𝘋𝘌𝘕𝘌𝘠- 𝐒𝐭𝐫𝐚𝐲 𝐊𝐢𝐝𝐬

"11"

Seungmin yukarı çıkalı 15 dakika olmuştu. Endişelenmeye başlamışlardı. Yukarı çıkmak istiyorlardı ama görevliler izin vermiyordı. Çözüm tekrar yalan söylemekti, ama bu sefer gerek kalmamıştı. 

Jisung'un başına inanılmaz derecede bir ağrı saplanmış hastaneyi bağırtılarıyla yıkmıştı. Çocuklar neden olduğunu biliyordu ama buradaki doktorların bilmemesi gerekiyordu. Aksi taktirde hoş olmayan şeyler yaşanabilirdi. 

Bir kaç dakika sonra 4 ya da 5 doktorun kendilerine doğru geldiklerini fark ettiler. Jisung zihinlerine girebilirdi ama şuan yarı baygın haldeyken bunu yapamazdı. Diğerlerinin güçleri de bina içinde kullanılırsa kötü şeylere yol açabilirdi. Köşeye sıkışmışlardı. YİNE! 

Doktorlar onlara sakince yaklaşsa da asıl niyetlerini beşi de biliyordu. Ve sonunda doktorlardan biri konuşmaya başlamıştı. "Merhaba çocuklar arkadaşınıza bir şey mi oldu, normal bir çığlık değildi çünk-" Demeye kalmadı Felix'in burnu kanamaya başlayınca koşarak lavaboya gitti, Hyunjin'de arkasından koştu. Onlar koştuğunda doktorların birbirine göz kırptığını gördü Chan. İşte biliyordu! Her şey planlıydı buraya dahi geleceklerini biliyorlardı, nasıl bu kadar aptal olabilmişlerdi ki!

Chan onlar bir şey demeden konuşmaya başladı. " Hayır efendim aramızda oyun oynuyorduk Jisung'da yenilince bağırdı ve uykusu gediğinden de mayıştı diğer arkadaşımızda ı-ı güneş evet güneşe çıkınca burnu kanıyor bu yüzden kanadı." Chan hızlı hızlı durumu kurtarmaya çalışırken adamlardan biri konuşmaya başladı. 

"Chan bey, dışarıda güneş yok." 

Evet cidden bunu düşünmemişti. (Burayı yazarken acaba başka nasıl kaos ve ya kötü bir şey yapabilirim diye düşünmekten yorulmuştum. Benim kitaplarımda kaos her zaman fazlasıyla olur ehehehhehe)

Kaçabilirlerdi ama 3 kişi yoktu. Seungmin'in de tehlikede olduğunu düşünmeye başlamışlardı artık iyice. Adamlar onlara bakarken ne söyleyeceklerini düşünüyorlardı ki Hyunjin ve Felix'i gördüler ve arkalarında onları bağlayan adamları...

Chan daha gördüklerinin şokunu atlatamamışken kafasına yediği şeyle kafası iyice bulanmıştı.

                                                                              ----------------

"Uyanmaya başlıyorlar efendim."

"Amma zor uyandı bunlarda ne uykucularmış!"

"Öyle efendim, bizden istediğiniz bir şey var mı?"

"Yok ama kapıya adam bırakın ve beni onlarla yalnız bırakın."

Lisa'ya onları tekrar bulacağını söyleseler hayatta inanmazdı. Jihyo denen kadın çocukların hepsini ondan almış götürmüştü. Böylece deneyleri yarım kalmıştı. Şimdi her şeye devam edebilirdi. 

İlk ses çıkaran kişi Changbin olmuştu. Sert bir bünyesi vardı kaçırılırken bile doğru dürüst bayılmamış iyice dövülünce bayılmıştı, kimse kaldıramazdı ama o sağlamdı. "Ne yaptın bize s**tiğimin o***pusu!" Changbin ilk defa bu kadar sinirlenmişti, normalde yumuş yumuş olan adamı bile ne hale getirmişlerdi. 

"Hey hey Changbincim sana küfür hiç yakışıyor mu?" Changbin bekletmeden cevabını vermişti.

"Sana ne gerizakalı,  bizi neredeyiz hem hastane değil burası." 

"Evet değil ne kadar zekisin canım."

Onlar konuşurken(?) diğerleri de uyanmış hep bir ağızdan bağırmaya Lisa'ya sövmeye başlamışlardı. İki dışında Felix ve Jisung. Felix'in hala burnu kanıyordu. İlk baştaki kadar olmasa da hala kanıyordu ve ruh gibiydi. Diğer üyelerde fark etmiş olacak ki konuşmaya başlarken olduğu gibi hep bir ağızdan sustular. Bu sefer Chan yavaşça konuşmaya başladı. "Lix iyi misin? Sana bir şey mi yaptı bunlar, lütfen söyle bak endişeleniyoruz." Fakat Felix hiç bir tepki veremedi. Sonra Jisung'a döndüler. O hala baygındı gözlerinin altı şişmiş her yeri yara bere olmuştu. Kalan üçlü birbirine bakarken Hyunjin bir anda bağırmaya başladı. "SEUNGMİN NEREDE! NE YAPTINIZ ONA! FELİX VE JİSUNG SİZİN YÜZÜNÜZDEN BÖYLELER! İYİ Mİ OLDU SANIYORSUNUZ, NEYİ KANITLAMAYA ÇALIŞIYORSUNUZ! BU HASTALIKLARI ÜRETİRKEN NEYİ HEDEFLİYORSUNUZ! PARAYA MI İHTİYACINIZ VAR, SANKİ ÇOK PARANIZ OLURSA NE OLACAK YATLARINIZ KATLARINIZ OLSA NE OLACAK! SANKİ MUTLU OLACAKSINIZ! YETER CİDDEN YETER! İNSANLARA BUNLARI YAPMAKTAN VAZG-" 

"Hey bırakın Hyuunjin'i nereye götürüyorsunuz? Hey!"

"Çok konuşuyordu Chan, anlatabildim mi hı?" 

"ÇıK kInIşIyOrDu iNlAtAbİlDiM mİ Chİn mal bu amk" Changbin gerçekten haklıydı. sessizce söylese de Lisa duymuştu. 

"Bin senin dilin uzamış bakıyorum da ne yapsak sana da mı uyku iğnesi vursak."

.

.

.

.

Yemin ederim ben bu Lisayı öldürürüm he💆‍♀️ zaten çok salakça bir dönemdeyim kendi yazdığım karakterlere söveyim bari. Burada Changbin beni temsil edyor. Yazarsam en kısa zamanda bölüm atmaya çalışıcam. Öpüldünüz💜 He bir de kontrol etmeden atıyorum umarım yanlış yoktur~