𝟷𝟽

242 23 17
                                    

"Yapamam."

"Son 5."

"Olmaz!"

"4."

"3!"

seungmin tüm öfkesiyle silahı kafasına dayamıştı ve bir silah patladı.

————————————————————————

Chan belli etmeyecek bir şekilde ellerini ve ayaklarını açmış ve hemen önündeki adamdan silahını kapıp karşısındaki bedene ateş etmişti.

Herkes gelen silah sesi ile irkilirken seungmin elindeki silahı atıp koşarak hyunjin'e sarılmıştı.

Chan yakaladığı adamın da ayağına sıkarak onun yanına itmişti.

Hızla gidip sun oh'nun üstüne çıkmış cebinden kapıyı açarken kullandığı aleti almış ardından da tüm gücüyle acıyla karnını tutan adamı yumruklamaya başlamıştı.

Seungmin ise o sırada önce hyunjin sonra da felix'i çözmüştü felix diğerlerini çözmeye başladığında hyunjin ve seungmin ikilisi tekrar hızla sarılmıştı.

İkili birbirine sarılı bir şekilde ağlarken diğerleri de kurtulup ikiliye katılmıştı. Bir süre sonra önce yarı baygın jeongin'e ardından da tüm sinirini yerdeki bedenden çıkaran chan a bakmışlardı.

Minho hızla yanına gidip chan'ı tutmaya çalışmıştı.

"Chan, chan dur jeongin, jeongin'e bakmamız gerek." Sinirle kalkmış ve jeongin'e dönünce tekrar ağlayarak yanına gitmiş yere çöküp önce koltuğa bağlı kollarını sonra bacaklarını çözmüştü.

Onu kollarının arasına alıp kucağına almıştı kafasını boynuna yaslayıp bir süre o şekilde kalmış sonra ise elindeki kumada ile kapıyı açmıştı.

Kapıdan geçip geldiklerinde bindikleri asansöre tekrar binerek yukarı çıkmışlardı.

Adamlarının ortalıkta olmaması onları mutlu etmişti.

Etrafa baktıklarında her yer kapkaranlıktı. Hyunjin kendini gidip yere atmış ve kolu ile yüzünü kapatmıştı.

Seungmin yanına gidip eğilmiş ve tekrar sarılmıştı.

Çocuklar da kendilerine gelmeye çalışırken birden gökyüzünde bir helikopter belirdi.

Mutlulukla helikoptere bakarken polis arması gördükleri için sevinçleri katlandı.

Helikopter hemen önlerine inerken polisler çıkmış ve iyi olup olmadıklarını sormuş ardından ise asansör ile aşağıya inip tüm adamları tutuklamışlardı.

Çocuklara gelip tek tek ifade almak yerine en büyüklerinden ifade almayı tercih etmişlerdi. O sırada ambulansın içinde olan gençler hyunjin ve jeongin'in yanından ayrılmak istemiyordu.

Chan da onların yanına gitmeyi teklif etmişti polislere söyleyecek şeyleri olabilir diye düşünüyordu.

"Öncelikle teşekkür ederiz tam zamanında geldiniz."

Polis memuru da chan gibi eğilip çocuklarda göz gezdirmişti.

"Önemli değil asıl sizi yönlendiren ajansa teşekkür edin geç geldiğiniz için günlerdir sizi arıyorlar. Durumu nasıl, ikilinin." ambulanstaki doktora sorduğunda doktor biraz karamsar duruyordu.

"Bu kolları kesik olan çocuk kan kaybetmiş ama arkadaşı ile kan grupları aynı ve vermeyi kabul etti. Hastaneye gitmemiz gerek dikiş atılacak ve kan verilecek. Bu sarışın çocuk..." Doktor bir süre durakladığında hemen yanında oturan seungmin dolu gözleri ile sordu.

"Kötü... bir şey yok değil mi? İyi mi o?"

"İyi fakat kendisi değil durumu kötü iyi olan düzelebileceği ama çok uzun sürecek vücuduna verilen ilaçtan dolayı tüm zihni bulanık düşüncelerini bile kontrol edemiyor, tepki vermiyor. İlaç ise kana karıştığı için temizlememiz çok uzun sürecek belki 1 hafta belki 1 ay belki 1 yıl ama emin olabilirsin ki kendisi iyi."

Seungmin uzanan hyunjin'in karnına başını koyup akan gözyaşlarını çoğaltırken jisung ve felix ona destek olmaya çalışıyordu.

"Şimdi ifade için anlatmaya başlayabilirsin." dedi polis chan'ı göstererek.

Ne boş bir bölüm olmuş ya neyse sizi bu duruma moruz bıraktığım için özür dilerim ama kendi özgür hür iradeniz ile geldiniz buraya o yüzden iyi okumalr diliyoum keosndoenossk

konuyu bağlayamadım bir şey bulamıyorum

düzenlerim heralde ileride

Side effects/skzHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin