Soğuk Yatak | Texting ✔

4.0

Medya: Can Topçu.

Bulur muyuz 300 yorumuuu 🐍

***

Beste Korhan

"Beste Hanım önce bir sakin olun," diyen polise baktım.

"Bakın, anlamıyorsunuz. Bu adam beni evime kadar takip etmiş. Daha sonra yakınlarımın evine kadar da takip etmiş ve beni çok korkunç bir şekilde tehdit etmeye çalışmış. Eğer biz onu yakalamasaydık belki de benim yakınlarıma zarar verecekti. Sakin falan olamam ben." Sinirle konuştuğumda Uraz Ali polise baktı ve izin isteyerek beni oradan uzaklaştırdı. Sakin bir yere geçtiğimizde ona baktım.

"Uraz Ali ben inanamıyorum. Gerçekten inanamıyorum. O kadının kocasının benimle nasıl bir derdi olabilir? En önemlisi o kadının da bunun hakkında bir bilgisi var mı?" Uraz Ali beni kendine çekti ve sarıldı. 

"Tamam Beste. Biliyorum, sakin ol demek çok klişe ama şu an beklememiz gerek. Kadını almaya gitmişler. Polisler onu da getirdiğinde her şeyi anlarız. Şu an sabırlı olman gerek." Beline sarılırken başımı da rahatça göğsüne yasladım. 

"Hayatım çok karmaşık Uraz Ali. Bazen ne yapacağımı hiç bilmiyorum." Saçlarımı okşadı. 

"Sen güçlü bir kadınsın güzelim. Asla pes etme. Bu zamana kadar çok şey başardın. Önüne çıkan her engel seni yıldırmadı. Aksine hep başarılı oldun. Çünkü mücadele ettin. Ama şimdi sesinde pes ettiğinin sinyalini veren bir ton var." İç çektim ve geri çekilip onun gözlerine baktım.

"Pes etmiyorum Uraz Ali. Sadece çok yoruldum." Tebessüm etti. 

"Biliyorum güzelim. Bunun farkındayım. İşte tam yorulduğun anda senin yanında olacağım ben. Aynı zamanda Simay da senin yanında olacak. Kağan da. Can da var. O senin kardeşin. İstediğin an yanına gelir." Gülümsedim ve başımı salladım. 

"Biliyorum. İyi ki varsınız." Alnımı öptükten sonra yeniden gözlerime baktı.

"Sakinleştin mi?" diye sorduğunda başımı salladım. 

"Sakinleştim ama gerginliğim geçmedi." Başını salladı.

"Şu olayları çözdüğümüz an geçecek." Nefesimi dışarı verdim.

"Umarım," diye mırıldandım.

"Beste?" diyen Simay'ın sesini duyduğumda başımı sağa çevirdim. Kağan ile beraber yanıma geldiklerinde hemen ona sarıldım. 

"Demek o manyak sonunda yakalandı," dediğinde geri çekildim. 

"Biz yakalamasaydık beni takip etmeye ve tehdit etmeye devam edecekti." Omzumu sıvazladı.

"Telefonda sadece yakalandığını söyledin. Kimmiş peki?"

"Annemin en yakın arkadaşının kocası," diye cevap verdiğimde gözlerini büyüttü.

"Yuh!" dedi Kağan Simay'dan önce tepki vererek. "O ne alaka?" 

"Bir bilsem," deyip derin bir nefes alıp verdim. "Polisler sorguya aldı. Karısını almaları için de bir ekip gönderdiler." 

"Ay inanmıyorum. Psikopat manyak senden ne istemiş? Derdinin para olduğu kesin de bir insan para için nasıl bu kadar ileriye gider? Hem de tanıdık biri," dedi Simay.

"Kullanıcı adından anlamamıştım. Soyadı Yılmaz. Adı da Erol. Bir de not yazıp benim arabamın üstüne koymuştu. Para vermezsem sevdiklerim ölecekmiş." Simay gözlerini büyüttü. 

"Bu gerçekten kafayı yemiş. Hasta bu adam. Gözü istediği o paradan başka bir şey görmüyor." Başımı salladım.

"Evet. Korkunç."