Tokyo Revengers | Oneshots

Mitsuya x Reader

Uyarılar: Angst

Mitsuya seni tüm kalbiyle sevdi, gerçekten yaptı, aslında senin için kelimenin tam anlamıyla her şeyi yapardı. Yaptığı her şey sadece sana ayrılmış sevgi ve şefkatle doluydu. Ama tüm bunlara rağmen, ikiniz arasındaki duyguların yavaş yavaş azaldığını söyleyebilirdi. Kalp, konuşmaların yavaş yavaş tek bir sözlü yanıta dönüştüğünü hissetti, tarihler sürekli iptal edildi, Mitsuya işlerin eskisi gibi olmadığını biliyordu. Ama o vazgeçecek biri değildi, senden vazgeçemez, sen onun dünyasıydın.

Mitsuya, Shibuya sokaklarında dolaşıyordu. Şu anda seninle randevusu olması gerekiyordu ama sen 'önemli, son dakika planların' yüzünden iptal etmek zorunda kaldın. Mitsuya anlayışlı bir insan, bu yüzden onu son dakikada defalarca iptal etmiş olsanız bile fazla sorgulamadı. Hayır, sana kalbiyle güvendi.

Ama yürürken gözünün ucuyla iki tanıdık figür gördü. Yönlerine dönerken, en iyi arkadaşı Draken ile iç içe geçen parmaklarınızı gördüğünde gözleri hafifçe büyüdü. Uzun boylu erkeğin omzuna yaslanırken ikiniz de yolda yürümeye devam ettiniz. (YA BANA BU SEÇİMİ YAPTIRMA AMK)

Normalde Mitsuya, istediğin kişiyle çıkma hakkına sahip olduğun için bunu görmezden gelirdi ve ayrıca Draken aynı zamanda çok güvendiği bir arkadaştı, bu yüzden hiçbir şey için endişelenmesine gerek yoktu. Ama bu sefer Mitsuya midesinin derinliklerindeki endişe hissini üzerinden atamıyor, son zamanlarda Draken'la her zamankinden daha sık takılıyorsunuz ve yapacak önemli bir şeyiniz olduğunu söylememiş miydiniz?

Mitsuya daha sonra ikinizi de takip etmeye karar verdi, bu onun akıl sağlığı içindi, onun arkasından bir şey yapmadığınızdan emin olmak içindi. Elbette, haklı olmaz mısın? Onu hala seviyordun değil mi? Asla hile yapmazsın- oh, sadece Draken'ı yanağından öptün. Belki bu arkadaşça bir jestti? Mitsuya bu noktada çaresizdi, aklını korumak için bahaneler bulmaya, senin onu aldatmadığına kendini inandırmaya çalışıyordu.

Ancak hayatında bir kez pes etmeye karar verdi. Nasıl bakarsa baksın, senin onu en iyi arkadaşıyla aldattığın açıktı. İçini çeker, ikinizden de uzaklaşıp evinize doğru giderken gözlerinden yaşlar yavaş yavaş fışkırır. Seninle yüzleşmek ve artık anlamsız olan bu ilişkiye bir son vermek istedi. Belki de en iyisi buydu, diye düşünüyor, ilişkiniz artık bayatlıyordu, bu yüzden belki başka biriyle birlikte olmanız daha iyi olurdu. (Mitsuya'yı aldatan beynimi sikeyim)

Verandada oturdu ve senin eve gelmeni bekledi, tercihen yalnız, ama çok sevdiği aynı melodik kahkahayı duyunca yanıldığı anlaşıldı. Başını kaldırdığında senin mutlu yüzünü görür, sana itiraf ettiği günü hatırladığında o anıyla gülümser. Şok içinde ona bakarken kısa süre sonra bakışları, ifadesi ve yüzünüzdeki renk boşaldı.

"Ah, yani içgüdülerim doğruydu."

"Takashi- bekle- ben-"

"Hayır, hayır, sorun değil y/n, anlıyorum, Draken iyi bir adam."

Mitsuya ikinize de zayıf bir gülümseme göndererek verandadan kalktı. Başını okşamak için sana doğru yürür ve ardından Draken'a döner.

"Y/n dikkat et tamam mı? Her şeyin en iyisini hakediyorsun. Yeterince iyi olamadığım için üzgünüm."

Ayrılmadan önce özür dilercesine eğiliyor. Tabii ki bu konuda sakin davrandı, ama lanet olsun canını yaktı. Ama iş sana geldiğinde senin için her şeyi yapardı, seni mutlu görmek için kalbini paramparça etmek anlamına gelse bile.

DUVARI YUMRUKLİCAM ÇOK SİNİRLİYİM SEN KİM KÖPEK MİTSUYAMI ALDATIRSIN

BİR DE ALDATMAMIZA RAĞMEN YİNE BEYEFENDİ AĞLİCAM ÇOCUK ÇOK TATLI

Draken ve Mitsuya arasında seçim yaptırmak zorunda bırakan hayatın içine ediyim