Medya: Ecemin muayene ettiği köpek :)
"Burada ne işin var Mert?"
"Sana geldim Ecem." Mert'e sıkıca sarıldım. Ancak yavaş yavaş ellerimden kayboluyordu. Terli terli uyandım. Rüyanın etkisi hala üstümdeydi. Hemen lavaboya gidip elimi yüzümü yıkadım. O neydi öyle ya? Gerçekten çok garip bir rüyaydı. Ayrıca Mert ne alaka şimdi yani? Rüyama kadar giriyor çok ayıp. Kafamdaki düşünceleri silip dolabımın kapağını açtım. Düz bir gömlek ve altına bol kahverengi bir pantolon giydim. Hafif makyaj yapıp takılarımı taktım. Ardından aşağı indim. Rüya yüzünden mi bilmiyorum ama bugün pek keyfim yoktu.
"Günaydın baba." "Günaydın kızım." "Annem nerede?" "Komşuya çıktı gelir birazdan." "Bulut şerefsizi uyuyor mu?" "Kızııım" AY ben babamın yanında şerefsiz demiştim dimi? Bugün ben gerçekten kendimde değilim. "Pardon baba." diyip hemen odama kaçtım. Telefonumu alıp Ada'ya mesaj attım.Siz: Ada napıyon kız?
08:34
İsviçre çakısı: İyiii sen napıyon
08:35
Siz: Ooo bu saatte nasıl uyandın uyuyan güzel?İşviçre çakısı: Sus
Siz: Tamam be neyse şey diycem hadi bize gel kahvaltı edek.
İşviçre çakısı: Bilmiyom
Siz: Bilmiyom yok geliyosun. NOKTA.
İşviçre çakısı: Ay tamam be geliyom
Siz: Aferin adam ol.
İşviçre çakısı: Sus
Ada'nın anne ve babası yakın zamanda vefat etmişti. Bende yeni öğrendim. Böyle işte elimden geldiğince destek olucam ona. Sonra odama Bulut geldi. "Hadi adı abla olan kahvaltıya." "Geliyorummm." kahvaltı sofrasına indim. Ada çoktan gelmiş hatta yemeğe de başlamıştı. "Ecem hadi bugün melek sen ben birşeyler yapalım." "Melekler taşınmadı mı?" "Taşındılar ama 2 ay sonra geri döndüler. Annesi rahat edememiş."Melek bizden iki sokak üstümüzde oturuyordu. Bende evden çok çıkmayan biri olduğum için mahalledeki olayları kaçırmışım. "Uzun zamandan sonra onu görmek çok iyi olucaktı ama işe gitmem gerekiyor." "Akşam birşeyler yapamazmıyız?" yavru köpek gözlerini dikmişti. Ama o böyle yaparsa ben onu kıramam kiii. "Olur gezeriz" Bulut lafa girdi "Abla bende geliyim mi?" "Ay Bulut kaç yaşındasın sen ya git eve getirdiğin arkadaşlarınla oyna." ellerini göğsünde birleştirip "Küstüm" dedi. "Hadi hadi sana yolda çikolata alcam gel." "Ya abla ya" "Dışarıda bekliyorum seni. Ellerine sağlık anne biz çıkıyoruz. Hadi gel Ada görl." "Ellerine sağlık Ayşe teyze" "Afiyet olsu kızlar" annemi ve babamı öpüp evden ayrıldım. Ada da okuyup hakim olmuştu." Bulutta gelince hepsini sırayla iş yerine bıraktım. Saat 9 30 olmuştu. İşime geç kaldım. Amaaan benim dükkanım değil mi? İstediğim saatte açarım. Randevulu hastada yok nasıl olsa. Vetime gelmiştim. Kapıyı açıp içeri giydim. Rutin olarak önlüğümü giyip beklemeye başladım. Çok geçmeden ilk hastam gelmişti. "İyi günler. Ben Rasim. Şu aptal köpek hasta oldu."
"Köpekler aptal değildir aksine bizden daha akıllılar." diyip köpeğe muayene etmeye başladım.
"Köpeğiniz mantar hastalığına yakalanmış. Penicillum mantar türünden kaynaklanıyor."
"Nasıl geçicek şimdi bu bir tedavisi var mı?"
"Vücuduna çok yayılmamış. Özel bir merhem almanızı istiyorum."
"Ne kadardır tahminen bu merhem?"
"300 civarıdır efendim."
"Sürtük köpek onun yüzünden kazıklanıcaz" bunları sessiz söylemişti ama ben duymuştum. Sinirden köpürdüm resmen. İyi bakmayan siz Sürtük olan köpek. Muayene ücretini ödeyip çıktı iğrenç herif. Adam köpeği arkasında bırakıp gidiyordu. Köpek de bırakırmak istemediği için onun peşinden gidip havlıyordu. Ne olur ne olmaz diyip telefonum ile kayda almaya başladım. Adam arkasından bağıran köpeğe sert bir tokat yetmeyince tekme atmıştı dayanamayıp yanlarına gittim. Köpeği kucağıma alıp adama bağırmaya başladım. Arkasına bakmadan gidiyordu şerefsiz. Hemen polisi aradım. Yaklaşık 5 dakika sonra polisler geldi. Tabii mertte gelmişti. "Ecem sen iyi misin? Sana bir şey yaptı mı?" Hayır ben gayet iyiyim ama köpeğe vurdu göt herif. Ha bu arada herşeyi kayda aldım." deyip telefonumdan videoyu izlettim. Telefonu arkadaşlara verip tekrar yanıma geldi."Merak etme bu işin peşini bırakmıycam." deyip gözlerimin içine güvenle baktı. Ve işte yine geldi o kelebekler. Kalbim çok hızlı atıyordu. Göz temasınımızı bölen kişi Kerim olmuştu. "Hadi abi gidiyoruz." "Tamam