11.BÖLÜM

34 2 0
                                    

Renjun için o gün normal geçmişti, sevdiği işi yapıyordu ve yavaş yavaş Jaemin ile seçtikleri resimleri tuvale geçirmeye başlamıştı. Genelde işi bittiği zaman orada kalır ve resmini çizerdi. Bazen Jaemin yanına gelirdi, bu son 1 haftadır böyleydi. Birbirlerini daha yakından tanımalılardı sonuçta. Belki bugün de aynısı olurdu diye ummuştu Renjun. Resmini çizerken Jaemin'in gelmesini bekledi fakat bitirdiğinde gelmemişti, ilk ona göstermek istiyordu. Fotoğrafını çekti Jaemin'e atarım diye ve daha sonra evinin yolunu tutmuştu.

----------------

Jaemin için ise o gün normal geçmemişti toplantıdan sonra Kunhang ile odasına çıktı. Jaemin'in sekreterine ikisine de kahve getirmesini söylemişti. Sekreteri, Jaemin'e baktığında başıyla onayladı ve beraber odasına geçtiler. 

''Bugün de güzel yönettin toplantıyı.'' dedi Kunhang. 

''İşim bu olduğu için gayet normal. '' Gülüp kapının çalmasıyla gel dedi, sekreteri kahvelerini odasına bıraktığında kahvesinden bir yudum aldı Jaemin.

''Kendine bir sürtüğü sevgili olarak uygun görmüşsün, senden başka bir şey de çıkmazdı gerçi.'' Jaemin, Kunhang'ın dedikleriyle yumruğunu sıktı. Ona bir şey belli etmemeliydi. Kunhang, Jaemin bir şey deneyince devam etti.

"Lisedeyken herkesle yatıyordu ve bu ortaya çıkınca sınıf tekrarı yapmak zorunda kaldı, bir de o kadar yüksek puanı hocalar sayesinde yapıyormuş." Jaemin fazlasıyla sinirlenmişti. Ayağa kalktığı gibi Kunhang'ı iki yakasından tutup duvara yapıştırdı.

''Renjun hakkında düzgün konuş. Şerefsizin teki olduğu için oyun oynamışsın onunla.'' Son cümlesiyle yumruğu gözüne geçirmişti.

''Bu arada şirketin ortaklığından çekiliyorsun ve hiçbir bağlantımız kalmıyor, merak etme ben bir yalan uydurup herkesi ikna ederim. Sana da gerekli evrakları gönderirim.'' Jaemin son cümleleriyle Kunhang'ı bırakmış ve onu odasından yollamıştı. 

Şimdi gidip Renjun'i görme vaktiydi daha sonra geri kalan işleri halledebilirdi. Saate baktığında fazla geç kaldığını anlamıştı.  Toplantı neden bu kadar uzun sürmüştü ki sanki.

Renjun'i arayıp nerede olacağını soracaktı ki onun aramasıyla şaşırmıştı. Zaman kaybetmeden telefonunu açtı.

''Merhaba.''

''Merhaba, özür dilerim bugün yanında olamadım, resmi bitirdin değil mi?''

''Sorun değil ve evet bitirdim. İlk sana göstermek istemiştim fakat gelmeyince fotoğrafını çekip çıktım.''

''Neredesin, gelip almamı ister misin?''

''Gerek yok, eve vardım bile. Sen de geçip dinlenmelisin hem yarın ailenle görüşeceğim. Dinç olmamız gerekiyor.'' 

Jaemin bunu tamamıyla unutmuştu. Hafta sonu ne çabuk gelmişti öyle.

"Bu arada ailen ne sever gelirken bir şeyler almalıyım, boş gelmem olmaz."

"Ben seni gelip alırım sonra da anneme çiçek alırız."

"Tamam, işten yeni mi çıkıyorsun?"

Renjun, konuşmayı uzatmak için saçmalamadan bir şeyler bulmaya çalışıyordu.

"Evet, kurul toplantısı vardı, geç bitti ve şey..."

"Ney?"

"Kunhang ile biz bayadır dostuk, bugün hem ortaklığı hem de arkadaşlığımızı bitirdik..."

Jaemin, Renjun'den ses gelmeyince devam etti.

"...bunu senin yüzünden yapmadım, sadece böyle biriyle herhangi bir şey yapmam saçmalıkmış. Bugün bunu gördüm ben."

"Pekala, öyle diyorsan öyledir. Attığım resme bakar mısın?"

Jaemin, telefonu kulağından çekip baktığında bu kadar mükemmel olmasını tahmin etmediği resme baktı. Evet, iyiydi ama tablo halinde bu kadar iyi olacağını tahmin etmiyordu.

"Harika olmuş, bence bunun için kutlama yemeğine çıkmalıyız

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Harika olmuş, bence bunun için kutlama yemeğine çıkmalıyız."

Renjun, kıkırdadı.

"Tamam, kabul ediyorum. Ne zaman çıkacağız?"

''Müsaitseniz bugün çıkabiliriz.''

Renjun fazla yorulmuştu ve kuzenini de beklemesi gerekiyordu.

''Bugün buraya gelsen olmaz mı? Açıkçası yemeği hazırladım ve Chenle'yu bekliyorum. Evden çıkacak halim de yok diyebilirim.''

Renjun, resmi attığında eve gelmiş yemek yapmaya başlamıştı bile. Eli çabuktu, o yüzden yemekte kısa süre içerisinde hazırdı. Jaemin'in aklına sabah Renjun'in dedikleri geldi. Kabul edecekti ama olmazdı.

''Sabah dediklerini unutuyorsun Renjun. Oyun oynuyoruz, bu kadar yakınlaşmamız doğru mu?''

Renjun'in saniyeler içinde gözleri doldu. Haklıydı. 6 ay sonra aralarındaki her şey bitecekti. O eski hayatına geri dönecekti ve kendisini unutacaktı. Onun için işçiden farkı olmayacaktı. Belki buradan bile gidebilirdi 6 ay sonra. Sesinin titremesine engel olmaya çalışarak konuştu.

''Haklısın, özür dilerim. O zaman yarın görüşürüz?''

''Görüşürüz.''

Telefonları ikisi de kapattığında Renjun yemeği bırakıp duvarın dibine oturdu ve bu sefer göz yaşlarını tutamayarak ağlamaya başladı. Renjun, aşık olduğunu o an fark etti. Bağlanmıştı da kısa süre içinde. 6 ay sonra kesinlikle gidecekti. Başkalarıyla olduğunu görmek istemiyordu. 

Chenle eve geldiğinde Renjun'in ağladığını gördü. Yemekler de yanacaktı, tam zamanında geldiğini fark etti. Yemeklerin altını kapatıp Renjun'e sarıldı. Renjun'in aşık olduğunu anlamıştı ve bunu fark ettiğini de. Jaemin'in de aynı hislere sahip olduğunu biliyordu. Karışmayacaktı ikisi de kendisi bunu fark etmeliydi. 

--------------

Jaemin, Renjun'le konuştuktan sonra arabayı kenara çekti ve direksiyona vurdu. 15 günde bu kadar bağlanıp aşık olacağını düşünmüyordu. Renjun'e aşkını itiraf etse ya kendiyle dalga geçtiğini düşünür ya da reddederdi. İlk düşündüğü seçenek kesinlikle doğruydu. Kim inanırdı ki, Renjun de inansın.

Gözlerinden akan yaşı silip eve sürdü, geldiğinde duşunu alıp yatağına girdi ve ertesi güne kadar da oradan çıkmayacaktı.

****** 

Bu koyduğum resim tamamen Renjun'e ait. Açıklamam gerektiğini hissettim ve kitabın nasıl gittiğine dair yorumlarınızı esirgemezseniz sevinirim. Kitabın sonu dışında hiçbir şey belli değil, istediğiniz bir karakter varsa ekleyebilirim. İyi geceler dilerim... 

GAME VS LOVE // RENMİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin