İyi okumalar.
Okula vardığımızda durdu. Etrafına bakındı ve bana sarıldı.
Ama neden içimde korku ve haddinden fazla şüphe vardı? Ne olmuştu birden? Birkaç saat içinde ne değişmişti onun için? Neden bu davranışlarına mutlu olamıyordum? Heyecanlı olmam gerekirken neden gergindim?
Kanka, bir bokluk çıkarsa valla yanındayım!
İç sesim de hiç yardımcı olmuyordu!
Lan değerimi bilsene!
Ona karşılık verdim. Ardından ayrıldı, sol elini yanağıma yerleştirdi ve okşadı.
Nereni, nereni? Bakim.
Edepsiz!
Sus be!
Hafifçe gülümsedim. Gülümsememle birlikte yanağımdaki küçük gamze ortaya çıktı. O da bunu görüp gülümsedi ve parmak uçlarıyla gamzeme dokundu.
Neden işin sonu yatakta bitecek gibi hissediyorum?
İşin gücün, aklın fikrin orada olduğu için olabilir mi?!
Ne desek yaranamıyoruz! Ay!
"Kendine iyi bak ufaklık. Çıkışta seni alırım. Hatta... bir sürprizim de olacak. Gününü güzel geçir ve kendini üzme hiç. Olur mu?"
Boğazımı temizledim konuşmak için ama sesim kaybolmuştu. Ben de başımla onayladım. Hafif bir kıkırtı çıkardı. Kendimi rahat hissetmiyordum.
Valla ilk defa sana katılıyorum aşko!
Ne aşkosu be? Iy.
Öyle deme aşko! Demir söylerse seversin ama değil mi?!
Sus, sus!
"Artık gitmeliyim. Senin de işlerin falan vardır zaten. İyi günler. Teşekkürler ve görüşürüz."
Saçlarımı karıştırdı. Daha dün onu ilk gördüğümde elim ayağım birbirine karışırken şimdi neden kalbim bile hızlanmıyordu?
Ama saçlarının yumuşaklığını merak ediyordum. Yüzümü saçlarına değdirsem, yastıkmış gibi rahat eder miydim? Kokusu nasıldı? Özel bakım yaptığı için mi bu kadar yumuşak gözüküyordu saçları yoksa hep kendinden mi böyleydi? O benim saçlarımın dokusunu beğenmiş miydi? Ben daha ona dokunmaya kıyamazken, o saçlarıma elini bir kez daha daldırmak için can atıyor muydu?
Lanet olsun! Neden bir şeyi çok istememe rağmen yine de kötü hissediyordum?
"Güzelim, tek işim sensin. İyi dersler! Bu arada yaptığın sandviç enfesti! Devamını bekliyorum. Ama kendi evimizde, sen gözümün önünde yaparken, ben de seni izlemeyi çok isterim." Ardından göz kırptı.
Oha! Kanka amacını ben bile çözemiyorsam, yazık sana!
Çok kötü bir şekilde ikilemdeydim... Amacı neydi? Üzmezdi beni, bir daha kırıp, kenara atmazdı. Değil mi? Yoksa o hep acımasız mıydı? Umursamaz mıydı hislerimi? Benimle eğleniyor muydu?
Alen, ne olursa olsun, ben seni hep sevecek ve bırakmayacağım. Söz veriyorum.
Ah, iç ses... Bazen gerçekten başka biriymişsin de tanışıp arkadaş olmuşuz gibi hissediyorum. İyi ki varsın.
Aşko! İstesem de bırakamam zaten! İç sesinim ben alo! Ay yeter bu kadar duygu yoğunluğu! Git dersinin başına ayol!
Son kez baktım ona. Hızla okula girdim ve sınıfa çıkmaya başladım.
Sınıfa çıktığımda sanki herkes bana bakıyormuş gibi hissettim. Etrafıma bakındığımda gerçekten öyleydi. Kızlar somurtuyordu, erkekler ise birbirini dürtüp bana bakmalarını sağlıyor ardından gülüyordu.
Ne olmuştu ki? Bir şey mi yapmıştım? Peki ya bana değilse bakışları, gülüşleri ve alaycı davranışları?
Hemen arkamı döndüm ama benim dışımda kimse yoktu arkamda.
Sıra arkadaşım olan Şafak'ın yanına oturmak için hareketlendiğimde yanında biri oturuyordu. Şafak da beni fark edince acır ve iğrenir gibi yüzünü buruşturdu. Zor da olsa yutkundum. Neler olmuştu bir günde?
En arka köşe sıra bomboştu. Gözlerim dolmuştu. Dudağımı ısırarak sıraya geçip çantamı bıraktım ve kafamı sıraya gömdüm.
Lütfen... Yok olmak istiyorum. Lütfen...
İç ses, sen benimlesin ama. Değil mi?
İç ses, neredesin?
İç ses!
O da yoktu. Kahretsin hiçbir şey bilmiyordum.
Telefonum titredi. Önce sessize aldım sonra açtım. Mesaj vardı.
Gülümsedim. Bir tek Demir yazıyordu bana. Mutlu olmuştum. Acaba hissetmiş miydi kötü hissettiğimi.
İç ses şu an olsaydı, mesajı açmam için zorlar ve azarlardı. O varmışçasına hızla girdim mesaja.
Hayır, hayır. Olamazdı.
akmandemir: Biraz erken oldu ama... sürprizini beğendin mi ufaklık? (:
-----
Kendimden nefret ediyorum. Şu an kendimden iğreniyorum.
Sizce Demir niye yaptı?
Alen, Demir ile mi yoksa başka biri ile mi olmalı?
Neden böyle oldu ki bu bölüm...
Sizi seviyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cafuné (BxB)
ChickLitCafuné : Portekizcede sevdiğin kişinin saçlarında ellerini nazikçe dolaştırmak anlamına geliyor. akmandemir: Kız kardeşimden uzak dur! - Göz korkutmak için söylenilen bir söz, sonrasında pişmanlık mı yaratır yoksa 'iyi ki yapmışım!' mı dedirtir? Bal...