YAZARDAN:
Hayat sizi acımasızca olaylar ile karşı karşıya getirebilir. Kimin canının daha çok yanacağı, kimin daha çok parçalanacağı, kimin daha çok suçluluk duygusu çekeceği meçhuldur aslında.
Şimdi size soruyorum.
Hala bir öfkenin nasıl bir kayba yol açacağını anlamadınız mı? Yaptığınız bir hatanın bedelinin ne kadar ağır olacağını hala kavrayamadınız mı?
Peki ya bedeniniz de çağlayan öfkenin, kinin, nefretin hayatınızı nasıl mahvedebileceğini..İşte bu onların hikayesiydi..
Emre&Cemre&Ceren Demiryay'ın pişmanlık, acı, keder dolu hikayesi..
Terkedilmek nedir!?
Arkada Bırakılmış olmak mı?
Hayır. Terkedilmek. Bu hayatta yalnız kalmaktır. Tutunacağın dalın koparılmış olmasına rağmen senin hayata sağlam bir şekilde davam etme zorunluluğundur...Herkesin zihninde aynı cümle tekrarlanıyordu.
~Evet Yoktun! Duydun Mu Beni! Yoktun! Sen Korkak Gibi Kaçtın! 15 Yaşımda İnşaatta Tecavüze Uğrayacakken Beni Kurtaran Sen Değildin!
~Evet Yoktun! Duydun Mu Beni! Yoktun! Sen Korkak Gibi Kaçtın! 15 Yaşımda İnşaatta Tecavüze Uğrayacakken Beni Kurtaran Sen Değildin!
~Evet Yoktun! Duydun Mu Beni! Yoktun! Sen Korkak Gibi Kaçtın! 15 Yaşımda İnşaatta Tecavüze Uğrayacakken Beni Kurtaran Sen Değildin!
Tecavüz, İnşaat, Korkak, Değildin, Kaçtın..
Bütün kelimeler beyninde dönüyordu. Emre'nin.
Kardeşi tecavüze uğrayacaktı. Onu koruması kendisi iken başka biri kurtarmıştı.
Levent ise Cemre'nin dedikleri ile donmuş, gözleri dolmuştu, Aynı acıyı kendi de yaşamamışmıydı ki zaten.
Kardeşi Ceylan. Bir ihale için onu kaçırıp tecavüz etmiş, sonrada öldürmemişler miydi.
O da koruyamamıştı kardeşini. Kıytırık bir ihale için kardeşini kaybetmişti. Ama aslında mesela ihale değildi. Levent Karaca hırs yapmıştı. Karşı şirket tehdit ettiğinde bile ben kardeşimi korurum diyip kendini üstün görmüştü. İhaleyi almıştı. Almıştı almasına ama.. Hayatındaki en değerli varlığını kaybetmişti.
Annesi ve babası trafik kazasında ölmüş, hayat mücadelesine kardeşi ile devam etmek zorunda kalmıştı.
Cemre'nin cümleleri içindeki yarayı deşmiş, pişmanlık ve suçluluk duygusunu vurmuştu yüzüne Levent'in.
O hırsı için kardeşini kaybetmişti. Emre ise öfkesi için kardeşlerini kaybetmişti.
Bir yandan Ahmet ise 2 yıl önce yaşadıklarını tekrar hatırlamış, dolan gözlerini sımsıkı kapatmıştı. Ne kadar Ceren değişmiş olsa da. Ceren'i de Cemre'yi de kendi kızlarından ayırt etmemişti hiçbir zaman.
Onların doğumunu bile görmüştü Ahmet. Hastane de doğum sancısı çekerken Ebru Hanım, Bülent Bey'i o sakinleştirmişti.
Ama Cemre'yi o halde görünce başından aşağı kaynar sular dökülmüş, kendinden geçmişti.
Onun hıçkırarak ağlaması, yanağındaki tokat izi, parçalanmış kıyafetleri..
Hala derin bir sessizlik çöken yerde hiç kimse çıt çıkaramazken Cemre abisine bir adım daha yaklaştı ve onu omzundan ittirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HATANIN AĞIR BEDELİ
Ficção AdolescenteSen ne yüzle buraya geliyorsun? ne hakla! ne sıfatla! Hayatımızı cehenneme çevirdiğin yetmedi mi!? Daha ne kadar yakacaksın canımızı!? Defol git buradan! 5 yıl önce nasıl arkana bakmadan gittiysen yine öyle git! Ne beni, ne de ikizimi üzemezsin artı...