Hoş geldiniz, hoş geldiniz."
Memnun hâlde birbirlerine sarıldıklarında gülümsemeden edemedim. Yakın oluşları sözde değildi.
Aralarında konuşmaya başladıklarında gözlerim ister istemez Arif'e gitti. Yüzündeki gülümsemesi ile onları izliyordu. Çok güzel gülümsüyor. Ona takılı kalırken bana doğru dönmesiyle yanaklarımın yandığını hissettim. Hâlâ gülümsüyor ve yanaklarım kasılıyor. Allahım...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cennet
Spiritual"Neden bana soğuk davranıyorsun? Bilmiyorum, aklında ne var ama kırıcı oluyor. Benimle yan yana olmaktan hoşlanmıyor gibisin. Ben sadece güzelce şiiri okumak için arkadaşça anlaşmak istiyorum seninle. Kimseyi ayrıştırmam. Nuri hocanın şiir okumamızı...