Mesut yola bakmıyordur, hızlandığının farkında değildir.
Selin: Yola bak! Deli misin?! Yavaşla biraz!
Mesut aniden frene basar. Selin kemeri takılı olmadığı için başını torpidoya vurur. Mesut kemeri olduğu için sadece sarsılır. Bir yere çarpmazlar en azından. Yolda kimsenin olmayışıda onların şansıdır.
Mesut durduğunda kafasını tutan Selin'e döner.
Mesut: S-Selin, iyi misin?
Selin: Ya deli misin be adam?! Ehliyetini nereden aldın sen! Of başımmm!
Mesut kemerini çıkartır ve kapısını açıp dışarı çıkar. Derin bir nefes alır ve Selin'in kapısına gelir. Kapısını açar hemen. Selin'e bakar. Yere çömelir.
Mesut: İyi misin?
Selin: Hayır.
Mesut: Bakmama izin verir misin?
Selin: Hayır, gidelim, düzgün ve insan olan bir yere gidelim. İstersen ben kullanayım arabayı, ezilerek ölmek istemiyorum.
Mesut: Hayır, gerek yok ama dur bi, izin ver de bakayım başına.
Selin yavaşça elini başından çeker. Büyük bir şey yoktur ama kanıyordur.
Mesut bagajdan ilk yardım çantasını alır ve Selin'in başına pansuman yapar. Selin bir ağrı kesici içer. Yola devam ederler.
Mesut suçlu hissediyordur. Ne de olsa bir kadına zarar vermiştir.
Aradan birkaç saatler geçer ve Sinop'a varırlar.
Selin ağrı kesici sayesinde uyumuştur ve araba durduğunda geldiklerini hissederek uyanmıştır.
Mesut: Daha iyi misin?
Selin: Hayır, neredeyiz?
Mesut: Sinop'ta. Bu otelde kalabilirmişiz. Düzgün görünüyor.
Selin arabanın güneşliğini açar ve aynadan başına bakar. Çarptığı yer biraz şişmiştir ama pansuman olduğu için kanamamıştır.
Selin: İnelim hadi. Acıktım ben.
Mesut: İnebilecek misin? Yardım edeyim mi?
Selin: O kadar da değil! Başımı vurdum sadece, ölmedim.
Mesut: İyi sen bilirsin, sana iyi davrananda kabahat.
Mesut araçtan iner. Selin de kapısını açar ve etrafı inceler. Denizin kenarında bir oteldelerdir. Mesut bir süre sonra birkaç görevli ile gelir. İki görevli bagajdan bavulları alır diğeri de Mesut ile konuşur.
Mesut daha sonra Selin'in yanına gelir.
Mesut: Çift kişilik bir odaları varmış boşta, istemezsen başka yerleri de araştıralım.
Selin: Gerek yok, yastık koyarak yatıyoruz zaten.
Mesut: Sen bilirsin, in hadi artık. Valeye vereceğim arabayı.
Selin iner arabadan, çantasını alır ve yürümeye başlar. Başı dönüyordur ama Mesut ile muhatap olmak istemez. Selin önde Mesut arkada otele girerler. Mesut işlemleri halleder ve odalarına çıkarlar. Bavulları da getirilir.
Selin: Ben biraz uyusam sorun olur mu?
Mesut: Yo, takıl kafana göre. Ben bir dışarıya çıkayım, yiyecek bir şeyler alayım.
Selin: Tamam.
Selin yatağa yatar. Mesut Selin'in iyi olduğuna tatmin olunca gider. Çarşıya gider ve birkaç restorana bakınır. Bulabildiği sağlıklı yemekleri alır. Otele geri döner. Odaya geldiğinde kapının açık olduğunu görür. Hızla içeriye girer ve içeride yerleri süpüren bir kadın olduğunu görür.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARMA
AksiBu biraz değişik olacak belki ama bu sefer tek bir senaryo paylaşmayacağım. Yani bir çalışma altında dört-beş farklı senaryo olacak. Senaryoların hepsi de selmes ile ilgili olacak. Oy vererek ve yorum yaparak destek olursanız çok sevinirim. İnstagr...
