Elimdeki şalı başıma geçirdiğimde kızarmış gözlerimi gördüm. Olmuyor Allahım...
Kızarmış burnumu çekip dolan gözlerimle başımı eğdim. Rabbim senin rızan için saçımı örtmek istiyorum. Namaz kılmadan önce rahatlıkla kapatabiliyorken dışarı çıkmadan önce kapatmak bana zor geliyor. Ne yapacağımı bilmiyorum. Ben senin rızana uygun hareket etmek istiyorum Allahım.
Başımın üzerindeki şal kayıp yere düştüğünde başımı kaldırdım. Yansımamı bulanık görüyorum. Gözlerimi sıkıca kapatıp açtım. Allahım yardım et.
Üzerimde hissettiğim yorgunlukla yerdeki pembe şalıma uzandım. Saat geç olmuştu. Yarın okul var, uyumam gerek.
Şalımı yerden aldıktan sonra yerimden doğrulurken gözüme çarpan telefonumla heyecanlanmıştım. Elif abla...
Elim telefona hareketlendiğinde aklıma gelenle duraksadım. Saat geç oldu.
Yerimden kalkıp ağır adımlarla yatağıma doğru ilerledim. Gözlerim kapanıyordu. Yatağıma uzandıktan sonra gözlerim yavaş yavaş kapanırken elimdeki pembe şalıma sıkıca sarıldım. Şalımla uyumayı seviyorum. B-ben istiyorum. Allahım çok seviyorum seni.
...
Kitabımdaki son sayfayı okumaya başladım. Bu kitaptan sıkıldım. Neyse.
Kitabı bitirdikten sonra kitabımı çantama yerleştirdim. Şimdi öğle yemeğimi yiyebilirim. Annemin hazırladığı tostu yemeğe başladım. Yarın karne günü. Lise bitiyor. Arif...
Arif?
Sertçe yutkundum. Ağzımı hareket ettirirken boğazımda hissettiğim kırıntılarla öksürmeye başladım. Boğazım acımıştı. Sıramın altındaki suyumu alıp yavaşça içtim. Daha iyiyim...
"Cennet iyi misin?"
Arda'nın telaşlı gelen sesiyle boğazımı hafifçe temizleyip konuştum. Bu hâline içten içe üzülmüştüm.
"İ-iyiyim iyiyim. Sadece boğazıma kaçtı." dedim tostumu göstererek. Gözlerini kıstı. Anlamıyorum.
"Ağlıyorsun."
Ağlıyor muyum?
Elimi yüzüme getirdiğimde yanaklarım ıslaktı. Gözlerimi Arda'ya çevirdim. Beklentili hâlde bana bakıyordu. B-ben...
"Farkında değilim-"
"Can'ı çağırayım mı?"
Göz devirip tostumu yemeğe devam ettim. Arda, anca böyle anlardı.
Başını hafifçe sallayıp kollarını bağladı. Off!
"Arda gider misin? Yemeğimi yiyeceğim."
"Can'ın yanına gidiyorum."
Kapıya doğru ilerlerken ağzımdaki lokmayı yutup atıldım. Can ile arama mesafe koymaya çalışıyorum zaten. Allahım...
"Arda!"
Sınıftan çıktı. Moralim bozulmuş hâlde önüme döndüm. Sert ısırıklarla tostumu bitirmeye çalışırken duyduğum sesle duraksadım. Berfin...
"Cennet..."
Başımı kaldırdığımda önümdeki sıraya oturmuştu. Beklentiyle ona bakıyorum. Hafif çatılı kaşlarıyla başını kaldırdı. Yerimde dikleştim.
"Cennet, Arif ile aranda bir şey mi var?" dedi düz bir sesle. Sözleri üzerine kaşlarımı çattım. Arkadaşı için mi geldi?
"Anlamadım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cennet
Spiritual"Neden bana soğuk davranıyorsun? Bilmiyorum, aklında ne var ama kırıcı oluyor. Benimle yan yana olmaktan hoşlanmıyor gibisin. Ben sadece güzelce şiiri okumak için arkadaşça anlaşmak istiyorum seninle. Kimseyi ayrıştırmam. Nuri hocanın şiir okumamızı...