YOB 4.

10K 463 41
                                    



Oydu, gelmişti. Ve çok.. uff Doğa ne diyosun be!

Bana doğru yürüdü ve, olduğu yerden beni baştan aşağı süzdü.

"Çok çok güzel olmuşsun, bücürüm".

Allahım heran orda bayılabilirdim.

"Sende öylesin, Bay Odun."

Gülümsedi.
Sen bidaha gülme, gülmemelisin, gülersen.. öhöm öhöm!
Hep bu içimdeki Doğa öküzü yüzünden! Kahretsin! Yoksa banane onun gülüşünden. Kendine gel Doğa-.-

Allahım ne diyorum ben. Şu son 4 günde kafayı yedim yemin ederim.

"Tamam bücür, gülüşümü sonrada yiyebilirsin" dedi.

OHA! OMG!
Bunları seslimi söylemiştim ben! Mal Doğa! Sanane onun gülüşünden! Mal mısın sen! Tabi malsın! Mal olmasan o kadar şeyi sesli söylemezdin! Eve gidelim görüşcez Doğa! Allahım sen bana yardım et -.-

"Ee-m şeey ben bunları sesli mi söyledim? Yoo ben bişey söylemedim? Sana öyle gelmiş canım yaa"

"Canım? Ve sen sesli söylemedin, ben aklını okudum bücür. Yada canım mı demeliyim? " Diyerek pis pis sırıttı.

"Kesin yaa, tabi tabi , nasıl aklımı okuycaksın sen, olmaz ki, boşuna sevinme zaten bakmam sana ben, Odunlara karşı bişey hissedemiyorum"

Bi kahkaha patlattı. Mal Doğa. Tabi o sana çok bakıyo ya, sen ona bakmıycan! Şundaki tipe bak! Evet dıştan dolu gözüksede, boş bi insan.

"Sen? Ahhahaha Bana hahahah bi saniye hahahaha Az önce gülüşümü yiyen kız?bana bakmıycak? Ben sanki senin gibi bi bücüre bakarım ya"

Kırılmıştım. Bilmiyorum, ama, o an içimde fırtınalar kopuyo gibiydi. Midemde uçuşan kelebeklerin hepsi ölmüş gibiydi. Ağlamamalıydım. Hem niye bu kadar üzüldüm ben? Bana bakmaması işime gelmeliydi. Bazen duygularım çok çabuk değişebiliyor. Ve ben bundan nefret ediyordum.

"Doğa, bak, sadece şakaydı, sen çok güzel bi kızsın, çok büyüleyici bi kızsın, ben, ben duygularımı anlamıyorum. Duygusuz derler ya, ha! Tam da öyleyim. Ben kimseye aşık olmadım, sevmek ne? Bilmiyorum. Yani eğer.. "

Sözünü kestim.

"Sence bunun umrumda olduğunu mu sanıyorsun? Sana bana aşık ol demedim, demem. Yani eğer diye bişey yok, olmıycak. İki arkadaşız. Sadece arkadaş. Şimdi yemeğe gidebilir miyiz?"

Birşey demedi. Sustu. 2 dakika öylece durdu. Sonra arkasını dönerek arabaya bindi. Ağır konuşmuştum, çok ağır. Ben, en son, bu kadar ağır 2 sene önce konuşmuştum. Ailemle.

Arabayı başka yöne sürdüğünü farkettim. Restoranta gelmemiştik. Etrafta ışık yoktu. Korkuyordum. Doruk aşağıya indi. Bende indim. Kahretsin! Nereye gelmiştik biz?

YAZ OKULU BELASI.                                          #Wattys2018Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin