SÂYE

22. Bölüm 'Başa Belasın!'

Selamünaleykümmmm, biz geldiik.

Şu satıra sizi en çok mutlu eden şeyi yazar mısınız rica etsem?💕

Bölüm şarkısı: Giderdi Hoşuma/ Yaşlı Amca

Sınır: 30 oy, 100 yorum.

 
Yıllar önce...

 

"Olmaz öyle şey! " diye çıkıştı Serhat bey karşısında ki esmer tenli, kahverengi gözleri olan adama. "Ben kızımı mafya ile evlendirmem! Hem.. Hem daha o küçücük." Hafsa yirmi yaşındaydı. Çok küçük sayılmazdı fakat babasının gözünde o küçücük kız çocuğuydu.

Adam kaşlarını çattı. Oturduğu dönen sandalyeden kalkıp Serhat Bey'in tam karşısına oturdu. "O zaman kızının canı tehlikede."

Serhat Bey'in yüreğine korku, endişe ve sinir anında hücum etmişti. Ne demek biricik kızının canı tehlikedeydi? Sırf kızını mafya bir adamla evlendirmeyeceğini söylediği için nasıl böyle bir şey yapabilirlerdi?!
Aklı almıyordu!
Biricik kızına zarar geldiğini düşünmesi onu öldürüyordu.

"Bak Kemal," dedi Serhat Bey usulca. Ama yüreği ses tonu ile aynı değildi. "Bana ne yaparsan yap, ama kızımın kılına bile dokunma!"

Sanki ortada komik bir şey varmış gibi güldü Kemal Bey. "Ya dokunursam?"

Sinirle ayağa kalktı. "Senin işin benimle, kızımla değil! Hoş artık işimiz bitti!"

Kemal Bey ayağa kalkıp ellerini sırtında birleştirdi. Ofiste bir ileri bir geri gidip gelmeye başladı. "Doğru," dedi Serhat Bey' e bakarak. "İşimiz bitti. Ama imzaladığın o sözleşmenin bir maddesini atlıyorsun kadim dostum Serhat."

Serhat Bey kaşlarını hızla çattı. Aynı zamanda yüzünü buruşturdu. Ne dostluğundan bahsediyordu acaba bu salak adam? "Ne maddesinden bahsediyorsun sen? Sözleşmede ki bütün maddeleri harfiyen yerine getirdim."

Kemal Bey masasına yaklaşarak çekmecesinden bir dosya çıkardı. Serhat Bey'in önüne doğru fırlatarak  "Arka sayfada en alt satırda ki küçük olan yazıyı okumaya çalış bakayım." dedi. Yüzünde acımasız ve mutlu bir ifade vardı.