Kendime kızgındım. Onu durduramadığım için. Belki hayatıma girmesine izin verdiğim için. Belki aşık olduğumuz için. Ya da belki en başında yaptığım bir hata onun hayatını bitirdiği için. Beni üzerimdeki lanetten onun masumiyetinin kurtarmasına izin verdiğim için.
Şimdi onun sayesinde olduğum sahnede, Aima (Fema) olarak rol aldığım bu sahnede aşkın ne demek olduğunu çok iyi biliyordum. Önümdeki seyircilerin ne kadar etkilendiğini herkesin benim mükemmel oyunculuğumu konuşacağını da biliyordum. Ama içimde bir yerde bir oyun için öptüğüm insanın hiçbir zarar görmemesi ama sevdiğim kadının aynı öpücük yüzünden zarar görmüş olmasının haksızlığına isyan ediyordum.
Alkış sesleri odada yankılandığında onun yerine geçen Medusa'yla birlikte selam vermenin acısını taşıyordum. Belki kimse bu kadar acı çektiğimin farkında değildi.
Demiştim ya, daha en başında, size bunları anlatabilir miyim anlatırsam kaldırabilir miyim gerçekleri diye. Bilin diye söylüyorum. Ben gerçekleri kaldıramadım. Taşıyamadım bu gerçeği içimde. İçimdeki binlerce karakterin her birinin omzuna yük olan bu gerçeği taşıyamadım. Teslim oldum bu yüzden. İyileşmek için bıraktım kendimi başından beri olmam gereken yere. Herkesin gitmemi istediği yere bıraktım kendimi. Ve her gün, onunla konuşmaya ve ona gerçek Cheryl'i ve arkadaşlarını anlatmaya devam ettim.
Ve o her gün hiç usanmadan beni dinledi. Benim için her şeyden vazgeçen kadın. Beni belki de benden ve dünyadaki herkesten çok seven kadın. Size bu hikayeyi anlatma sebebim olan kadın.
Bana aşkı öğreten kadın.
SON