BÖLÜM 10

1.6K 226 13
                                    

MATMAZEL

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

MATMAZEL

Adelayı yatağına yatırdım ve Diego'ya sarılmasına izin verip üzerini sıkıca örttüm. Diego olmadan uyuyamıyordu. Cansız bir oyuncak, Adelayı mutlu ediyordu. Bende cansız bir varlıktım ancak Diego kadar Adelayı mutlu edemiyordum. Adela nezaketen dudaklarını kımıldatıyordu fakat göz bebekleri içten bir şekilde gülümsemiyordu.
" Daha temiz görünüyorsun," Dedi.
Bu doğruydu . Daha temiz görünüyordum, tıpkı insanlar gibi. Gerçek bir insan gibi. Adela ile diyaloga girmeyi reddediyordum. Ferah kokan nefesimi tuttum.
Karnımdan gelen sesler tekrar acıkmış olduğumun sinyallerini veriyordu. Buz dolabında bir bedenin en lezzetsiz ve en gereksiz olan bölgeleri haricinde hiçbir şey kalmamıştı. Avlanmalıydım. Hemde evimde bir av olmasına rağmen... Açlık, uykumu getiriyordu. Biz yamyamlar buna ölüm uykusu diyorduk. Uzun bir süre beslenemezsem bedenimiz kendini ölüm uykusuna hazırlıyordu. Ve asla ve asla ölüm uykusundan uyanamıyorduk. Ruhumuz ölüydü ancak bedenimiz ve zihnimiz adeta nefes alıyordu.

Adeladan elimden geldiğince
uzak durmalıydım. Açlık gözümün önüne inen vahşi bir perdeden ibaretti.
Kısa sürede aldığım karara göre bu gece yukarı kata çıkıp annem ve babamın yatak odasında konaklamalıydım. Merdivenlere doğru ilerlediğimde Adela, telaşlı ses tonuyla konuştu.
"PERİX!"
Kafamı çevirip, gözlerimi Adela'nın üzerine devirdim.
" Buyurun matmazel?"
Adelanın yüzü ay ışığı eşliğinde parlıyordu. Onun masum yüzü karşısında neredeyse bütün gücümü yitirmek üzereydim.
" Nereye gidiyorsun?"
" Bu gün üst kattaki yatakta uyuyacağım, yerde uyuduğumda tüm vücudumu ağrılar kaplıyor." Dedim Adelaya.
Gözlerimi kaçırmıştım,çünkü yalan söylüyordum. Sert bir zeminde uyumak bedenimi yormuyor ve ağrıtmıyordu. Adelayı yememek için kaçış yolları arıyordum. Buda bulduğum kaçış yollarından yalnızca biriydi. Adela'nın daha fazla soru sormasını engellemek için " İyi geceler Matmazel." Dedim ve basamakları koşarak tırmandım. Adelayı odamda bir başına bırakmak içime sinmemişti fakat başka çarem yoktu. Ondan uzak durmalıydım.
Koşarak annem ve babamın yatak odasına girdim, burası nutubet kokuyordu ve oldukça tozluydu. Odaya girer girmez şifonyerinde ki aynada kendimi gördüm. Annem beyaz geceliği ile bu aynanın karşısına geçer ve dakikalarca sarı,ipeksi saçlarını tarardı, aynadaki yansımasıyla bana gülücükler atardı. Ama şimdi annem yoktu. Ben vicdanı olmayan bir katildim. Uzun zamandır ilk kez kendimi bu odada geçmişi düşünür bir vaziyette görüyordum. Bu durum bana acı veriyordu, somurttum ve kendimi tozlu yatağa bıraktım. Adelanın yüzüme dokunuşunu anımsadıkça tüylerim diken diken oluyordu. Onunla ilgili her şeyi unutmaya ve düşünmemeye çalıştım.

Göz kapaklarım ağırlaşıyordu, enerjimin son demlerini yaşarken yağmur taneleri pencereye hunharca çarpıyordu. Uykuyu kucaklamaya hazırlandım. Gök gürlüyordu ve irkilmeme neden oluyordu. Bir süre sonra kulaklarım çakan şimşek gürültüsüne aşina olmuştu. Gözlerimi kapatıp yağmurda huzur aradım. Lux şehri neredeyse yılın her mevsimi yağış alırdı. Ancak benim için tek bir mevsim vardı. Benim mevsimim kıştı.
Soğuk, sessiz ve kimsesiz bir mevsim...
Bu hayatta ne için vardım? Bilmiyordum. Ne için çabalıyordum? İnsan öldürmek için mi?
Karnımın doyması ne kadar önemliydi? Amaçı olan insanlar yaşamalıydı, benim gibi bir amaca bağlı olmayan varlıklar yok olup sonsuzluğa karışmalıydı.

Bütün bu düşünceler arasında bocalanırken yatak odasının kapısı çalındı.
TAK! TAK! TAK!
" Gök gürültüsünden çok korkuyorum Perix. Seninle uyuyabilir miyim?'' Dedi Adela.
Hay aksi! Dedim kendi kendime. Bu kız öldürülmek için resmen uğraşıyordu.
" Hemen yatağına geri dön!" Diye bağırdım.
"Lütfen..." diye fısıldadı Adela. Yaramaz bir çocuktan farkı yoktu, gök gürültüsünden korkan kızın.

"Adela, bu şehirde yaşıyorsan tüm bu ürkünç seslere alışkın olman gerekir. Uslu bir kız ol ve derhal yatağına geri dön."

"Sen kapıyı açana kadar buradan gitmeyeceğim Perix. Gerekirse burada tam burada, kapının eşiğinde uyuyacağım!" Dedi sakin ve monoton ses tonuyla konuşarak.

Derin nefes alıp homurdanarak
"Pekala. " dedim. Umarım Adela'yı öldürmem. Kapı aralandım ve Adela yüzüme birkaç saniyelik bakış atıp,
"Saçını taramadan mı uyudun?" diye sordu.
"Ah, Adela cidden! Bu denli korkuyorken saçlarımı düşünmemelisin."
"Pekala,onları yarın sabah tararım." Dedi söylediklerimi kısmen umursamış gibi yaparak.
"Tanrım!" Dedim yalnızca. Nasıl Oluyorda bu kadar sevimli kalabiliyor? Daha fazla konuşmayarak az önce terk ettiğim soğuk yatağıma geri döndüm. Adela hala kapının eşiğinde dikiliyordu.

"Sanırım gerçekten de kapının önünde uyumayı planlıyorsu?" Diye sordum yarı alaycı bir gülümseme sergileyerek.
"Hı?" Dedi şaşkınca.
"İçeri gel. Sanırım koltukta uyuyabilirsin."

içeri girip yatağıma doğru ilerledi. Beyaz elbisesi tozlu zeminde sürünürken şaşkındım.
Tüm bedenimi geri çekerek Adelaya tozlu yatakta yer açtım. Adela, bir ördeği andıran paytak yürüyüşü ile yatağıma ulaştı ve Diegoya sarılıp gözlerini sımsıkı kapattı. Burnum Adelanin leziz kokusunu soludukça,gözlerim açlıktan kayıyordu. Çok zor durumdaydım. Ellerim ve tüm bedenim titriyordu.
"Şey Adela, sana koltukta yatman gerektiğini söylemiştim." Diye hatırlatmada bulundum ancak Adeladan tek bir cevap bile yoktu. Adela,ölümle burun buruna olduğunun farkında bile değildi. Sıradan insanlar gibi uyukluyordu.
O,uyumuştu.
Kendimi ikinci kez şartlandırdım. Adelaya dokunmayacaktım fakat ellerimi kontrol edemiyordum. Adelayı yakalayıp kemirmeliydim. Ağzımı açıp sivri dişlerimi gecenin karanlığına bıraktım. Adelaya doğru yaklaştım ve boynunu kemirmek için hazırlandım. Adela ölmeliydi. Zihnim kararsızlıkla harmanlanıp bulanıklaştı.
Adela gözlerini aniden açtı ve gözlerim gözleriyle buluştu. Ağzımı kapayıp,sivri ve zehir dolu dişlerimi kapadım.
"Ne yapıyorsun Perix?" Diye fısıldadı.
Üzerini tozlu yorganla örtmeye çalışarak            
   " Üşümemeni sağlıyorum." Diyip ikinci yalanımı söyledim.
"Senden korkmuyorum Perix." Dedi Adela, ardından gözlerini kapattı. Adela,cesaret ile donatılmış bir insandı. Şimşekler yalnızca Lux şehride çakmıyordu,zihnimde yoğun yağış altındaydı. Adela'nın korkusuzluğu tekrardan açlığımı bastırmıştı.
O,yaşamalı ... Aynı zamanda yaşamama neden olmalı... dedim içimden. Belkide koltukta uyuyan kişi ben olmalıydım? Ancak ne onun yanından uzaklaşmak istiyordum ne de ona yakın kalmak istiyordum.  Acı içerisinde Adelayı yememek için kıvranırken nihayet uykuya kucak açtım.

YAMYAM (Askıda)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin