The Striptease Artist ▪ TaeKook

"Sadece Sen Ve Ben."

Yıllar sonra sa yavruşlar 💋

Final yapmaya kıyamadım, üni vs dolayı yb geç geldi ama en fazla bir haftaya diğer bölüm geliyor, Adel sözü ✨

OY VERİN VE YORUMLAR DOLSUN BAKALIMMM 😝😝🍒

İyi okumalar, unutanlar bi koşu son kısmı okusun gelsinn ♥️

-

İnce belimi iki yandan saran iri elleriyle, kucağında oturan bedenimi usulca kendine doğru çekmiş ve hiç beklemeden, sabırsız bir şekilde burnumun üzerine minik bir buse kondurmuştu, ellerim yavaş hareketlerle göğsüne kaydığı zaman kaslı göğsünü sakin hareketlerle okşamaya başlamıştım, Jeon ise burunlarımızın iç içe geçtiği yakın mesafeden gözlerime derin anlamlarla bakıyordu, "Senin, beni terk ettiğin gün.." Başını yana doğru eğmiş ve dudaklarımın üzerine uzun bir süre kalınlıklarını bastırmıştı, "Kırmızım benden gittiği gün.." Ardından da tekrardan öpmeye yeltendi ama bu sefer daha kısa sürdü, "Yaşamak için bir sebep bulmak, kanım bile kırmızı akıyorken hayatta kalmak için çabalamak çok zordu." Doğrulduğu sırada, kavradığı belimi okşamaya başlamış ve hiç beklemeden alnımı örten kırmızı tutamlarımın üzerini art arda öpmeye başlamıştı.

Jeon gerçekten de çok güzel seviyordu.

"Neden çabalamadın, neden beni aramadın ya da dinlemedin de uzaktan izlemeyi tercih ettin, neden, Jeon?" İşte o sırada doğruldu ve arkasına yaslandı resmen konuşmak için girdiğimiz tuvalet kabininde, klozetin üzerinde Jeon, onun üzerinde de yani kucağında ben oturarak hasret gidermeye başlamıştık, "İkimizin de belli yerlerde hatası oldu," Öne doğru uzanarak göz altımı öpmüş oradan da çeneme uzanmıştı, dudaklarını usulca bastırmaya başladı bir yandan da belimi durmaksızın okşuyordu, "Benim hatam seni dinlememek oldu, geçmişte yaşanan tecrübelerimin de etkisiyle." Ardından da tekrardan alnıma uzandı, belimi kavrayan tek elini hızlı hareketlerle saçlarımın üzerine yaslamış, burun buruna geldiğimiz zaman gözlerime duygu dolu bakışlarla bakıyorken öte yandan da saçlarımı okşamaya başlamıştı.

"Seni seviyorum, Jeon." Dudaklarına doğru korkusuzca fısıldadım, "Bunu biliyorum ama sen de şunu bilmelisin ki güzelim," Alt dudağımı saliselik olarak hızlıca öptü, hâlâ aynı sıcaklıkta bakışıyorken, "Sana olan hislerimi kelimelerle anlatacak gücüm yok, sığdıramıyorum." Demişti.

"Bir daha.." Sıcak nefeslerini dudaklarımda hissetmek gerçekten de çıldırmamı sağlıyordu, "Bir daha ayrılmak yok, bir daha bizi mahvetmek yok." Cilveli hareketlerle yakasını kavramış ve tişörtünü, parmaklarımın arasında sıkıştırmaya başlamıştım, "O zaman, barışmamızı kutlamayalım mı, Jeon?" Ön dişlerini belli edercesine sırıtmaya başlamış ve dudaklarıma asılmadan hemen önce, "Geceye hazırlan, Red." Demişti.

-

23.08

Jeon'un geceye hazırlanmamı söylerken kast ettiği şeyin Min Yoongi ile ringe çıkmak olduğunu gerçekten de tahmin edememiştim, "Yeter bu kadar, daha fazla içme." Uyarıcı ses tonumla konuştuğum sırada şişenin son damlasına kadar nefessiz kalırcasına yudumlar almaya başlamış ve dibi gördükten sonra da yanımızda bulunan çöp kutusuna basket atmıştı, "Ödülüm sen olacaksın, sen ve ben sadece biz, güzelim." Demişti, ringe çıkacakları spor yerinin dışında dövüş öncesi mola veriyorken; üst bedeni çıplak, altında ise sadece kırmızı, bol şortu ve siyah boxerı vardı, istemsizce geniş omuzlarına bakmadan duramıyordum zaten baklavaları ise ben buradayım diye bağırıyordu.