ASİ

Erken gelen görev

+18 sahne içerir. Uyarıları sahne başında vereceğim. Hepinize keyifli okumalar 🔥
_______________________________

Genç adamın yaklaşmasıyla kalbi yerinden çıkacakmış gibi atan kadın ise tepkisiz kaldı. Genç adam bir eliyle kadının belinden tuttu ve bir anda kendine çekip burun buruna gelmelerini sağladı. Genç adam ilk defa bu kadar yakından gördüğü kadının yüzünü inceledi. O kadar pürüssüz o kadar güzeldi ki derin bir iç çekti. Genç kadın ise gözlerini ilk önce yeşillere daha sonra da genç adamın dudaklarına dikti ve daha fazla bu yakınlığa katlanamayarak fısıldadı genç adama "Deniz öpeceksen öp artık!" Genç adam ise kadının elini belinden çekerek "Daha bugün sevgili olduk çok hızlı olur." dedi alayla. Kedinin ciğerle oynadığı gibi oynuyordu adeta kadınla genç adam. Yeterince sarhoş olduklarından mekandan kalkıp taksi çevirmek için İstiklal Caddesinden aşağıya el ele yürüdüler. Taksiyle eve döndüklerinde Asiye takside uyuduğu için Doruk kendi evine getirdi ve yatağına yatırdı. Yatakta kalan boşluğa oturup genç kadını izlemek istedi ama genç kadın gözlerini birden açtı. Yatakta dikleşip genç adama doğru eğilerek fısıldadı "Melisa evde mi?" Genç adam kadının bu hâline şaşırsa da "Yok hayır, arkadaşında kalacakmış. Mesaj atmış, ben de şimdi gördüm." diye uzun uzadıya açıklama yapınca Asiye, Doruk'un elinden tutup yanına oturması için işaret verdi. Doruk sakin bir şekilde Asiye'nin yanına oturdu. Asiye ise kafasını Doruk'un göğsüne koydu ve "Ben senden bir şey isteyebilir miyim?" dedi çekingen bir şekilde. Genç adam onun bu hâline tebessüm ederek "Tabii ki sevgilim." dedi. "Ya ben bu kıyafetlerle uyuyamam da bana göre kıyafetin var mı?" Genç adam ise istemsizce sırıttı. Sabah Melisa'nın genç adamın tişörtünü giydi diye kıskandığını hatırlayıp "Bir tişörtümü daha feda edebilirim sanırım." dedi ve küçük bir kahkaha attı. Genç adam kalkıp giyinme odasından bir tişört alıp genç kadına verirken "Ben dışarıdayım" dedi. Genç adam odadan çıktıktan sonra Asiye de üzerindekilerden kurtulup tişörtü giydi. Melisa'dan biraz daha uzun olduğundan Melisa'daki gibi komik durmamıştı ama yine de komikti. Aynada kendine bakıp kahkaha atarken genç adam içeri girdi ve Asiye'yi görüp ona yaklaştı. Asiye de ona dönmüştü o sırada ve genç adam bir eliyle genç kadının belini tutarken diğer eliyle de yanağını tutuyordu. Tek hamlede kendine çekip öpmeye başladı.
(+18)
Genç kadın ilk önce şaşırsa da birkaç saniye sonra karşılık vermeye başladı. Kollarını genç adamın boynuna dolarken yatağa doğru yönlendirdi adamı. Yatağın yanına geldiklerinde usulca çekildi genç kadın. Doruk'u omuzlarından itince bunu beklemeyen genç adam yatağa oturdu. Genç kadın ise yüzleri karşı karşıya gelecek şekilde genç adamın kucağına oturdu. Hâlâ şaşkın lakin bakan adamın önce üzerindeki kapşonluyu sonra zincir kolyeleri ve en son da üstündeki tişörtü çıkardı. Bunları o kadar yavaş yapıyordu ki genç adam her seferinde iç çekiyordu. Üstü tamamen çıplak olan adama daha çok yaklaştı ve tam erkekliğinin üzerine oturdu. Altında hissettiği sertlikle ufak bir inilti çıkararak genç adamın göğsünde ve karın kaslarında o narin parmaklarını gezdirdi. Genç adam kontrolün onda olmasını sevmişti ama bu kadar yavaş hareket etmesi onu çıldırtıyordu. Bir elini genç kadının beline koyarak hem kendine daha fazla bastırdı hem de kendine yaklaştırarak sert bir şekilde öpmeye başladı. Diğer eli ise genç kadının bacağını ve kalçasını okşuyordu. Genç kadın kalçasını havalandırıp daha sert bir şekilde genç adamın erkekliğinin üzerine oturunca ikisi de birbirinin ağzına inledi. Bu baştan çıkarıcı hareketle genç kadının yarım saat önce giydiği tişörtünü genç adam bir çırpıda çıkarıp odanın bir köşesine attı. Şimdi karşısında sadece iç çamaşırları ile oturan kadını baştan aşağı süzdü. Asiye ise Doruk'un üzerinden kalkarak genç adamın pantolonunu açtı. Genç adam usulca kalkarak pantolonunu çıkarıp genç kadının belinden tutup kendine çekti ve kadını kendine bastırdı. Uzun ve sertçe öpüştükten sonra nefeslerinin kesildiğini hissedip kadın çekilirken genç adam kafasını Asiye'nin boynuna götürdü. Öpüyor, emiyor, ısırıyor ve yalıyordu. Kadın ise kafasını geriye itip ellerini genç adamın saçlarına götürdü ve inledi. Onun inlemesi ile genç adam tek hamlede kadını kucağına aldı. Bu hamle ile bacaklarını Doruk'un beline dolayan Asiye kadınlığında hissettiği sertlik ile tekrar inledi. Genç adam kadını yatağa yatırarak üzerindeki yerini aldı. Genç kadının parmakları Doruk'un vücudunda gezinirken genç adam elini kadının çamaşırına götürdü. Çıkarmak istiyordu ama önce onay alması gerekiyordu. Gözünün içine bakınca bir süre bakıştılar ve genç kadının onayı ile hem kadının çamaşırından hem de kendi çamaşırından kurtuldu. Yavaşça içine girdi ve bekledi genç kadın ise adamın beklemesine daha fazla dayanamayıp "Doruk! Yap şunu artık" dedi titrek sesiyle. Doruk ise yavaş yavaş git gel yapıyordu. Kadın ise bu yavaşlıkta altında çırpınırken "Daha sert" diye bağırdı. Doruk ise durdu ve içinden yavaşça çıktı. Gözlerini birbirine kenetledi ve yüzüne yapışan saçları usulca kenara çekti. Kadın içerisinde oluşan boşlukla sanki uçurumdan düşmüştü. Adamın onunla oynamasına daha fazla dayanamayarak eliyle adamın erkekliğini tuttu ve eliyle git gel yaptırmaya başladı. Genç adam daha fazla dayanamayarak büyük bir tutkuyla inledi ve kadının elini tutarak daha sert bir şekilde içine girdi. İkisinin inlemeleri eşliğinde sert ve daha da sert bir şekilde git gel yaparken sonunda ikisi de aynı anda boşaldı. Genç kadının içinden çıkmadan üstüne yığıldı genç adam ve kulağına "Seni seviyorum Asiye" dedi yavaşça içinden çıkıp yanına uzandı.
(Buradan sonrasını okuyabilirsiniz)
Genç kadını kendisine çekerek göğsüne yasladı ve saçına bir öpücük kondurdu. Asiye ise içinden 'ben de seni seviyorum aşk adam.' dedi. Bir süre öyle kaldıktan sonra genç adamın uyuduğunu farkedip yanından kalktı genç kadın. Etraftan eşyalarını toplayıp giyindi ve kendi evine geçti. Odasına çıkınca duş aldı ve yatağına uzandı. Dolan gözleri ile bir saat önce yattığı yataktan kalkıp tek başına içerisinde bulunduğu odada yatmak çok ağır gelmeye başladı ve ağlayarak sinirden bütün odayı birbirine kattı. Ömer ise seslere uyanmış ve hemen Asiye'nin odasına dalmıştı. Karşısında gördüğü manzarayla neye uğradığını şaşırdı. Genç kadın her şeyi etrafa atıyor, vuruyor, kırıyordu. Ömer onun sinir krizi geçirdiğini anlayıp yanına gitti ve sertçe kendine çekip sarıldı. Genç kadın arkadaşının göğsünde debeleniyor, sinirini atmaya çalışıyordu ama arkadaşı o kadar sıkı tutuyordu ki kımıldanamıyordu bile. Bir süre öyle kaldılar. Asiye artık sakinleşmişti ama hâlâ ağlıyordu. Ömer ise yavaş yavaş genç kadını bırakıyordu. Sakince belinden ve elinden tutup odadaki koltuğa oturttu ve kendi de yanına oturdu.
Ömer: "İyi misin Asi?"
Asiye: "Allah benim belamı versin. Versin ki gün yüzü göremeyeyim."
Ömer: "Kızım mal mısın o ne biçim laf? Ne oldu anlat bakayım."
Asiye her şeyi anlatır.
Ömer: "Kızım neden eve geldin sevdiğin adamla birlikte olmuşsun yanında kalsaydın ya."
Asiye: "Ömer salak mısın yoksa beni delirtmek mi istiyorsun. Oğlum ben bu adama aşığım. O da bana aşık ama ortada çok çok ve çok büyük bir yalan var. Benim ona anlattığım, onun gördüğü hayatım yalan lan! Ben nasıl kendime hakim olamadım. Allah benim belamı versin. Şimdi sabah beni yanında göremeyecek sonra aşağıdayım sanacak ve bulamayınca hazırlanıp buraya gelecek ve bana soracak 'bir şey mi oldu?' Ne diyicem? Ben söyleyeyim. 'Bir şey mi olması lazım?' diyicem soğuk bir tavırla o da anlamayacak 'Dün gece...' diyecek ama ben cümlesini bitirmesine izin vermeden 'Dün gece olanları büyütme bir anlık bir şeydi. Biz sadece ortağız ve fazlası olmayacak' diyicem. Karşımda o neye uğradığını şaşırıp ne diyeceğini bilemezken ben içimden kendime sayısını bile tahmin edemeyeceğin kadar küfür edicem. Neden? Çünkü lanet olası hiç aşık olmamam gereken birine aşık oldum."
Ömer bu sözler üzerine Asiye'yi kendisine çeker ve uyuması için saçını okşar. Asiye günün yorgunluğu ve üzüntüsüyle kısa bir süre sonra uykuya dalar. Ömer onu yatağa yatırırken sabah olduğunu fark eder ve duş alıp hazırlanarak kahvaltı hazırlamaya iner.