Kavga !

158 15 0
                                    

Ocak ayında kışın ruhuna yakışan bir çarşamba sabahı Londra sokaklarında evime doğru ilerliyorum. Hava rüzgarlı ve bi o kadar da boğucu. Etrafta su birikintisinden su içen kuşlar ve onları yakalamak için pusu kurmuş bekleyen siyah kediden başka kimse yok. Sessiz...
Kafamı kolumdaki saate çevirdim. Saat 14:45 . Ellie'lerin evinden ayrılalı neredeyse yarım saat oluyor. Aslında şimdiye evde olmam gerekirdi ama biraz temiz hava almanın bana da iyi geleceğini düşündüm. İki gün sonra yarı yıl tatiline giriyoruz. Bu da benim işime geliyor aslında bu olanlardan sonra okula gitmeyi istiyeceğimi zannetmiyorum. Onun yüzünü görmek istemiyorum.
Kalbim sevdiğim iki insan tarafından iki kez kırılmıştı. Babam annemi aldattığında "tamam" demiştim " Bi daha hiçbir erkek benim kalbimi kıramaz. Buna izin vermem ". Ama olmadı kalbim ikinci defa parçalara ayrıldı. Sonunu bilmediğim bir yolda ilerliyorum. Ölmek istiyorum ama sonra bu senaryonun sonunu merak edip vazgeçiyorum. Hem beni seven annem ve arkadaşlarım var diyip vazgeçiyorum bu düşüncemden. Ne olursa olsun güçlü kalmalıyım bu hayat denen sınavda...
Adımlarımı biraz daha hızlandırdım ve köşeyi dönüp evimin bulunduğu sokağa girdim. Bizim evin önündeki hareketlilik dikkatimi çekti. Biraz daha dikkatlice bakınca onu gördüm.
Harry'i ...
Onu görmeyeli neredeyse 1 hafta olmuştu. Ne işi vardı burada ? Yeterince yakmamış mıydı canımı ? Ne yapmaya çalışıyordu bu çocuk !
Beni görmesin diye telefon kulübesinin arkasına geçtim. Bir yandan da gizlice onu izliyordum. Annemle birşeyler konuşuyorlardı ama ne yazık ki hiçbir şey duyulmuyordu. Sonra arkasına dönüp arabasına doğru ilerledi ve gitti. O gidince bulunduğum yerden doğrulup eve doğru ilerlemeye başladım. Annem çoktan içeriye girmişti. Zile bastım. Annem kapıyı açtı.
Annem: Bellaa ..!
- Anne ! Dedim ve sıkı sıkı sarıldım.
Annem: Geç içeri hadi ! Dedi ve geçmem için yol açtı. Paltomu çıkarıp askıya astım.
Annem: Git bi üstünü değiştir. Sonra bi anne kız konuşalım senle. Dedi ve mutfağa yönledi. Merdivenleri ağır adımlarla çıkararak odama vardım. Kendimi yatağa attım ve hıçkırıklarımı serbest bıraktım. Yastığımı yüzüme bastırdım ve daha sesli ağlamaya başladım. Annem sesimi duymuş olacak ki yanıma geldi ve bana sarıldı.
- Kalbim neden bu kadar çok acıyo anne ? Neden ?
Annem başıma bir öpücük kondurdu.
- Geçecek kızım bunlarda geçecek .. Dedi. Nefes alışverişlerinden onun da ağladığını anlayabiliyordum. Ana kız aynı kaderi paylaşıyorduk ...
* * *
Sabah erkenden uyanıp okula gitmek için hazırlandım. Annemin zorlamasıyla iki lokma birşey yedim ve evden çıktım. Okula gitmeyeli baya olmuştu. Sınavlardan geri kalmıştım. Telafi sınavı olmam gerekecekti. Eğer geçemezsem sınıf tekrarı yapmak zorunda kalcaktım ve bu en son istediğim şeydi. Okulun kapısından içeriye girdiğim anda tüm bakışları üzerimde hissettim. Acaba okula yayılmışmıdır diye düşünmeden de edemedim. Adımı duymamla kafamı sesin geldiği yöne çevirdim. Zayn'i görmemle adımlarımı daha çok hızlandırdım. Hayatımda artık onlara yer yoktu. Ne Harry'e ne de Harry'le ilgili olan diğer tüm şeylere ...
Zayn: Bella ! Dur bi dakika !
Duymamazlıktan geldim ve merdivenleri hızla çıkmaya başladım. Kolumun aniden çekilmesiyle olduğum yerde durdum.
- Ne var Zayn ? Ne var rahat bırakın beni anladın mı ? Defolun gidin hayatımdan !
Etrafımda bize şaşkınca bakan insanlar umrumda bile değildi.
Zayn: Haklısın ne dersen de haklısın ama bi beni dinler misin ? Lütfen !
- İstemiyorum Zayn ! Git ! Dedim ve oradan uzaklaştım. Zayn'nin arkamdan bağırışlarını umursamadım. Kızlar tuvaletine girdim. Boş kabinlerden birine girdim kapağı kapatıp oturdum ve göz yaşlarımı serbest bıraktım. Biraz sakinleşince çıktım ve elimi yüzümü yıkadım. Kağıt havluyla elimi yüzümü kurutup lavabodan çıktım. Hızlı adımlarla sınıfa doğru ilerledim. Ders sonrası hocayla konuşmaya gittim. Bu dönem birşey yapamayacağını ikinci dönme çok çalışırsam geçebileceğimi söyledi. Ellie'nin yanına gidip ders notlarını aldım. Çok çalışıp geçmem lazımdı. Bu kafayla ne kadar çalışabilirsem artık ! Ben yine düşüncelere boğulmuşken Niall'ın sesiyle kendime geldim.
Niall: Seni yeniden aramızda görmek güzel ! Dedi ve karşıma , Ellie'nin yanına oturdu. Gülümsedim.
Niall: İşte böyle her zaman gül . Sana gülmek yakışıyor. Dedi. Bu sırada Profösör Edd içeriye girdi. Herkes yerlerine geçti. Çantamdan defterimi çıkarıp hocanın anlattıklarını not etmeye başladım.
Etrafıma göz gezdirdiğimde dersi bitek benim dinlediğimi anladım. Kimisi kafasını sıraya koymuş uyukluyor , kimisi de kendi arasında fısır fısır konuşuyordu. Ellie uyuklayanlar arasındaydı. Ayağımla bacağına bi tekme attım.
Ellie: Ahh!  n'oluyo ya ?
- Uyuklama da dersi dinle !
Ellie: Offf Bella ya ! Dedi ve gözlerini ovuşturdu. Bu haline gülmeden edemedim.
Dersin ortalarına doğru artık not almayı bırakmış sadece hocaya bön bön bakıyordum. Birden aklıma telefonum geldi. Dünden beri kapalıydı. Merak edip telefonumu açtım. 12 cevapsız arama ve 8  tane de mesaj vardı. Cevapsız aramaların 10 tanesi Harry'den iki taneside Alex'tendi. Alex'i görmeyeli baya olmuştu. Ona kızamıyorumdum. Sonuçta herşeyi öğrenmemi sağlayan oydu. Harry'in nasıl aşağılık biri olduğunu o kanıtlamıştı bana. Arama kayıtlarını sildim ve mesajlara baktım. Mesajların hepsi Harry'dendi. Bazılarını hiç okumadan sildim. Gözüme iki mesajı çarptı. Okumadan edemedim.
Harry ;
Bella lütfen telefonlarıma cevap ver. Seninle konuşmam lazım. Beni dinlemelisin lütfen ..  Seni okulun önünde bekliyor olucağım.
Harry ;
Okulun önündeyim eğer gelmezsen yanına gelmek zorunda kalıcağımm. Beni bunu yapmaya zorlama lütfen. 10 dakikan var eğer gelmezsen ben geleceğim.. Üzgünüm...
Mesajı okuduktan sonra gözlerim ister istemez kapıya doğru kaydı. Mesajı gönderdiğinden bu yana sekiz dakika geçmişti. Heran içeriye pat diye dalabilirdi. Bunun olmasını istemiyordum. Profösör Edd'den lavaboya gideceğim diye izin isteyip sınıftan dışarıya çıktım. Çıkmamla Harry'i karşımda görmem bir oldu.
Harry: Gelmiceksin sandım ..
- Mecbur kalmasam gelmezdim.
Harry: Bella.. Ben...
- Ne o özür mü dileyeceksin? Aslında böyle olsun istemezdim mi diyeceksin ? Dedim. Sesim zar zor çıkıyordu. Bana bir adım daha yaklaşınca bende bir adım geriye gittim.
Harry: Gidelim buradan. Burada konuşmayalım. Birazdan zil çalar. Herkes doluşur buraya.
- Hiçbir yere gelmiyorum ben !
Harry: Bella lütfen ! Burada konuşamayız ! Bunu sende biliyorsun!
- Benim senle konuşacak birşeyim yok anlamıyor musun ?
Harry: Ama benim seninle konuşacak şeylerim var Bella! Anlatacak şeylerim var ! Beni dinlemelisin ! Sesi baya yüksek çıkıyordu. Anladığım kadarıyla sarhoştu.
- Harry sen iyi degilsin , sarhoşsun ! Git lütfen !
Harry: Sarhoş felan değilim ben ! Lütfen Bella! Sakin bir yere gidelim. Anlatacaklarım var . Beni dinlemen lazım.
" Seninle gelmek istemiyor işte zorlama kızı ! "  Lütfen tahmin ettiğim kişi olmasın diye içimden dua ediyordum. Harry'in bakışlarını benden arkamda duran kişiye çevirdi. Arkama dönüp sesin sahibine baktığımda yanılmadığımı anladım.
Niall ...
Harry : Vayy! Kahramanımız da gelmiş ! Dedi ve alayca güldü.
Harry: Ben de biri eksik diyodum !
Niall: Siktir git burdan ! Rahat bırak Bella'yı !
Harry : Napcan lan ! Bırakmazsam ne yapcan !
Bu duruma bir el atmam lazımdı yoksa ikisinde başı belaya girebilirdi.
- Tamam. Hadi Harry gidelim lütfen ! Dedim Harry'e dönüp . Ama beni duymuyor gibiydi. Çok geçmeden sözlü tartışma kavgaya dönüştü. Neredeyse tüm okul koridorlara çıkmıştı ve tüm gözler bizim üzerimizdeydi. Zayn , Liam  ve Louis ikisini ayırmaya çalışıyorlardı. İkisinde yüzleri yara bere içindeydi. Niall'ın dudağı, Harry'in ise kaşı patlamıştı. Liam ve Zayn Harry'i , Louis ve adını bilmediğim bir çocuk ise Niall'ı tutuyordu. Çok geçmeden müdür görüldü.
Müdür: Siz ikiniz derhal odama geliyorsunuz ! Dedi ve gitti. Kavgada burada sonlandı. İkiside müdürün arkasından yürümeye başladılar. Kendimi tutamayıp ağlamaya başladım. Ellie geldi ve bana sarıldı. Beni oradan uzaklaştırdı.
Ellie'nin yanından ayrıldıktan sonra direk eve gittim. Annem hala lokantada olmalıydı. Bu da benim işime geliyordu. Biraz yalnız kalmaya ihtiyacım vardı. Ben eve geldikten sonra Ellie'de tekrardan okula döndü. Olaylardan beni haberdar edecek. Çantamı odamın köşesine fırlattım. Yatağımın üstüne bağdaş kurarak oturdum. Aklım hep Harry ve Niall'daydı. Bunlar yetmezmiş gibi bir de kavga çıkarmışlardı okulda. Londra'ya taşındığımızdan beri başıma gelmedik kalmadı. Eski hayatımı özlemiyor değilim. Eski hayatım demişken Ashley , Edward ve Mark aklıma geldi. Onları tamamen unuttmuştum. Telefonumu alıp Ashley'in numarasını tuşladım. Ama telefonu kapalıydı. Bende Mark'ı aradım. İkinci çalışta açtı telefonu.
Mark: Oooo Bella hanım ! Sen arar mıydın bizi ?
- Oh Mark ! Ne desen haklısın . Çok ihmal ettim sizi. Ama o kadar yoğunum ki dersler sınavlar derken sizi aramaya fırsatım  olmadı. Dedim ne kadar doğruyu söyleyemiş olsamda.
Mark: Tamam. Hadi bu sefer affettim. Dedi ve güldü. Gülüşünü ne kadar özlediğimi fark ettim. Beni affetmişti. Zaten o bana kıyamazdı ki.
- Diğerleri yanında mı ? Ashley'i aradım ama ulaşamadım .
Mark: Edward yanımda . Ashley de şuanda büyük bir ihtimalle Sam'in yanındadır.
- Sam mi ? Sen ciddi misin ?
Mark: Evet. Senin haberin yok dimi ? Bizi arayıp sormazsan olmaz tabi.
- Ah inanamıyorum ! Ben çok mutlu oldum Ashley adına .
Ashley iki seneden beri Sam denen çocuğa kafayı takmıştı. İki kelimesinden biri mutlaka Sam oluyordu. İlk defa Ashley'i bir çocuğu bu kadar önemsediğini görmüştüm. Buraya taşınmadan önce bana "ona açılacağım . Ondan hoşlandığımı söyleyeceğim . Saklamaktan bıktım" demişti. Demek ki dediğini yapmıştı. Ve yapmakla kalmamış çocuğu kendine aşık etmişti.
Mark'la biraz daha sohbet ettikten sonra telefonu Edward'da vermesini söyledim. Edward'la da sohbet edip hasret giderdikten sonra. Telefonu kapatıp komidinin üstüne koydum. Seslerini duymak bana çok iyi gelmişti. Keşke orada olsaydım. Buraya hiç taşınmamış olsaydım diye iç geçirdim.
Yepyeni bir bölümle karşınızdayım. Bölümlerin geç geldiğinin farkımdayım ama vote sayıları ve yorum sayıları az olunca hiç yazasım gelmiyor. Bana hak verin lütfen . Bi bölümü okuyan sayısı 220 voteleyen sadece 11 kişi ... Voteleyip yorum yapmayı unutmayın düşünceleriniz benim için çok önemli. Voteleyen ve yorum atan herkese çok teşekkür ederim . İyiki varsınız ❤

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 23, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

MY LİFEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin