KARMA

BEŞİK KERTMESİ-24. BÖLÜM

Aradan 1 ay geçer.

Mesut işine dönmüştür. Selin artık 5 aylık hamiledir. (Önceden herhangi bir yerde hangi ayda olduklarını yazdığımı hatırlamıyorum. Varsa da pek dikkate almayın.) Şuan Ocak ayındalar.

Sabah ilk Mesut uyanmıştır ve Selin'in saçları ile oynuyordur. Selin bir süre sonra uyanır.

Selin: Günaydın.

Mesut: Günaydın. Ben mi uyandırdım?

Selin: Hayır. Hoşuma gitti aslında, saçımla oynaman.

Mesut Selin'i öper yanağından .

Selin: Bugün işe gidecek misin?

Mesut: Gitmeyeyim mi?

Selin: Git-de, ben de geleyim mi?

Mesut: Niye?

Selin: İzinliyim bugün ve evde çok sıkılacakmışım gibi geliyor.

Mesut: Orada daha çok sıkılırsın. Dinlen işte evde. Hem hava da soğuk, hasta falan olursun.

Selin: Ya lütfen, hasta falan olmam, kenarda oturup beklerim seni.

Mesut: Sıkılırsın güzelim, içim şişiyor benim her gün orada.

Selin: Olmaz bir şey. Ben gidip de hazırlanayım o zaman.

Selin mutlulukla kalkar ve kendine dolaptan birkaç kıyafet çıkartır. Mesut Selin'in mutluluğunu gördükçe mutlu olur ve o da kalkıp hazırlanır. Bir saat sonra evden çıkarlar ve şirkete gelirler. Mesut işleri olduğu için Selin'le vedalaşıp odasına geçer ve birkaç toplantıya girer. Selin kafasına göre takılır. Öğlen Mesut ile birlikte yemeğe giderler.

-Yemekten dönüş/yol-

Mesut: Doydu mu benim güzel kızım?

Selin karnını severek cevap verir.

Selin: Doyduk, hem de fazlasıyla. Çok kilo alacağım bu gidişle.

Mesut: Olsun, ne olacak. Sen hep güzelsin.

Selin gülümseyerek bakar Mesut'a ve bir eli ile Mesut'un yüzünü sever. Mesut daha kısa yoldan gelmek için çevre yoluna girmiştir ve haliyle yolda pek araç yoktur.

Selin: Doğru yerden gittiğimize emin misin?

Mesut: Evet, her gün buradan geliyoruz.

Selin: Peki.

Aradan 5 dakika geçer ve önlerine bir araba çıkar. Araba sağda durmuştur ve yaşlı bir adam tekerleği değiştirmeye çalışıyordur.

Selin: Mesut, dursak mı?

Mesut: Emin misin?

Selin: Evet, baksana adamcağız yapamıyor gibi.

Mesut: Peki madem.

Mesut araca yaklaşınca durur ve araçtan iner. Adamın yanına gelir.

Mesut: Kolay gelsin.

Adam başını kaldırmadan cevap verir.

Adam: Sağ ol.

Mesut: Yardım edebileceğim bir şey var mı?

Adam birden elinde silahla ayağa kalkar. Etrafta ki ağaçların arkasından da adamlar gelir. Mesut ne olduğunu anlamaya çalışıyordur.

Adam: Mesut Güneri. Sonunda çıktın karşıma.

Mesut: Sen kimsin? Ne oluyor?

Yunus (Adamın adı): *diğer adamlarına* Kadını indirin arabadan.

Üç tane adam zorla Selin'i indirir arabadan.

Mesut: Bırakın onu!

Mesut hemen Selin'e doğru yürümeye başlar ama iki tane adam onu tutar ve bir adam silahını Mesut'un kafasına dayar.

Selin: Mesut!

Mesut: Korkma, bir şey yok.

Yunus: Korksun bence. Bir şey var çünkü. Ha bu arada, bebek hayırlı olsun. Kaçıncı ayda?

Selin cevap vermez, korkuyordur çünkü.

Mesut: Bırak onları! Ne yapacaksan bana yap! Bırak onları!

Yunus: Siz benim kardeşimi ezerken hiç düşündünüz mü? HAYIR. Sana öyle bir acı yaşatacağım ki, hayatın boyunca unutamayacaksın.

Yunus adamına işaret verir ve Mesut'un başına silah dayayan adam Mesut cevap veremeden onun başına silahın kabzası ile vurur. Mesut bayılınca Selin daha da korkar.

Yunus: Evet güzelim. Şimdi sizinle bir yere gideceğiz. Sesini çıkartma. Çıkartsan da bir şey değişmez. Her türlü o kurşunu yiyeceksin.

Adam pis pis güler. Bu sırada adamlar Selin ve Mesut'u bir minibüsün arka tarafına bindirirler. Selin'in ellerini ve ağzını bağlamışlardır. Selin korkuyla Mesut'a bakıyordur. Kapılar kapanınca minibüsün arka tarafı kapkaranlık olur ve bu durum Selin'in daha da korkmasına neden olur. Selin Mesut'un uyanması için dua etmeye başlar hiç vakit kaybetmeden. 

Aradan 1 saat geçer. Minibüs durur. Selin minibüs durunca oturduğu yerden biraz doğrulur. Mesut'a bakar, gözleri karanlığa alıştığı için Mesut'u görebiliyordur ve Mesut hala uyanmamıştır. Bu onu korkutuyordur. Araba durduktan bir süre sonra kapı açılır ve içeriye ışık dolar. Selin'in gözleri acır fazla ışık yüzünden. Kapının önünde ki adamlar Selin'i tutarlar ve dışarıya çıkartırlar. Selin etrafına bakar ve ormanın içinde bir evde olduklarını görür. Adamların Mesut'u getirdiklerini görür. Adamlar SelMes'i evin içine kadar getirirler. İçeride kimse yoktur. Tek katlı küçük bir evdir burası ve dışarısı adam kaynıyordur. Adamlar Mesut'u bir koltuğa bırakırlar. Selin hemen Mesut'un başına gelir. Bir adam gelip Selin'in ellerini çözer. Selin elleri çözülünce hemen ağzında ki bandı çıkartır.