Doktor bunları söylerken güç almak istercesine başımı yastığa yaslayıp dizlerimi karnıma çektim. Dudaklarımdan Dökülen son sözler " Beni yalnız bırakmayın" oldu.
Tüm çıplaklığıyla gerçeklerle bir bir yüzleşmiştim. Fakat bir yerlerde Korktuğum birşeyler vardı hala ... Yalnız kalmak istemiyordum. O karanlığa düşmek istemiyordum. Öğrendiğim gerçekler şuan bilmek istemediğim diğer gerçeklerle birlik olursa bu sefer düştüğüm zifirden çıkamaya bilirdim.Gözlerimde canlanıyordu sürekli ... Bozuk kaset gibi tekrar tekrar ...
Meri beyaz elbisesiyle beyaz papatyaların üzerine uzanmış ... james da Meri' nin üzerine ... Karısını korumak istercesine .. Meri nin Elbisesi çiçekleri kanlar içinde ... Kan kırmızı ... Kan kırmızı... Kanın görüntüsü kokusu çok acı ... Kan kırmızı ...
İçime çektiğim bir nefes daha ... Bu sefer Burnumda kanın değil hastanenin kokusu ...
Peki şimdi nerdeler? Morgda? Ellerim buz kesiyordu ... Morg nasıl bi yer bilmiyorumdum fakat ismi bile ürperti veriyordu bedenime. Toprağın Altın'da? Zihnim bulanıklaşıyordu... Cennette ? Jain iyi insanların cennete gideceğini söylemişti.Evet şimdi Meri ve James da orada Olmalıydı ... Bunu hak edecek kadar güzeldi çünkü kalpleri... İçim ısınıyordu ... Peki niye hep iyi insanları cennet bu kadar erken çağırıyordu?
Ve ben nasıl bu kadar sakindim? Doktor neden seruma iğne yapıyordu? Göz kapaklarımı açık tutamayacak kadar yorgun hissediyordum. Bende kapattım.Biliyordum;
tekrar açtığımda hiç birşey eskisi gibi olmayacaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIĞIN ARDINDA
Misterio / SuspensoKaranlığın ardında gizlenen sırlar...Acıdan beslenip benliğini arayan bir kadın... Ve hayatta tek başına kalmanın mücadelesini sürdüren bir adam.Yalnızlık hiç bu kadar koyu hiç bu kadar soğuk olmamıştı.O bu oyunu tek başına oynamak zorundaydı...hem...