BENİM RENKLİ DÜNYAM
Hava hergünki kasvetine maruz kalarak kararmıştı.
"Uyku vakti." Dedim Adela'ya.
Adela, omuz silkiyor ve homurdanıyordu. Çuvaldaki iki diş fırçasından birini alıp bana uzattı. Anlam veremeyerek baktım.
" Önce kirlerinden arınmalısın,su en iyi temizleyicidir, sonra temiz kıyafetler giyinmelisin.""Hayır." Dedim.
"Banyo yapmalısın. Lağım gibi kokuyorsun." Dedi Adela.
" Sudan nefret ederim, suya dokunmaktan nefret ederim." Dedim kaşlarımı çatarak.
" Eğer suyun yerinde olsaydım, bende bir lağıma dokunmaktan nefret ederdim." Dedi Adela beni şakayla karışık aşağılayarak. Utanmıştım. Elimi tuttu ve beni merdivenlere doğru sürükledi. Attığımız her adımda basamakları tırmanıyorduk. Adela' nın beyaz elbisesi merdivenlerde sürüklenerek beyazlığını kaybediyordu.
Ardından kendimi üst katta bulunan banyoda ki ayna karşısında buldum. Ailem öldüğünden beri evin üst katını sanki mühürlüymüş gibi kullanmayı reddediyordum, Adela bu durumdan habersizdi. Adela, beni banyoya tıkmıştı ve suyun akış sesini duymak için işitme duyularını tam gaz açmıştı. Üzerimdeki yıllanmış olan kıyafetlerimi çıkardığımda neredeyse kalıplaşacak kadar kirlediklerini fark ettim.
" Iyk." Dedim tıpkı Adela gibi. Tavırlarımla tıpkı Adela' ya benzemeye başlamıştım. Yalnızca bir gecede karekter değiştirmek mümkün mü? Bilmiyordum.
Grileşmiş küveti su ile doldurdum ve bedenimin su ile bütünleşmesine istemeyerekte olsa izin verdim. Küvette ki duru su, kırmızı ve siyah karışımı bir renge dönüşmüştü. Ne kadar da kirli bedene sahip olduğumu şimdi daha iyi anlıyordum. Ama yinede bir yamyamın duş alması kadar gülünç başka bir şey olamazdı. Köpüklerle oynarken bir çocuk gibi şendim. Kafamı suyun altına sokup kendimle nefes tutma yarışı yapıyordum. Boğazına kaçan köpükler öksürmeme neden olduğunda Adele kapının eşiğinden bağırdı.
"Sen iyi mısın?"
"Evet, çok iyiyim." Dedim usulca. Ve şu dolu kuvetin içerisinde saçma sapan hareketler yapmaya devam ettim. Suyla oynamak muazzamdı. Yıkanma sürecini bitirdiğimde Adela banyo kapısını usulca çaldı ve daha sonra aralayarak havlu ve temiz kıyafetleri uzattı. Bu kıyafetler içerisinde uyku kıyafetlerim de vardı. Lacivert tonundaki pijamalarımı annemin hediye ettiğini anımsıyordum. Kim bilir kaç yıl önceydi?
Neredeyse yırtılma noktasına gelen pijamalarımı giyindim ve ufak evimin ufak banyosundan çıkmak için hazırlandım. Kapıyı açtığım anda Adela banyoya girmişti ve diş fırçasını elime tutuşturmuştu.
"Fırçala yamyam. Dişlerini fırçala." Dedi Adela ve nasıl diş fırçalamam gerektiğini bana gösterdi. Fırça ön dişlerimin üzerinde bir yukarı bir aşağı hareket ederken ağzımda diş macunundan dolayı oluşan beyaz köpük mevcuttu. Adela'ya itiraz etmek istesem de bunu başaramadım. Belki de yüz yıllar boyunca fırça sürmemiştim tortulu dişlerime fakat yine de tıpkı bir çocuk gibi yani ( Adela gibi) fırçalamak komik geliyordu. Kendimi tekrar yaşıyormuş gibi hissesiyordum. Belki de artık bunalımın yedinci evresindeydim.
Ayna baktığımda görüntümüm Adela ile aynı kare de olması beni mutlu ediyordu. Gözlerimiz Adela ile ayna da buluştu ve kıkırdadık. Ağzımızdaki köpükler pis olan aynaya sıçyarak görüntümüzün netliğini söndürdü. Ağzımı çalkaladığımda diş fırçalamala faslını çoktan bitirmiştim. Adela, laboya tükürdü ve ağzını çalkaladı, sarı olan dağınık saçları yüzünü kapatıyordu. Adela, söz dinlemeyen saçlarını yakaladım ve omzunda sabitledim. Adela, yüzüme baktı. Masum gözlerinde ki yansımam bile masum gözükmüyordu. Kısa süren anlamlı bakışlarımızın ardından tıpkı Adela gibi lavaboya eğildim. Beyaz köpük değil,
kan tükürüyordum ve bu durumdan Adela tiksiniyordu. Adela'ya tiksinç bir şekilde görünmek istemiyordum. O, benim en kusursuz halime tanık olmalıydı. Ancak ben kusurlarla dolatılmış bir yamyamdım. Ben bir yaratıktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAMYAM (Askıda)
Fantasy©Tüm hakları saklıdır... Yaşlı adamın birine ithafen... Perix, Lux şehrinde yaşayan ve insan etiyle beslenen bir yamyamdır. Hayatta kalmak için tüm ailesini yemiştir ve yapayalnız bir hayat sürmektedir.Tüm yiyeceği tükenir ve ölmemek için avlanmaya...