Hoseok'dan
Aynaya tekrardan bakmıştım. Kabul ettiğim reklam çekimlerin hiçbirine gidememiştim. Artık devam etmeliydim, bu reklam çekiminde iyi olmalıydım. Birden kapı açılması ile irkilmiştim."merhaba"
Yoongi aptalca sırıtarak konuşmuştu.
"Yoongi bak bu kaçıncı odaya dalman!"
Yoongi kapıyı kapatıp içeri girdi.
"kocamın yanına gelemez miyim?"
Sinirlenip Yoongiye döndüm.
"senin beni affetmen ya da benim seni affetmem boşanmadığımız anlamına gelmez!"
Yoongi tekrardan sırıtarak yanıma geldi ve belime sarıldı. Onu itmeye çalıştım.
"tekrardan evlenelim o zaman"
Bir an duraksadım. Bu bir evlilik teklifi miydi? hayır o bana düzgünce evlilik teklifi etmediği sürece kabul etmeyecektim.
"Yoongi çekil geç kalıyorum!"
Yoongi kaşlarını çatıp Hoseok'un arkasından giderek konuştu.
"Hoseok sen modelliği bırakmamışmıydın nereden çıktı şimdi!"
çantamı alarak konuştum.
"nereden çıkacak Yoongi tutma beni"
Yoongi arkamda oflayıp duruyordu. Zaten onun yüzünden güzelim işimi bırakmıştım. Ve evet ikinci baş belamda konuşmuştu.
"hoseok baba! Ben amcamlara gidiyorum!"
Biliyordum neden gitmek istediğini. Yoongi'de evde olduğu için onunla yalnız kalmak istemiyordu ama tabikide izin vermeyecektim. Biraz yalnız kalsınlar.
"Geri zekalı oğlum hani Jin hyung hastaneye kaldırıldı ya Namjoon ve Jiminde yanında ya akıllı oğlum benim kesin Yoongiye çektin sen hadi ben kaçtım! "
"Hoseok sen varya"
Yoongi'den
Hoseok gittiğinden beri Jungkook odasından çıkmamıştı. Onu çok merak ediyordum. İyiliğini istiyordum onun. Anlamak bu kadar zor olamazdı. O adını bile anmak istemiyordum. Oğluma yapmadığı şey kalmamıştı. Oturduğum kanepeden kalkıp Jungkook'un odasına yürüdüm.
"Jungkook, babacım hadi çık konuşalım"
"istemiyorum seninle tek kelime etmek istemiyorum"
Başımı eğebildiğim kadar yere eğmiştim. Çok haklıydı ama ben onun iyiliği için yapmıştım tüm bunları.
"tamam, seni rahat bırakacağım ama şunu bil seni üzmek için değil seni korumak için yaptım tüm bunları ha bu arada Hoseok bizim barışmamız için seni göndermedi onun üzülmesini istemezsin istemeyiz"
Diyip gözyaşlarımı bırakmıştım. Biz ne ara bu hallere düşmüştük? Biz Jungkook ile bu kadar küs kalmazdık. Aşağı salona inip koltuğa bıraktım kendimi. Göz yaşlarım bir bir akarken, göz kapaklarımda uyumamak için direniyordu.
Hoseok'dan
"Hey! Taemin!"Taemin'e el sallayarak yanına gitmiştim.
Ama Taemin sadece elini sallamıştı. Soğuktu. Soğuk davranıyordu bana. En son bize geldiğinde konuşmuştuk ondan sonra hiç görüşmemiştik."Neden bana soğuk yapıyorsun?"
Zoraki bir gülüş ile konuşmuştu.
"Hayır, neden sana soğuk yapayım sonuçta en yakın arkadaşımsın"
![](https://img.wattpad.com/cover/272388814-288-k815299.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
|𝐒𝐨𝐩𝐮'𝐮𝐧 𝐨𝐠𝐥𝐮 𝐉𝐮𝐧𝐠𝐤𝐨𝐨𝐤❀|
Fanfictionᴊᴜɴɢ ʜᴏsᴇᴏᴋ ᴠᴇ ᴍɪɴ ʏᴏᴏɴɢɪ ᴀʏʀıʟᴍışʟᴀʀᴅı 𝐘𝐚𝐧 ç𝐢𝐟𝐭𝐥𝐞𝐫; 𝐓𝐚𝐞𝐤𝐨𝐨𝐤 𝐍𝐚𝐦𝐣𝐢𝐧 𝐉𝐢𝐦𝐢𝐧 UYARI!!⚠ KİTABIN BAŞLARI ÇOK SAÇMA VE ACEMİCE YAZILMIŞTIR. KİTABIN İŞLEYİŞİNİ BOZMAK İSTENMEDİĞİ İÇİN ÖYLE BIRAKILMIŞTIR!!