Teachers Bet - Haikyuu +18 (çeviri)

19 ﹕ rule change

...

"SENİ SİNSİ kaltak!" Ushijima kapıdan girerken Atsumu yüksek sesle bağırdı.

Diğer tüm adamlar zaten orada toplanmış, personel odasının etrafına dağılmıştı. Sakusa henüz orada değildi, yerine getirmesi gereken daha önemli görevleri olduğu için diğerleri sabırla onun gelmesini bekliyordu.

Zeytin saçlı erkek kaşlarını kaldırdı, boş yüz ifadesi tereddüt etmedi. "Ben bir kaltak değilim."

"Beni kandırmış olabilirsin" diye alkışladı sarışın, kinci bir sırıtışla kanepeye yaslanarak. Osamu kardeşine gözünün ucuyla baktı ama hiçbir şey demedi, kollarını önünde kavuşturdu ve bıkkınlıkla başını salladı.

Tendou elini Ushijima'nın omzuna indirerek iyice eğildi. "Peki ne oldu?" heyecanla cıvıldayarak diğer adamların dikkatini çekti. "Sevişmedik" diye dürüstçe cevap verdi, gruplarının eksantrik adamları arasında değiş tokuş edilen neşeli bakışları kaçırdı. "Sen aradın."

Terushima, ayaklarını sehpanın üzerine kaldırarak ve ellerini başının arkasına koyarak, "Adamım, her şeyi siktir edip onu becerebilirdim" diye somurttu. "Eh, ne de olsa ilk benim olacağı için bu yarına kadar bekleyebilir."

Iwaizumi kaşlarını çatarak gözlerini devirdi. "Bazen senin için gerçekten endişeleniyorum."

"Sanırım hepimiz öyleyiz" diye düşündü Kuroo, bir bacağını uyluğunun üzerine atarak. "Bundan bahsetmişken, seni burada görmek sürpriz oldu Iwaizumi. Bu konu hakkında hiçbir şey yapmak istemediğini açıkça belirttiğini düşündük, bu yüzden kazağını onun beline bağlı gördüğümüzde ne kadar şaşırdığımızı hayal edemezsin."

Bu, diğerlerinin dikkatini çekti, çeşitli gözler, gözlerini kırpmadan ya da kabul ederek hafifçe alay eden esmere anlamlı bir şekilde bakmaya başladı. "Bir grup aptal gibi davrandığınızı gördükten sonra, neden olmasın diye düşündüm. Size bunun gerçekten nasıl yapıldığını göstersek iyi olur."

Atsumu tembelce gülümsedi, kanepeden kalktı ve yavaşça Iwaizumi'ye doğru ilerledi. "Ağzından çıkan saçmalıklar yüzünden seni duyamadım özür dilerim."

Başını kaldıran sarışın, öfkeyle bulutlanmaya başlayan orman yeşili gözlerine baktı. "Ağzından çıkanları kulağın duyuyor mu?" diye karşılık verdi Iwaizumi sert bir şekilde dişlerini göstererek.

Oikawa ellerini iki omzuna koydu ve odada giderek artan gerilimi dağıtmak için onları birbirinden ayırdı. "Tamam bayanlar anladık. İkinizin de büyük sikleri var o yüzden hepimizi boğmadan önce bu gerginliği azaltalım."

Keten gözlerini deviren Tsukishima kaşlarını çattı. "Çok çoçuksu."

Bokuto bunu yakaladı ve vücudunu kara kara düşünen işletme öğretmeniyle yüz yüze getirdi. "Dedi kızın ıslandığını görerek tahrik olan kişi."

Tüm dikkatler ona çevrildi, bu Tsukishima'nın kaşlarını çatmasına, bir hırıltının dudaklarını parçalamasına neden oldu. "Olmadım. Gelip tüm durumu yanlış yorumlaması Oikawa'nın hatasıydı". Neşeyle ona el sallayan Oikawa'yı işaret ederken çok sinirliydi. "Durumları tespit edememen çok acı verici."

Oikawa'nın kahverengi gözleri neşeyle parladı, güzel esmer ellerini kalçalarına koydu. "Yanılıyorsam düzelt ama seni bulduğumda biraz şaşırmış gibiydin."

Oikawa kendini beğenmiş bir şekilde ona bakarak göz kırptı. "Tsukki, biriyle yatmayalı o kadar uzun mu oldu? Dinozor yeniden kükremeye hazır mı yoksa sikin şimdiye kadar fosile mi dönüştü?"