|𝐒𝐨𝐩𝐮'𝐮𝐧 𝐨𝐠𝐥𝐮 𝐉𝐮𝐧𝐠𝐤𝐨𝐨𝐤❀|

43

Yüzüme vuran güneş ışınları sayesinde uyanmıştım. Gene Yoongi perdeyi kapatmayı unutmuştu. Telefonumdan saate baktığımda 11 sularında olduğunu gördüm. Telefonu kapatıp birazcık Yoongiyi izlemeye koyulmuştum. O kadar güzeldi ki aklımı başımdan alıyordu. Yavaşça kolları arasına girip kollarımı beline sardım. Çok güzel kokuyordu, saatlerce kokusunu içime çekebilirdim. Kafamı kaldırıp dudaklarımı dudaklarına bastırdım. Kaşları şaşırmışcasına çatılmıştı. Üzerinden kalkıp tepkisine baktım. Parmaklarını dudaklarına götürüp okşadı sonrada dudaklarını yaladı.
Ve bir anda beni altına aldı.

"Sen Min Jung Hoseok, beni öylece öpüp gidemezsin"

Şaşkın bir sekilde ona bakmaya devam ettim.

"Beni zor durumda bırakıyorsun"

Dilimi yutmuş bir şekilde konuştum.

"Ş-şey gidip ye-yemek yap-yapmam la-lazım"

Diyip kollarından kurtulmaya çalıştım. Ama hayır bırakmıyordu.

"Beni böyle bırakamazsın bırakmam"

Diyip dudaklarıma eğildi. Bende artık yapacak bir seyim olmadığından akışına bıraktım.

Dudaklarıma atlayıp vahşice öpmeye başladı, sanki dün gece öpmemiş gibi.
Bende ona karşılık vermeye başladım. Dilimi ağzının içine yolladım. O da aynı şekil dilini ağzımın içine yollamıştı.

Jungkook

Telefonuma habire gelen mesajlar sayesinde uyanmıştım. Takmayıp yan tarafima döndüğüm zaman Taehyung'u görmem bir olmuştu. Onun ne işi vardı burda ve ben neden çıplaktım NE DONUYOR BURADA?!
yerde rakı şişeler, kıyafetlerim(iz) ve sayamadığım daha çok sey.

"Taehyung kalk! noldu bize?! naptık?"

Taehyung'u hunharca dürtüklediğimde kafasına bile takmamıştı.

"Balım boşver hiç bişi olmadı yat uyu"

Yarı uyanık bir şekilde söylemişti. Biz normaldede sevişiyorduk ama tek sinirlendiğim şey o duyguları hissetmiyor ve hatırlamıyor olmam.

"TAEHYUNG UYAN DEDİM SANA!"

Taehyung sıçraması ile yattığı yerden kalktı. Bir gözü açık bir şekilde bana baktı.

"Balım sakin ol hatırlatıcam şimdi sana"

Aslında dün gece şöyle olmuştu.

Dün gece

"Jungkook geçenlerde bir video görmüştüm "itiraf et ya da iç" bunu rakıyla ya da içkiyle yapıyorlar biz de yapalım mıı?"

Jungkook yattığı göğüsten kafasını kaldırıp Taehyung'a bakmıştı.

"Aslında iyi fikir zaten sıkılıyordum"

Taehyung oturur pozisyona gelio konuştu.

"Tamam o zaman sizde rakı var mı?"

"Var ben şimdi alıp gelirim iki şişe"

"Tamamdırr"

1 saat sonra

"Söyle bakalım Taehyung ben hariç başka birini öptün mü!"

Jungkook sarhoş olmasının etkisiyle işaret parmağını kaldırıp Taehyung'a uzattı. Taehyung ise kolay kolay sarhoş olan biri olmadığı için şaşkın bir surat ifadesi ile Jungkook'a bakti.

"Ben en iyisi içeyim"

Jungkook sinirlenip çatık kaşları ile Taehyung'un yakalarını tuttu.

"Söyle dedim sana kim Taehyung!"

Taehyung elindeki shot bardağı ile şaşkınca suratına bakıp başına dikti.
Jungkook sinirli suratı ile Taehyung'u yakalarından ittirip kollarını birlestirdi.

"Ben oynamıyorum ya! al başına çal oyununu! istemiyorum oynamak filan!"

Jungkook sinirle oturduğu yerden kalkıp yatağa attı kendini. Taehyung ise hemen arkasından yatağa atlayıp Jungkook'u altına aldı.

"Bu zamana kadar öptüğüm en güzel ve tek dudak seninkiler"

Hoseok

Uzun bir öpüşmeden sonra ikimiz birden kalkıp banyoda işlerimizi halledip aşağıya inmişdik. Kahvaltıyı hızlıca hazırlayıp masaya oturmuştum. Yoongiye Jungkook'u çağırmasını istemiştim.

Yoongi

Hoseok'un dediği şey ile tekrardan yukarı kata çıktım ve Jungkook'un kapısını çaldım.

"Jungkook! Kahvaltı hazır hadi aşağıya"

Diyip kapıyı bir hışımla açmıştım ki gördüğüm görüntüye kadar.
Jungkook ve Taehyung çıplak bir şekilde yatakta oturuyor, yerlerde rakı siseleri, etrafa saçılmış kıyafetler açıkçası görmek istediği en son şey buydu.

"Noldu lan burda?! Ne bu haliniz!? Beni deli etmek için mi geldiniz dünyaya!??!"

Jungkook ve Taehyung utana sıkıla Yoongi'nin yüzüne bakmaya çalışmıştı . Her şey Taehyung'un basının altından çıkmıştı asla Jungkook'un suçu yoktu.

"Şey baba-"

"Duymak istemiyorum Jungkook! göreceğimi gördüm! seninle sonra konuşacağız."

Diyip odayı terk ettim. Sinirlerim artıkça artıyordu. Güzel ve mutlu bir gün geçirmek istiyordu ama TAEHYUNG FARESİ HER YERDEN CİKİYODU. Oğlumu benden almıştı. Artık bizimle doğru düzgün iletişime bile geçmiyordu. Burnumdan soluya soluya mutfağa doğru adımladim. Sesimi duymuş olacak ki hemen ağzını konuşmak için aralamaisti Hoseok.

"Ne oluyor gene neye sinirlendin Yoongi bey"

Ters ters Hoseok'a baktım ve masaya geçtim. Gerçekten Taehyung'a bir türlü alışamadım. Kollarımı birleştirip konuştum.

"Ne olacak! O sıçan gene buradaydı ve onları çıplak bir şekilde bastım!"

Sinirli olduğumu takındığım yüz ifadesi ile Hoseok'a baktim. O ise artık bıkmış bir şekilde sabır çekiyordu. Yüzünü sıvazlayıp konuştu.

"Yoongi yeter artık! Görmüyor musun oğlumuz onunla mutlu! Sen bir babasın baba! Unutma bunu oğlunun iyiliğini düşünmen lazım!"

Omuz silktim. Sevmiyordum işte bu kadar basit sevmiyorum kardeşim zorla mi. Hem ben zaten oğlumun iyiliğini düşünen bir babayım. Ben kafamdaki sesler ile konuşurken bir den merdivenlerde Taehyung ve Jungkook inmişti.

"Günaydın babiskolarımmm"

Diyip kollarını ilk önce bana sarıp yanaklarımdan öpmüştü. Sanki daha yeni onları basmamışım gibi. Benden kollarını çekip Hoseok'a sarıldı ve öptü. İkisi masaya geçince uzun bir sessizlikten sonra bombayı salmıştım.

"Bir daha kalpli don giyme Taehyung midem bulandı"

Buradaaa bitirmek durumunda kaldımmm ve bir hoşuma gitmeyen seyi söylemrk istiyorum 94 okuma 9 oy -_- neden arkadaşlar emeğe hiç mi saygınız yok? Ha birde yeni bir fic yazmaya başladım diğer ficleri yayından kaldırdım ilham gelmio çünkü onlara neyseee onunda ilk bölümünü bugün tahminen atarım veee

Bilin bakalım bugün kim doğduuuu

Ben doğdummmm

İyiki doğdum benn belki doğmamın şerefine yazmış olabilirim o fici kim bilir 🤭

Hadi doğmamın şerefine oy verirsiniz artık sizi seviyorummm