8. Bölüm: Onu Nasıl Üzebilirim..?

66 13 26
                                    

8 yıl önce

Yazarın anlatımıyla

Melekler kötü tarafı seçer miydi? Hele de baktıkları küçük melekler varken?

Onların hayatını tehlikeye atarlar mıydı sırf onları kötü tarafta istedikleri gibi davranabileceklerine inandırdıkları için...

Yananlar sadece kendileri değil bakmakla görevli oldukları küçük melekler de olmuştu... Hepsi dünyaya düşmüştü...

İki Gün Önce

???'nin anlatımıyla

"Ne yapacaksın ki? Seni hatırlamıyor bile." Durmadan önünden yürümeye devam ettim.

"Hatırlayacak... Çünkü zorunda."

"Hadi ama nuna. Nasıl yapacaksın ki? Artık güçlerin bile yok." Durdum ve ona döndüm.

"Olmasına gerek yok. Onlara burayı dar etsem yeterli. Ve bana sen yardım edeceksin, Seokjin." Şaşkınlıkla bana baktı. Bense sadece gülümsedim.

"Hayır nuna bu olmaya-"

"Konu kapanmıştır Seokjin! Yarın okulda onlarla arkadaş olacak ve dünyayı onlara dar etmeme yardım edeceksin!"

"Tamam nuna." diyerek önümde eğildi.

"İyi akşamlar Seokjin." dedim istifimi bozmadan.

"İyi akşamlar nuna."

Günümüz

Seokjin'in anlatımıyla

Yavaşça onların oturduğu masaya doğru yöneldim. Bunu yapmak istemiyordum ama yapmak zorundaydım.

"Oturabilir miyim acaba?" dediğimde Hoseok bana şaşkınlıkla bakıyordu. Yoongi'yse mutluluk ve şaşkınlıkla karışık bir şekilde bakıyordu.

"Jin hyung? Sende mi burada okuyorsun?" demişti Yoongi şaşkınlıkla. Beni beklemediği kesindi.

"Evet Yoongi. Seni burada görünce geleyim dedim." Gülümsedi ve arkasında durduğum sandalyeyi göstererek konuşmaya başladı.

"Otursana hyung. Bir süredir görüşemiyoruz zaten." Yavaşça sandalyeyi çektim ve gülümseyerek oturdum.

"Arkadaşınla tanıştırmayacak mısın?" diyerek Hoseok'a baktım.

"Hani sana bahsetmiştim ya. Hoseok. İşte o." dediğinde gülümsemiştim. Birbirlerini bulamalarına sevinmiştim.

"Memnun oldum Hoseok. Yoongi senden çok bahsederdi." dediğimde Yoongi'den omzuma hafif bir yumruk yedim. Hoseok'sa kıkırdamıştı. Cidden gönlüm el vermiyordu. Yoongi'nin hiç arkadaşı olmamıştı. Yani gerçek bir arkadaşı olmamıştı.

Ben Bay ve Bayan Min'in bir arkadaşlarının oğluydum. Beni sevmişti, ben de onu sevmiştim. Kedi gibiydi desem yeriydi aslında.

"Seokjin." Arkamdan gelen Tzuyu'nin sesiyle ona döndüm.

"N'oldu Tzuyu?" dedim merakla. Önemli bir şey olmadığı sürece yanıma gelmezdi çünkü.

"Mina ve Chaeyoung çağırıyor. Yoksa seninle konuşmaya fazla meraklı değilim biliyorsun."

"Biliyorum. Aynı şekilde bende." diyerek kalktım. "Görüşürüz Yoongi, görüşürüz Hoseok. Daha sonra tekrar görüşelim yani." dedim gülümseyerek.

"Görüşürüz hyung. Lütfen görüşelim." dedi gülerek Yoongi. Ah nuna yaktın başımı...

Ben nasıl üzebilirim bu çocuğu? Hem de beni hyungu olarak görürken...

~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Merhabalar!

Diğer bölümlere nazaran kısa bir bölümle karşınızdayım!

Eheheh ve Jin kötü tarafta sayılır. Twice grubu da öyle uh vr SKZ'de. Eheheh...

Ama her şeyi halledeceğim UwU

En sonda mutlu olacaklar!

Bu kurgunun mutlu biteceğinden eminim! (Bazı kurgularımda emin değilim angst yapabilirim yani onları her an)

Her neyse...

Ya sizce Jin Yoongi'yi üzebilir mi?

Ve evet Yoongi en başta Hobi'ye "Senden başka arkadaşım yok." demişti. Evet yok çünkü Jin'i arkadaşı olarak görmüyor. Hyungu olarak görüyor.

Bir de Twice grubunu da yavaş yavaş olayların içine sokmaya başladım UwU

Hmmm başka bir şey yok sa-

Hah ve evet bugün (13.08.2021) belime kadar gelen saçlarımı çenemin hızasında kestirdim ve saçlarımı saklayacağım. Hatta örgü yaptım. Ama keşke...

Keşke peruk yaptırabilseydim... Güzel peruk olurdu çünkü. Hem LÖSEV'e bağışlamak isriyorum saçlarımı.

Ne? Pişman olduğumu falan mı sandınız yoksa? Hiç pişman değilim. Aksine, çok mutluyum.

Evet başka bir şey yok UwU

Sonraki bölümde görüşmek üzere 💜🍫

DÜZENLENDİ

DÜŞMÜŞ MELEKLER//SOPE//Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin