Selin gülümser ve çıkar. Tekrar odasına gelir, odaya girince içeride üzerini değiştiren Mesut'u görür, hemen dışarı çıkıp kapıyı kapatır. Mesut Selin'in geldiğini görmüştür. Hemen üzerini değiştirir ve gidip kapıyı açar. Selin duvara yaslanmış bekliyordur. Mesut kapıyı açınca duvara yaslanmayı bırakır.
Mesut: Gelebilirsin.
Selin başı ile onaylar ve içeriye girer.
Selin içeriye gelince pijamalarını alıp lavaboya gider. Halsiz görünüyor ve öyle de hissediyordur. Mesut Selin de ki bu değişik halsizliği görüyordur ve sebebini bilmek istiyordur. Selin lavabodan çıkınca konuşmaya başlar Mesut.
Mesut: Sen doktora gitmemiş miydin?
Selin: Gittim.
Mesut: Ee? Neden geçmedi hala gribin?
Selin: Nereden bilebilirim?
Mesut: Yarın tekrar doktora git. Neden bu kadar uzun sürdüğünü sor.
Selin: Olmaz.
Mesut: Neden?
Selin: Tunç bu haldeyken ben hiçbir şey olmamış gibi doktora mı gideyim. Hem zararım yok benim.
Selin: Sen neden beni düşünmeye başladın ki durup dururken?
Mesut: Ben de insanım ya hani.
Selin: Ha? Öyle mi? Buradan robot gibi görünüyorsun da!
Mesut: Bir kere de terslemesen olmaz zaten, illaki kavga edeceğiz diyorsun.
Selin: Ben bir şey demiyorum, sen bir şey sordun ben bir şey sordum, bitti. İyi geceler sana. Yatmadan Tunç'a bak bi' istersen.
Mesut: Tamam, bakarım. İyi geceler.
Selin yatar, Mesut'ta Tunç'un odasına girer kapıyı tıklayıp. Tunç Mesut'u görünce yatakta biraz doğrulur.
Mesut: Oğlum, nasılsın?
Tunç: Üzgün.
Mesut: Toparlayacaksın, ben eminim. Kısa zamanda...
Tunç: ASLA! ASLA ANNEMİ UNUTMAYACAĞIM!
Tunç'un bağırma sesine Selin çıkar odadan ve Tunç'un odasına girer. Tunç başını dizlerinin üzerine koymuş ağlıyordur. Mesut ne yapacağını bilmiyordur.
Selin hemen Tunç'un yanına gelir.
Selin: Mesut, dışarı çıkar mısın?
Mesut: Be-Ben bir şey demedim, sadece...
Selin: Ne dediğini merak etmiyorum, dışarı çıkar mısın lütfen!
Mesut mecburen dışarıya çıkar ve kapıyı kapatır. Selin Tunç'un ağlamasına izin verir. O ağlarken onun sırtını sıvazlar. Tunç 15 dakika falan ağlar. Biraz sakinleşince başını kaldırır.
Selin: Daha iyi misin?
Tunç: Hayır. Bana annemi unutmamı söylüyordu neredeyse. Ben onu asla unutmayacağım.
Selin: Evet, unutmayacaksın. Ben de sana bu konuda yardım ederim istersen. Sık sık mezarlığa gideriz. Fotoğraflarınıza bakarız.
Tunç: Mezarlığa her gün gideriz değil mi?
Selin: İstersen tabi gideriz.
Tunç sevinçle Selin'e sarılır. Selin'de Tunç'a sarılır. Ayrıldıklarında Tunç Selin'e bakar.
Selin: Bir şey mi oldu?
Tunç: Hayır. Neden bu kadar yorgun görünüyorsun? Sende mi hastasın? Annem gibi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARMA
ActionBu biraz değişik olacak belki ama bu sefer tek bir senaryo paylaşmayacağım. Yani bir çalışma altında dört-beş farklı senaryo olacak. Senaryoların hepsi de selmes ile ilgili olacak. Oy vererek ve yorum yaparak destek olursanız çok sevinirim. İnstagr...