Bir insana gerçekten sen nasılsın diye sormak çok mu zor ?
Öylesine sorulan "Nasılsın ?" cümlelerinden bahsetmiyorum. İçtenlikle birisinin "Yanındayım ne olursa olsun ben buradayım"demesini ve dediklerini yapmasını istiyorum. Ama bunu demek yerine bana herkes bir şekilde bir şeyler yüklüyor. Sürekli olarak sen yaşından büyük davrakmak zorundasın, sen bunları yapacaksın yapmalısın diyor. Herkes aynı şeyi söylüyor herkes aynı şeyi diretiyor. Sen abisin sen yapacaksın, sen büyüksün sen yapacaksın lan bir kişide desin ki, ben elinden tutarım, ben yanındayım desin, hep sen yapacaksın sen büyüksün diyorlar. Peki beni kim düşünecek ? Beni benden başka düşünen yok. Bende küçük olmak istiyorum, bende çocuk olmak istiyorum, çok mu şey istiyorum, acaba bir çocuğun istediği şeyi istemek çok mu ?
Sadece birisi sen çok yoruldun az dinlen biz buradayız, sadece birisi desin ya ben yanındayım diye. İnan çok şey istemiyorum. Siz bu şekilde davrandıkça ben içime kapanıyorum içimdeki insan sevgisini öldürüyorsunuz, hiç birinizi sevmiyorum, sevemiyorum ve artık sevmekte istemiyorum. Yavaş yavaş başarıyorsunuz da, sizlerden uzaklaşıyorum. Kendi köşeme çekilmeye başladım. Buna köşe denilebilirse, aslında kendime kafamda bir dünya kuruyorum önceden gittiğim yerler, şehirler, ilçeler, köyler, mahalleler ve evler var. Her birinin içine bilgiler ve mutlu olduğum anıları depoluyorum. Sherlock' un zihin sarayını duymuşsunuzdur.
Bilmeyenler için size özetleyeyim ;
Her bilgiyi kodlayarak ve ufak bir ipucunda hatırlayabilicek şeklinde hafızaya kodlamak denilebilir. Bunu yapmak kolay gözükebilir diyenler bir araştırmalarını önerebilirim.
Ben ise zihnimde kendime dünya kuruyorum yani kısacası bu yaptığım zihin dünyası. Hepsini inşa etmem senelerimi alsada bunu başaracağım. Başarabilirim sanırım, hem denemekten ne çıkar ki ? Kaybedeceğim bir şey yok ki sonuçta eğer varsa oda sizler gibi duruyorsunuz, hiç yanımda olmayan birisini nasıl kaybederim ki ?
Ya ben diye sormayın kimse bilmez o gündüzlerimin aynı gece gibi karanlık geçirdiğimi, ayın karanlık yüzü gibiydi günlerim kimse ışık tutamadı, bence daha doğrusu tutmak istemedi. Hep bir beklenti içerisinde oldu etrafımdaki insanlar, sanırım ve ben ölene kadar da aynı şekilde devam edecekler. Etsinler belki değişirler diye ben aynı şekilde devam edeceğim. Belki düzelirler yada ben kendime daha güzel bir dünya inşa ederim sonuçta ikisinde de ben kazanıyorum.
O yüzden bu şekilde bu yoldan devam.
Çünkü;
Devam etmek zorundayım başka bir seçeneğim yok..Bir insanın gelebileceği son noktadır, uyumadan önce ölümü düşleyerek uyuyakalması. İnsanlığın son noktası ise o kişiyi buna mecbur bırakmasıdır.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Şizofreni Günlüğü
Short StoryKendi yazmaya karar verdiğim kitaptan bir alıntı.. Okuyanlar oy verip, yorum yaparak destek olabilirler. Yeni bölümler yavaş yavaş geliyor bir anda paylaşmak istemiyorum çünkü akıcı vede sıkılmamanız için uğraşıyorum. Takip ederseniz geri dönüş yap...