Minho&Jisung
Minho
Jisung müsait misin?Jisung
Evet.Bir sorun mu var Bay Lee?
Minho
Hayır.Sadece eğer bugün için bir
planın yoksa buluşalım mı?Yani yanlış anlama hani sevgili rolü yapacağız ya birbirimizi tanımamız gerekir o yüzden.
Jisung
Haklısınız bir planım yok buluşabiliriz.Minho
Tamam konum at seni alayım.Jisung
konumMinho
Tamam hazırlan yarım saate oradayım.Jisung heyecanlanmıştı haklıydı da her gün sahte sevgilisi olacağı patronuyla kafeye gitmiyordu sonuçta.Bi süre üstüne ne giyecğini düşündükten sonra mavi bir tişört ve siyah kot pantolona karar vermişti resmi olmasına gerek yoktu çünkü şirkete gitmiyordu sadece Minho ile buluşacaktı.Yüzüne hafif ve doğal bir makyaj yaptıktan sonra salonda beklemeye başladı.İyi ki annesi evde yoktu çünkü nereye gittiğini,kiminle gittiğini en ufak detayına kadar sorardı sonra o kişiyle arasında birşey varmı onu sorardı.Ailesi gay olduğunu biliyordu bu yüzden herhangi bir erkek arkadaşı ile buluşsa bile arasında birşey olup olmadığını sorguluyorlardı.Birkaç dakika sonra kapıda Minho'nun arabasını görünce dışarı çıktı.Arabanın kapısını açıp içine girdi.
" Selam"
" Selam "
Minho arabayı sürmeye başladı.Geldikleri yer çok sıcak ve tatlı bir mekandı tam Jisung'un tarzında bir yerdi.Minho da Jisung'un beğeneceğini düşündüğü için oraya götürmüştü.Beraber iki kişilik bir masaya oturdular.Siparişlerini verdikten sonra sessizce oturmaya devam ettiler.Minho, Jisung'u oraya konuşmak ve kaynaşmak için çağırmıştı ama söze nasıl başlayacağını bilmiyordu.En sonunda sessizliği kıran Minho oldu.
"Böyle sessiz durarak birbirimizi tanıyamayız.Benim hakkımda herşeyi bildiğine eminim."
Jisung ufak bir baş sallamasıyla onaylamıştı Minho'yu.
"Ama ben seni tanımıyorum bu yüzden bana kendinden bahset."
"Ben Han Jisung,21 yaşındayım.Orta halli bir aileden geliyorum.Bulmaca çözmeyi ve yemek yapmayı çok severim.Hayvanlara özellikle de kedilere aşığım.Okulda her zaman dereceye girdim çünkü zeki ve çalışkan bir öğrenciydim.Bir erkek kardeşim var benden 3 taş küçük 18 yaşında bir kardeşim var çoğu zaman çok çekilmez oluyor bu yüzden çoğu zaman kavga ediyoruz."
Jisung kardeşi ile ilgili bu gereksiz detayı neden söylediğini sorgularken Minho güldü.
" Doğruyu söyle kardeşini mi dövüyorsun?"
Bunu söylerken hâla gülüyordu.Jisung daha önce Minho'nun güldüğünü hiç görmemişti aksine şirkette çok katı birisine dönüşüyordu.Bunları düşünürken Minho'nun sorusuna cevap vermediğini fark etti.
"Hayır.Kıyamam ona benim küçük bebeğim o ama bazen beni sinirlendirdiğinde bağırıyorum.Aslında kavgalarımızın hepsi sözlü tartışma."
"İyiymiş bende de var bir tane adı Hyu-"
Jisung'un telefonunun çalmasıyla Minho'nun sözü kesildi.Yabancı numara aradığı için ilk başta açıp açmamak arasında tereddütte kaldı Jisung ama açtı.
" Alo"
Telefondaki kişi konuştukca Jisung'un suratı kızgın bir hal almaya başlamıştı.Minho onun neye bu kadar sinirlendiğini anlamamıştı.Jisung telefonda konuşmaya devam ederken Minho'nun da telefonu çaldı annesi arıyordu.
"Efendim annecim."
"Oğlum,okuldan aradılar kardeşin yine okulda kavga etmiş gidip bakabilir misin?"
Annesini kıramazdı bu yüzden kabul etti.
"Tamam annecim bakıyorum."
Minho masaya geri döndüğünde Jisung'a ne olduğunu sordu çünkü çok gergin görünüyordu.
" Kardeşim okulda kavga etmiş okula gitmem gerekiyor. "
" Hangi okul?"
"Jeong koleji."
" Benim kardeşim de o okulda okuyor ben götürebilirim zaten benim de okula gitmem gerekiyor."
Jisung kabul etti ve beraber yola koyuldular.
••••••••••••••••••
Müdürün odasına girdiklerinde ikiside kardeşlerini yüzleri yara içinde görmeyi beklemiyorlardı."Jeongin bu ne hal?"
" Yine mi Hyunjin?"
İkiside aynı anda bunları söyleyip kardeşlerinin yanlarına oturdu ve müdür konuşmaya başladı.
"İkiside kavga etmişler. Öğretmenleri zor ayırmış bunları.Olayı bir kere de abilerinizin yanında anlatın da öğrensinler."
" Bak abi ben bahçede otururken bunun yer-"
" Benim adım bu değil Hyunjin."
Jeongin Hyunjin'e göz devirip konuşmaya devam etti.
"Bunun yere çöp attığını gördüm.Sonra yerdeki çöpü alması için uyardım ama o almayacağını söyledi bende bağırdım."
Hyunjin lafa atladı.
" Bende bana bağırdığı için ona bağırdım."
" Sonra beni yere itti."
" Sert itmemiştim aslında o kadar güçsüzsün ki hemen yere yapıştın."
" Dışarıda gördük güçsüzü saçımı çekme diye bağırıyordun Hyunjin."
" Konuyu kaynatmayın sonra kavga mı ettiniz?"
" Tam kavga ettik sayılmaz ben Hyunjin'in saçını çektim o da beni durdurmaya çalıştı."
" Hey sana acıdığımdan vurmadım yoksa şimdi hastaneliktin."
" Vurmamış halin bu mu Hyunjin çocuğun kaşı patlamış."
" Ama benim suçum yok abi sadece saçlarımı kurtarmaya çalışıyordum."
" Başta çöpü yerden alsaydın bunlar olmazdı."
" Müdür bey peki ya ceza verecek misiniz?"
" Tabiki de vereceğim."
Müdür biraz düşünüp cezaları söyledi.
"Jeongin'e 3 gün Hyunjin'e 1 hafta uzaklaştırma cezası veriyorum."
" Ama hocam o neden benden daha az ceza alıyor üstelik bana bulaşan o."
" Çünkü bu Jeongin'in ilk kavgası ama sen zaten her hafta kavga çıkarıyorsun bütün hocalar senden bıktı artık bir hafta aklın başına gelsin."
Hepsi odadan çıktılar.Hyunjin ile Jeongin birbirlerine ateş aaçan gözleriyle bakıyorlardı.
" İsterseniz sizi eve bırakalım."
Minho'nun sorusuyla Hyunjin ve Jeongin bir ağızdan cevap verdiler.
"Hayır"
" Teşekkür ederiz biz gideriz."
İkiside selamlaştıktan sonra evlerinin yolunu tuttular.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Boyfriend or Friend 《♡Minsung♡》
Fanfiction"Erkek arkadaşım mısın yoksa sadece arkadaşım mı?"