Beomgyu'nun düşünmeden yaptığı bir hareket, ailesinin onu yatılı bir okula göndermesiyle son bulmuştu. Beomgyu buradan kimseye bulaşmadan ayrılma planları aynı odada kaldığı 4 çocuk tarafından suya düşmüştü...
|092021| |022722|
"...ve böylece Osmanlı devrilmiştir..." hocanın ninni gibi gelen sesine rağmen dediği şeyleri not alırken kafasına atılan kağıtla ne olduğunu şaşırmıştı Beomgyu. Umursamamaya çalışarak notlarını almaya devam ederken kafasına atılan ikinci kağıt parçasıyla sinirlenmişti. Kağıdı yerden alıp okuduğunda içinde büyük harflerle 'İBNE!' yazdığını gördü. Aldırış etmemeye çalışsada merakına yenilip arkasını döndüğünde dört çocuğun ona bakıp güldüğünü gördü. Pislikler!
"Evet, gençler bugünlük bu kadardı gelecek derse kadar iyi çalışın sözlü yapıcağım." hocanın dediği şeyle herkesten sessizce bir ses çıktı. Beomgyu, bunu kafaya takmıyordu. Zaten çalışmasa bile her türlü geçerdi. Evet yurtdan ayrılmak için bir kaç 'kötü çocuk' hareketini bulaşması gerekiyordu fakat bu ders notlarını değiştirmek istediği anlamına gelmiyordu. Hâlâ iyi bir gelecek için çabalıyordu.
Çalan zille arkasına dönüp uyuyan Kai'yi uyandırmaya çalıştı. "Kai, kai uyan!" dedi sertçe salladığı arkadaşına. "Noluyor be..." Kai huysuz bir şekilde eliyle gözlerini ovdu. "Tüm ders boyunca uyudun, hoca haftaya sözlü yapıcağında ne bok yiyeceksin merak ediyorum." dedi arkadaşını uyarır bir dilde. Kai boşverir bir tavırda elini salladı ve kafasını masaya koyup uyumaya devam etti.
Beomgyu nefes verip ayağı kalktı ve kantine doğru gitmeye başladı. Bir anda kolundan çekilip, duvara çarptığında acıyla inledi. Karşısında derste ona kağıt atan çocuklar duruyordu. "Ne yapıyorsunu-" sözü kolunun sertçe tutulmasıyla kesilmişti. Korkuyla önünde duran, kendisinden muhtemelen 2-3 kat büyük olan (!) çocuklara bakıyordu.
"Sen, buraya yeni geldin dimi?" çocuklardan en korkunç olanın -iğrenç sesiyle- konuşmasına sadece korkuyla kafa sallayarak yetindi Beomgyu. "Adın neydi? Hmm... Byungchul, Baekhyun?"
"Beomgyu..." dedi kısık çıkan sesiyle. "Ne dedin?" çocuk Beomgyu'ya daha da yaklaşıp korkutucu bir şekilde baktı. "A-adım Beomgyu." dedi. "Haaa.. Beomgyu, doğru. Bir kız olmadığın onaylandı yani." bütün çocuklar gülerken Beomgyu içinden dua ediyordu bu eziyetin bitmesi için.
"Hoşgeldin hediyesi olarak cüzdanını çıkar bakalım." Beomgyu kafasını 'hayır' anlamında salladı. "Beni uğraştırma, zorlukla almak istemiyorum." dedi sinirli bir ses ile. Beomgyu; "C-cüzdanım yanımda değil..." dedi. Çocuk histerikçe gülmeye başladı. "Hmm... Öyle mi? Çevirin bunu." dedi diğer çocuklara bakıp. Beomgyu ne olduğunu anlamaya fırsatı olmadan yüzü duvara gelicek şekilde çevirildi. Sertçe duvara çarpmanın etkisiyle elmacık kemiğini duvara çarpıp acıyla inledi.
"Yaa... Bak oldu mu şimdi bu, hiç kardeş kardeşe böyle yapılır mı?" Beomgyu'nun cüzdanından bütün parayı aldı. Diğerlerine 'bırakın' işareti yaptıktan sonra oradan gitmeye başladılar. Beomgyu ise çocukların gittiğinden emin olup ağlamaya başladı...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
