0.9

913 110 55
                                    

Sahte katilin Yunho'yla bağlantısı olduğunu öğrendikten sonra San'ın kafasındaki taşlar yavaş yavaş yerine oturuyordu. Yunho'yu hiç göz önünde bulundurmamıştı ama belki de Wooyoung'dan daha büyük bir şüpheliydi. Yunho'dan gözünü ayırmaması gerekiyordu.

"Sunwoo'yu yeterince rahat bıraktık. Buraya getirin, Yunho hakkında sorularım olacak."

"Ne zaman getirmemizi istersin şerif?"

Anlam veremeyerek karşısındakine baktı.

"Yarın getirmenizi istesem şimdi söylemezdim. Şimdi getirin, hadi."

Telefonu çalınca ordan uzaklaşıp cevap verdi.

"Efendim?"

"Beni çağırıyorsun ve karşılamaya gelmiyor musun? Evini nasıl bulmamı bekliyorsun? Gelip beni alır mısın?"

"Mia, haklısın. Hemen geliyorum ama önce merkeze gelmemiz lazım."

"Duş alsaydım önce?"

"Sonrasında istediğin kadar duş alırsın önce merkeze geliyoruz."

"Pekala! Sadece yoruldum gel artık."

Telefonu kapatıp arabasına bindi ve havaalanına doğru gitti. Telefonuna gelen bildirim sesiyle telefonunu açıp mesaja baktı.

"Lunapark."

Wooyoung'dan gelen bu mesaj yarın onu nereye götüreceğini gösteriyordu ve San'ı güldürmüştü.

Bir süre sonra Mia'yı görünce arabayı durdurup indi ve Mia'ya sarılıp eşyalarını arabaya yerleştirdi.

"Geçsene."

Acele edercesine Mia'yı arabaya itti. Mia bu acelesinden rahatsız olmuşcasına oflayıp arabaya bindi ve kollarını göğsünde birleştirip arabaya binmesini bekledi.

"Neden bu kadar acele ediyorsun?"

Yol boyunca Mia'ya olayları anlatıp ondan bir çare bulmayı umdu. Mia her şeyi dikkatle dinleyip önemli yerlerin altını çizerek dosyaya dahil olmuştu. 

"Kurbanlar şüphelilerin yakını, sürekli hem Yunho hem de Wooyoung'la bağlantısı olan kişiler kurban ediliyor değil mi? O zaman neden katilin ikisinden biri olduğunu düşünüyorsun? İyi anlaşıyorlarsa öldürülmelerini isterler mi?"

"İlk başta ben de böyle düşündüm, belki de onları sevmeyen bir düşmanları katildir dedim ama okuldaki diğerleriyle konuşunca ve kurban edilen kişilerin dosyalarına baktığımda aslında Wooyoung'la çok iyi anlaşmadıklarını anladım. Bu yüzden ilk odağım Wooyoung'du. Daha sonra Yunho'yu hiç düşünmediğimi fark ettim, sahte bir katilimiz var demiştim. Ortaya çıkmadan önce Yunho'yla bir kafede buluşmuşlar ve Yunho ona bir zarf vermiş, daha sonra da ortaya çıktı zaten. Burda Wooyoung'un herhangi bir alakası yoktu ama konu tekrardan Yunho'ya döndü."

"Tamam bu şüpheli işte."

Mia düşünmeye başladı, olay gerçekten karışıktı ama San'ın ilk başta başkalarını değil kurbanların arkadaşlarını sorgulaması mantıklı gelmemişti. 

"San."

"Hm?" 

"İlk şüphelilerin Wooyoung ve Yunho olmamalıydı."

"Bak, onlarda gerçekten anlamadığım bir şey var, ayrıca onları öldürmek isteyecek kadar sevmeyen kimse yokmuş. Onun katil çıkmasını ben de istemiyorum ama o bir şüpheli."

"O? Sadece birinin mi katil çıkmasını istemiyorsun? Hangisiymiş bakalım o?"

San yaptığı hataya gülümseyip yavaşça alnını kaşıdı.

Who? // woosanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin