"En başından başlayalım, Junmyeon'un sizi aldattığını nasıl öğrenrdiniz Bayan Kim?"İçimde ki büyüyen yangını kara bir mahzenin içine kitledikten sonra tüm duygularımı kontrol altına almak kolaylaşmıştı. "İkinci bir telefon taşıdığını fark ettim, benden saklamaya çalıştığı bir telefonla gizli saklı görüşmeler yapması yeteri kadar şüpheliydi. Daha sonra telefonu gizlice ele geçirdim." Kafamın içinde hayalî kara bir sandığa hapsettiğim anılarım buldukları her boşluktan zihnimi doldurmaya başlamıştı. Mutfakta yemek yaparken kısık sesle, her zaman ki taşıdığı mavi telefondan farklı olarak siyah bir telefonla görüşme yaptığı an ilk fark ettiğim andı. Görmemiş gibi yapmış, yemekten sonra duşa giren Junmyeon'un ceketinin cebinden telefonu çıkarmış ve o berbat mesajlaşmaları okumuştum. "Ondan sonra her şey ortaya çıktı işte."
"Mesajları okuduktan sonra hemen kavga mı ettiniz peki?"
"Önce inanamadım fakat o esnada duşta olması ne yapmam gerektiğine karar verecek kadar süre sağlamıştı. Üzerini giyinip yanıma gelince elimde telefonla ona hesap sormaya başladım. Tahmin edeceğiniz üzere kavga ettik."
"Fiziksel şiddet var mıydı peki?" Dedektif Hwang her ayrıntıyı öğrenmek istiyordu.
"Yakalandığı için eli ayağına dolaşmış bir vaziyetteydi zaten, kavgamız çok uzun sürmedi çünkü birkaç bağırıştan sonra telefonu elimden alıp evden çıktı. Birkaç gün sonra evimde ne kadar eşyası varsa evine kargolamıştım."
"Daha sonra hiç karşılaştınız mı? Yani kliniğin önünde ki karşılaşmanız dışında başka bir olay oldu mu?"
"Hayır. Birkaç defa aramaya çalıştı fakat yüzüne kapattım. Daha sonra bir gün kliniğe geldi ve bana hesap sormaya başladı kapının önünde. Kolumu tutup sıktığına herkes şahit."
"Evet, kameralardan gözüküyordu. Peki ya derdi neydi?"
"Bu evi bana hediye olarak o almıştı. Verdiği şeyi geri istiyordu."
"Siz ne dediniz? "
"İstediğini yapacağımı sadece beni bırakmasını istediğimi söyledim. Bay Hwang gerçekten ben şüpheleniyor olamazsınız, adam geldi ve beni çalıştığım yerde darp etti, sizce hem onu hem de sevgilisini öldürmeye gücüm yeter mi? Şu durumda Joohyun'un kocası daha büyük bir şüpheli değil mi? Karısınım başka bir adamla aşna fişne yaptığını öğrenen bir adam her şeyi yapabilir diye düşünüyorum. "
"Neden suçu hiç tanımadığınız birisine atmaya çalışıyorsunuz? Yoksa bildiğiniz bir şey mi var? Belki de Joohyun'un kocasıyla işbirliği yapmışsınızdır? Aldatılmış bir kadında bir çok şey yapabilir. Ayrıca Joohyun'un kocası Seokjin'de şuan sorgulanıyor zaten."
"Suçu kimseye attığım falan yok. Söylediğim şey fazlasıyla bariz değil mi? Herkesin önünde bana şiddet uygulamış birini nasıl öldürebilirim?"
"İkidir öldürmekten bahsediyorsunuz Bayan Kim. Junmyeon ve Joohyun'un sadece kayıp olduğunu biliyoruz ortada ne ceset ne de başka bir şey var ikisininde öldüğünden nasıl bu kadar emin olabiliyorsunuz? Bildiğiniz ve sakladığınız bir şey mi var?"
"Hayır ben sadece... Junmyeon'u tanıyorum tamam mı ortadan asla bu kadar uzun süre kaybolmaz takıldığı kadınında evli olduğunu düşünürsek benim onların öldüğünü düşünmem sizce de normal değil mi? " Cevabım dedektifi tatmin etmemiş gibiydi.
"Sakladığınız bir şey var Bayan Kim. Me biliyorsanız söyleyin. "
"Tanrı aşkına! Psikopat hastalarımdan birisi klinikten kaçtı şimdi de katil olmakla mı suçlanıyorum?"
"Bayan Kim, size katilsiniz demedim birisine fiziksel zarar verdiğiniz yönünde bir imâda dahi bulunmadım fakat siz nedense size 'katil sizsiniz!' demişim gibi tepki veriyorsunuz, neden?"
Sinirle gülmeye başladım. "Benim aklımla dalga mı geçiyorsunuz? Bakın şuan sinirlerim çok bozuk, rica ediyorum beni rahat bırakın biraz nefes alayım. Junmyeon belki de o sürt- o kadını alıp bir yerlere kaçmıştır kadının kocası öğrenince, nereden bileyim ben? Asıl burada hayatı tehlikede olan benim. Taehyung şuan dışarıda geziniyor."
Dedektif Hwang elindeki pilot kalemi bir tur çevirdi. Bakışları şüpheyle doluydu. "Şuanlık ara veriyorum fakat daha bitmedi. Diğerlerinin sorgusu bitince tekrardan görüşeceğiz. Kapınızda ki polislerden birini yanınıza almadan hiçbir yere gidemeyeceksiniz."
Daha fazla şüpheyi üzerime çekmemek için yorum yapmadın. Sehpanın üzerine bıraktığı dosyasını aldı ve iş arkadaşıyla birlikte evden çıktı.
Kapı kapanınca hızla kapıya koşmuş ve kulağımı dayamıştım. "Açıkcası en fazla zanlıyla bir ortaklığı falan vardır diyordum fakat sürekli 'ben öldürmedim, ben katil değilim' deyip durdu. Ortada kayıpların öldüğüne dair hiçbir şey yokken." Sesler giderek uzaklaşmaya başlamıştı. "Konuşmanın sonunda da bir anda 'belki kaçmışlardır' diye kıvırmasıda iyice şüphelerimi arttırdı. Bu kadında bir şeyler var."
Sırtımı kapıya dayadım ve yere çöktüm. "Siktir!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
joker ⚛ vsoo ✓
Fanfictionsenin biraz mutlu olmaya ihtiyacın var güzelim. bıçağımla yüzüne hiç silinmeyecek bir gülümseme çizeceğim. [30.11.20-27.09.21]