MY LİFE

Keşke gitmesen :)

Saat epey geç olmuştu. Annem merak etmiş olmalıydı. Telefonumu alıp anneme eve geç gelebileğimi söyleyen bir mesaj attım. Eve doğru ilerlerken karşıdan bana doğru gelen iki kişi gördüm. İçtikleri çok belliydi. Ayakta bile zor duruyorlardı. Napacaktım ben şimdi ? Etrafıma baktım kimse yoktu. Şansa bak !!! Hızlı adımlarla yürüdüm yanlarından mümkün olduğunca hızlı ve seri bir şekilde geçecektim. İçlerinden bir tanesi yanıma yaklaştı.

x: Naber güzelim . Biraz eğlenmek ister misin ?

-Ne diyosun be sen !

Bu sırada arkadan bir ses: Rahat bırakın lan kızı ! diye bağırdı. Arkamı döndüğümde bu kişinin Harry olduğunu gördüm.

x: Bırakmazsak ne olucak ? Ne yapcan lan !

Harry: Basın gidin buradan !

x: Bize bu delikanlılık ayakları sökmez canım !

Harry: Peki siz tatlı dilden anlamıyorsunuz. Yapcak birşey yok ! Dedi ve içlerinden birisinin yüzüne yumruğunu geçirdi. Neye uğradığımı şaşırdım ve ağzımdan istemsizce bir çığlık çıktı. Arkadan biri geldi ve elindeki sopayla Harry'in sırtına vurdu. Harry acı bir sesle yere yığıldı. Diğerleride Harry'i savunmasız görünce tekme atmaya başladılar. Harry'in ağzından kanlar geliyordu. Acilen birşeyler yapmam gerekiyordu. Bi yandan ağlayıp , bağırark etraftan yardım istiyor , bir yandan da serserilere çantamla vuruyordum. Ama bu işe yaramıyordu. Etraftan siren sesleri gelince serseriler kaçıp gitti. Harry yerde boylu boyunca yatıyordu. Harry'in baş ucuna gittim. Göz yaşlarımı tutamıyordum.

- Harry ha...hastaneye gitmemiz lazım. Sen kötü görünüyorsun.

Harry öksürerek: Yok. Gerek yok.

Zar zor konuşuyordu. Benimde yardımımla ayağq kalktı. Ağzındaki kanı yere tükürdü ve ağzını koluyla sildi.

Harry: Bir taksi çağır !

Dediğini yapıp taksiyi çağırdım. Taksinin numarasını tuşlarken elim titriyordu. Taksiyle Harry'in evine gittik. Evde hizmetlilerden başka kimse yoktu. Harry lavaboya gidip elini yüzünü yıkadı. Sonra salona yanıma geldi.

- Ben... çok teşekkür ederim.

Harry: Önemli değil

- Ben artık eve gitsem iyi olucak. Tekrardan çok teşekkürler.

Harry: Keşke gitmesen

- Efendim ?

Harry: Keşke diyorum gitmesen.

- Sen ne dediğini bilmiyorsun.

Harry yanıma yaklaştı. Aramızdaki mesafe çok azdı.

Harry: Benim seninle konuşmam gereken şeyler var. Beni dinlemen lazım.

Tam bu sırada kapı çaldı. Şükürler olsun .

Harry: Ah şu kapılar ! Dedi ve kapıyı açtı. İçeriye Zayn ve Liam girdi.

Zayn: Vay kimleri görüyoruz ! Dedi bana bakarak.

Liam: Harry senin suratına ne oldu!

Harry: Bir şey yok. Ufak bir kaza sadece.

Zayn: Hiçte ufak bir kazaya benzemiyor.

Liam: Bella?

Bende ne zaman bana sıra gelecek diyordum (!) Tam konuşmak için ağzımı açacakken Harry araya girdi: Bana eve kadar eşlik etti.

Zayn: Bize herşeyi anlatacak mısınız?

Ortam gerilmeye başlıyordu ve ben bu durumdan nefret etmeye başlamıştım.

- Ben gitsem iyi olucak.

Harry: Bekle  geliyorum.

- Gerek yok. Kendim giderim.

Harry: Saçmalama. Tek başına olmaz. Dedi ve merdivenlerden yukarı çıktı. Yüzünü temizleyip üzerini değiştirerek yanımıza geldi. Liam ve Zayn'e dönerek "Ben birazdan dönerim. Siz kafanıza göre takılın. " Dedi ve dışarıya çıktık. Arabaya bindik. Gidene kadar hiç konuşmadık. Evin önüne geldiğimizde benle birlikte o da indi. Yanıma geldi.

- Herşey için sağol.

Harry: Daha kaç kez teşekkür edeceksin ? Dedi ve güldü. Gamzeleri belirdi.

- Sen olmasaydın şimdi..

Harry sözümü kesti: Şhh! Lütfen , kötü şeyler düşünme ! Dedi.

Harry'in yemyeşil gözlerine hayranlıkla bakıyordum. "İyi akşamlar" deyip eve girdim. Odama kapandım. Kahretsin ! Harry'i her gördüğümde kalbim yerinden çıkacakmış gibi çarpıyor. Kelimeler boğazımda düğümleniyordu. Yoksa ben aşık mı olmuştum.
Evett :) yeni bölümün sonuna geldik. Votelerinizi ve yorumlarınızı eksik etmeyin :)  Bu arada @justinselenalove @zeynoo16 ve @selenatorserra 'ya yorumları için çok teşekkür ederim :)
Sınır ;
+10 vote
+5 yorum