77 | Gölge

4.4K 419 119
                                    

                    🎵 Little Mix - Little Me

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

🎵 Little Mix - Little Me

•••
1.5 saat.

Eve döneli tam 1.5 saat olmuştu.

Moskova'dan, önce Antakya sonra da İstanbul'a uzanan yolculuğunda, ne yapması gerektiğini hep bilmişti Aden. İçinde yok olan duygular ve öfkesi, Moskova'da aldığı soğukkanlı eğitimle birleştiğinde, onu kriz anlarında bile doğru adım atabilen bir kadın haline getirmişti.

Fakat ilk kez şu an, Kartal'ın gözünde gördüğü o kahroluştan beri, ne yapması gerektiğini bilmiyordu. Nerede duracağını da.

"Hemen Melisa'yı buraya getirin."

Son 1.5 saattir Kartal'ın da kurduğu son cümle bu olmuştu.

Gerisi uzaktan bakan birisi için koca bir boşluk, Kartal için ise bir duygu karmaşasından ibaretti.

Bahçedeydi. Konuşmuyordu. Hiç. Yol boyunca da konuşmamıştı.

Aden bir kaç kez Kartal demeyi denese de, karşılık bulamadığında bundan da vazgeçmişti. Derin acılar, Aden'in de ayarlarını bozuyordu. Kartal'ı öyle gördüğünden beri, çok uzun zaman sonra içinde ilk defa bir şey hissetmişti.

Karın boşluğunda. Yumruk gibi bir şey.

Kartal hiç konuşmamasına rağmen, Murat aldığı tek cümlelik komutla hemen harekete geçmişti. Ne yapması gerektiğini ezbere biliyormuş gibi hareket ediyordu. Sanki bu felaket senaryosu, çok önceden bir B planı olarak hazırlanmış da, Murat şimdi onu hayata geçiriyor gibiydi.

Gözü bahçede tek başına oturan Kartal'dan sonra başında volta atan Baykal'a kaydı.

Londra'da olan tek kişi Melisa değildi. Selin ve Lexa'nın da korunması gerekiyordu fakat herkesi tek hedef halinde buraya toplayamazlardı.

Baykal, Selin ve Lexa'yı Polonya'ya gönderiyordu. Yanlarında dev bir koruma ordusu ile. Orada Londra'da oldukları kadar özgür olmayacaklardı. Bazı şeylerden feragat etmek zorunda kalacaklardı ama güvenlikleri için buna mecburlardı. Çok daha kalabalık bir ekiple korunacaklardı fakat zaten herkes Patron'un esas dikkatinin burada, Beyaz Konaklar'da olacağını biliyordu.

Londra'yı boşaltıyorlardı ve Aden, bunun mutlak sona giden yoldaki, büyük adımlardan biri olduğuna inanıyordu.

Eğer bu süreç, bir zaman çizelgesiyle ifade edilseydi, tarih, Londra'yı boşaltmadan öncesi ve sonrası diye ayrılırdı.

Aklı, ne yapacağını bilmezken, midesinden kalbine kadar dayanan yumru, Aden'i Kartal'ın yanına bahçeye göndermişti.

Yanına oturdu.

Hiç hareket etmiyordu Kartal. Sanki taş kesilmişti. Mecbur olmasa gözünü bile kırpmayacaktı belki. Keşke mümkün olsaydı çünkü gözünü her kapattığında, aklına o tablo geliyordu.

Beyaz KonakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin