|𝐒𝐨𝐩𝐮'𝐮𝐧 𝐨𝐠𝐥𝐮 𝐉𝐮𝐧𝐠𝐤𝐨𝐨𝐤❀|

28

Medyaya böyle şeyler koymaya bayılıyorum

"Bir şey sorabilir miyim Yoongi?"

Yoongi elindeki rimeli masaya bırakıp konuştu.

"Sor"

"Biz hadi iyi hoş bizim çocukları kız kılığına soktuk da BİZ NİYE KIZ KILIĞINA GİRİYORUZ AMINA KOYAYIM?! Ben barı basıp ortalığı yıkabilirdim!"

Yoongi dudağına sürdüğü rujuda masaya bırakıp Namjoon'a döndü.

"canım eniştem sen neden anlamak istemiyorsun. Biz şimdi orayı gidip basarsak aramız bozulur bebeğim ile. Hem siz her zaman kavga ediyorsunuz maşallah Bir gününüz sakin geçmiyor"

Namjoon kollarını birleştirip itiraz etti.
(Yanlış ise düzeltin bebeklerim)

"Yaa! Biz mi her gün kavga ediyoruz? kusura bakma canım bizim çok güzel bir ilişkimiz var maşallah taş gibide oğlumuz var nazar değmesin hem sen kendi ilişkine bak be! Daha evli değilsin ama oğlunuz var nasıl bir iş bu lan!"

Yoongi göz devirip Peruğunu düzeltti. Gerçekten böyle mi düşünüyordu? O öyle düşünüyorsa Hoseok nasıl düşünüyordu kim bilir.

"Hem Yoongi sen bu çocuğa neden evlenme teklifi etmiyorsun?"

Evlenme teklifi? Ben Hoseok'a? Yok canım. Benim romantiklik ile ne işim olur. Acaba Hoseok benden evlenme teklifi bekliyor muydu?

"evlenme teklifi?"

Demiştim masumca. En son Hoseok'a evlenme teklifi edeceğim zaman her şeyi eline yüzüme bulaştırmıştım.

-

Kızıl saçlı olan oturduğu kayalıklardan, rüzgar dolayısıyla kısık gözlerle siyah saçlıya baktı.

"evet Yoongi beni neden çağırmıştın?"

Siyah saçlı tedirgin gözler ile kızıl saçlıya bakmıştı.

"Hoseok ben.."

Kızıl saçlı siyah saçlıya soran gözlerle bakmaya başlamıştı. Onu neden sahile kimsenin olmadığı bir yere, kayalıklara oturttuğunu merak ediyordu.

"sen?"

Siyah saçlı yutkunmuştu. Nereden başlayacağını bilmiyordu.

"Hoseok benimle.."

Kızıl saçlı daha çok merak etmişti. "benimle.." bundan ne anlam çıkarabilirdi? Siyah saçlı olan, ayağa kalkıp elini cebine attı. Ve bir anda yere eğildi. Ve lacivert kadife kutunun kapağını açtı.

"Hoseok benimle evlenir misin?.."

Kızıl saçlı olanın bir anda yüzü düşmüştü şaka mıydı bu?

"Yoongi bunun içinde yüzük yok.."

Siyah saçlı olan bir anda kadife kutuyu kendine doğru çevirdi. Siyah saçlı Yüzüne ağlamaklı bir yüz takındı. Yüzüğü silmek için masaya bırakmıştı ama onu orada unutmuştu. Kızıl saçlıda, karşısındaki sevgilisinin bu hallerine kahkaha atamadan edemedi.

"Haha Yoongi-"

"Gülme lütfen. yemin ederim almıştım Hoseok silmek için masaya bırakmıştım ama heyecandan unut-"

"Boşver Yoongi. Ben senden Yüzük filan istemiyorum umrumda değil yüzük biz evlenelim o yeter.."

S

iyah saçlı şaşırmış bir şekilde kızıla bakmıştı. O daha yeni onun teklifini kabul mü etmişti? Kızıl saçlı bir anda parmağındaki mavi bir taşı olan yüzüğü çıkarıp siyah saçlı olana uzatmıştı.

"Al Yoongi. Bu yüzükler bizim tanışmamıza vesile olmuştu (nasıl diye sorgulamayın) bu yüzükler bizim için çok değerli"

Diyip kadife kutuya koymuştu. Siyah saçlı olanda heyecan ile geri dizlerinin önünde eğilmişti. O güzel yüzlü sevgilisine baka baka heyecan ile.

"Benimle evlenir misin?"

Kızıl saçlı ona cevabını vermişti ama bu heyecanı tekrar yaşamak istiyordu.

"Evet Yoongi seninle evlenirim oğlumuz olursa da belirlediğimiz isim Jungkook olur."

Siyah saçlı olan gülümsemişti. Kızıl saçlı ona hep evlenince bir oğlumuz olsun diyordu. Ve o zaman oğulları olursa adını Jungkook koymayı bile belirlemişlerdi. Siyah saçlı dayanamayıp o pembe dudaklara abanmıştı. Her zaman mutlu olmayı diliyorlardı ama sadece diliyorlardı..

Selammmmmmmm

Nereden başlayacağımı bilmiyorum.

Öncelikle hepinizden özür diliyorum..

Bölüm yazamadım çünkü bu aralar moralim bozuk yazılılarım çöp ve bölüm yetiştirme telaşı ile hiçbir şey yapamıyorum..

Bölüm yazmak hem istiyor hem istemiyorum..

Hem diyorum bölüm bekliyorlar yaz hem de yazma zaten kimse umursamıyor diyorum..

Neysee hepinizi çok seviyorum en kısa sürede bölüm yetiştirmeye çalışıcam görüşürüz..

Bu arada bu bölümü sevmeyebilirsiniz üzgünüm