BODYGUARD ( Larry Stylinson )

-TWENTY ONE

Dört gün sonra yarı özel odadan özel odaya alınmıştı Louis. Harry kendisiyle çok güzel ilgileniyordu. Yemek yediriyordu, saçlarını okşuyordu, yanında uyuyordu, ona kitap okuyordu. Asla zorlanmasına ya da yorulmasına müsaade etmiyordu.

David bu sabah taburcu olmuştu. Korumalar, Arthur Deam ve ortaklarını şikayet etmiş, suçlu adamlar hapishaneye atılmışlardı.

Otomatik olarak korumaların işleri düşmesine rağmen gene de ünlü isimleri bırakmak istememişlerdi. Bu yüzden Niall Liam'ı, Dylan Zayn'i, Taylor Cara'yı ve Harry Louis'yi korumaları olarak tekrar tutmuşlardı.

"Tatlım." elindeki tepsiyle içeri giren Harry'e baktı Louis. "Sana yemek getirdim, acıkmışsındır."

Louis yatağında kıpırdanırken Harry'de elindeki tepsiyi hareket eden yatak masasının üzerine koyup hasta adama doğru yanaştırmıştı.

"Biliyorsun Harry, sen de yemelisin." yatakta sevgilisi için yer açtı.

Kendi için açılan yere oturdu Harry. "Sen yersen yerim." hastane yemeğinden bir kaşık alıp Louis'ye uzattı.

"Buranın yemekleri hiç güzel olmuyor." kendisine uzatılan yemeği alırken yüzünü buruşturdu.

"Biliyorum bebeğim, ama güçlenmek için yemen gerekiyor." sevdiğinin yanağına bir öpücük bıraktı. Ardından bir kaşık daha uzattı.

Yemek bittiğinde su dolu bardağı Louis'ye uzattı Harry. "Doktor en geç yarın akşam çıkabileceğini söyledi."

Suyu tek dikişti bitirdi Louis. "Bu harika. Sonunda o güzel dudaklarına kavuşabileceğim." Harry hastaneden çıkana kadar yakınlaşmalarını yasaklamıştı. Bu Louis'yi epey zorluyordu açıkçası.

"Yaralısın Louis. Kendimi kaybedip dikkatsiz olabilirim. Ayrıca odaya biri dalabilir." tepsiyi alıp komodin yerine geçen yerin üstüne koydu. Masayı da yatağın ayak ucuna çekiştirdi.

"Ama Harry..." dudağını büzüp yeşillere bakmaya çalıştı.

"Hiç şirinlik yapmaya çalışmayın bayım." tekrardan kalktığı boş yere, Louis'nin yanına oturdu.

Louis dudaklarını öne doğru uzatınca Harry, işaret parmağıyla dudakların üzerine bastırdı. "Olmaz dedim. Hem sana ne oluyor böyle? Genelde çok istekli olan taraf hep ben oluyordum."

Louis pes edip omuz silkti. "Huyunu bana da bulaştırdın sanırım." sonuna da ekledi. "Styles."

Gözlerini kıstı Harry. "Şimdi de trip mi atıyorsun." cevap olarak Louis'den bir omuz silkme daha aldı.

İç çekip öteki tarafa dönmüş olan kafayı elleriyle kendisine döndürdü. "Pekala, sadece bir defa." ince dudaklara ufak bir öpücük bırakıp geri çekildi. "Taburcu olduğunda istediğin kada-" sözü  dudaklarına açlıkla kapanan dudaklarla yarım kaldı.

Louis, ellerini Harry'nin beline dolayıp onu kendi üzerine, kucağına çekti. Harry bu sırada şok olduğu için ne öpücüğe karşılık verebiliyor ne de yaralı adama itiraz edebiliyordu.

"Louis..." öpücüğün arasında zorla sevdiğinin adını söylebilmişti.

Geri çekilip şişmiş ve kızarmış dudaklara baktı Louis. "Beni bu şekilde cezalandırma. Lütfen."

Harry bu sefer izin verdi ona. Bu kuralı koymuştu çünkü korkuyordu. Fakat Louis bu kadar istekliyken de itiraz etmenin bir manası yok gibi görünüyordu.

Ellerini uzamış kahverengilere attı. İnce dudakları çekiştirmeye başladı. Karşılığında da Louis'den yüksek bir inleme aldı.

Oturduğu yerde hızla öptüğü dudakları bırakmadan Louis'nin kucağında kalçalarını hareket ettirmeye başladı.