Asiye ve Doruk ilk karşılaşmalarında birbirleri olduğunu bilirler ama diğerinin bilmediğini sanarlar. Asiye'nin gizli kimliği ortaya çıkınca daha fazla ifşalanmamak adına babasından kalan şirketi yönetmek için dönmüştü. Hoş geldin partisinde karşıla...
Doruk: "Sen kimsin?" Asiye duyduğu soru karşısında ne kadar tedirgin olsa da bunu gizleyerek anlamsız bakışlarını yeşillere dikti. Durumu farkeden genç adam "yani tek hamlede beni yere indirdin, silah kullanmayı biliyorsun hem de hiç tereddüt etmeden, incecik bedenine rağmen matkapla duvar deliyorsun, üç gün önce gelmene rağmen Ahmet ustayla on yıldır tanışıyormuş gibisin. Yanlış anlama yargılamıyorum ama seninle beraberken sürekli bir şey yapıyorsun ve ben her yaptığına 'yok artık' diyorum. Bilmediğim daha neler var. Görünce şaşırmayayım diye soruyorum." diyip güldü ve Asiye konuşmadan devam etti "Bütün bunları nereden, nasıl ve neden öğrendin. Seni tanımak, anlamak istiyorum." diyince Asiye yüzüne bir tebessüm yerleştirip "çoook uzun hikaye ama daha bilmediğin bir sürü hobim var. Babam vefat ettikten sonra kafamı dağıtmak için oradan oraya koşturdum ama bu konular öğle arasına sığdırılacak konular değil. İstersen yani senin için de uygunsa akşam dışarı çıkalım beraber öyle konuşalım. Ne dersin?" diyince Doruk yandan bir gülümseme ile "Tabii, olur. Çok sevinirim." dedi ama Asiye'nin aklına tanınmaması gerektiği geldiği için hemen olaya heyecan kattı ve "aslında akşam böyle bir bara gidip sakin sakin oturmak yerine biraz heyecana ne dersin?" diyince Doruk anlamaz bakışlarını Asiye'ye yöneltip "nasıl bir heyecan?" dedi. Asiye söylediği şeyin farklı yönlere çekilebileceğini farkedip hemen açıkladı "Akşam Doruk Atakul ve Asiye Eren olarak değil de kendi yarattığımız karakterlerle çıkalım dışarıya yani. Mesela benim adım Toprak olsun." dedi gülerek. Doruk her ne kadar saçma bir fikir olarak baksa da genç kadının heyecanını kırmamak için kabul etti. Çayları bittikten sonra kalkıp şirkete gidiyorlardı ki Asiye bir anda "Burada dur!" diye bağırdı. Doruk aniden durup korku dolu bakışlarıyla Asiye'ye bakınca genç kadın yaramaz bir çocuk gibi bakıyordu "Akşam için alışveriş yapalım!" "Bunun için mi dur diye bağırdın Asiye!" "Evet. Neden kızdın ki?" "Bir de soruyor musun? Ya kaza yapsaydım?" "Bazı şeyleri çok büyütüyorsun. Hadi park et de gidelim." Doruk Asiye'nin bu kadar vurdum duymaz olmasına sinirlense de önüne dönüp arabayı park etti. Aklında ise tek bir soru vardı 'Asiye kim?'. Asiye direkt erkek reyonuna gitti ve hiç Doruk'un tarzı olmayan kıyafetlerden ona kombin yaptı ve eline tutuşturup kabinleri gösterdi. Daha sonra bir çırpıda kendine de bir şeyler bulup kabine girdi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
