Geçmişin izleri

44 9 0
                                    

Sen geçmişini unutmaya çalışsanda geçmiş senin yakanı bırakmaz..

Güneş çoktan doğmuş tepeye yer edinmişti. Bense çiğ köfte dükkanına yardıma gidecektim. Düzgün bir işim yoktu haftanın belirli günlerinde Murat abime yardıma gidip harçlığımı çıkarıyor idim. Bu da benim canımı bir hayli sıkıyor idi. O kadar sene okul okuyup bu korona virüsü sebebiyle iş bulamamak insanın modunu düşürmeye yetiyordu. Yataktan bir anda fırlayıp balkona yöneldim, balkona adım atışım ile içeriye girmem bir oldu sıcaktan balkonun zemini alev almıştı adeta. Sonra mutfağa doğru yürüdüm bir kahve yapıp televizyonu açmaya karar verdim. Her zamanki gibi insanın içini karartan haberlerden başka bir şey yoktu. Kadın cinayetleri yine hat safhada idi . Ya insan nasıl bir zamanlar uğruna ölümü göze alabilecek kişiyi sonradan bir tartışma sonucu öldürebilir ki ? Bu şekilde haberleri gördükçe erkekliğimden utanıyorum. Cidden ya bir insan ne kafayla ne akla hizmet ederek bunu yapabilir, aklım almıyor. Ben mi çok basit düşünüyorum yoksa millet mi çok değişik ? Bu devire bir türlü ısınamadım. Keşke 80'lerde 90'larda bu yaşta olmak vardı. İnsanlığın ve yardımlaşmanın olduğu zamanlar. Sıfır menfaat herkes birbiri için bir çok şey yapması çok iyi değil miydi ? Niye şuanda böyle değil ki ? Diye düşünürken kapının zili çaldı. Pek ziyaretçim olmazdı, ailemde pek rahatsız etmezdi. Gelecekleri zaman illaki haber verirlerdi. Kapıyı açtığımda karşımda yıllardır konuşmadığım kardeşim duruyordu. Bir süre donup kaldık. Sonra içeriye davet ettim. Selam verdi beraber salona geçtik.
+ Hoş geldin Mahsun hayırdır senelerdir konuşmuyorduk bir şey mi oldu ?
- Bir şey olduğu yok abi, sadece konuşmamız gerektiğini düşündüm.
+ Neden peki ikimizde kendi hayatımızı kurmadık mı?
- Nereye kadar bu şekilde gidebilirdik ki ?
+ Mahsun ikimizde birbirimizi çok iyi tanıyoruz ve de bir şey olduğu zaman yine ilk ben koşacağımı biliyorsun. Ama eskisi gibi olmaz her şey bilesin.
- Yani abi her şeyin farkına vardım, o yüzden geldim eskisi gibi olamasakta konuşmamak bana koyuyordu.
+ Tabiki aynı şey benim içinde geçerli onca yıl beraber büyüdük yeri geldi abi oldum sana yeri geldi babamızdan görmediğimiz şeyleri ben sana göstermeye çalıştım. Yeri gelince de annemin yokluğunu belli etmemeye çalıştım.
- Sağolasın abi biliyorum benim için yaptıklarını benimde yaptıklarımı sen biliyorsun. Buraya gelmemin sebepleri arasında bunların yeri çok büyük.
+ Bu arada bir şey alır mıydın ?
- Soğuk bir şeyler var ise alırım abi
Mutfaktan içecek ve atıştırmalık bir kaç şey alıp salona geldim. Bir süre daha muhabbet ettikten sonra müsade isteyip gitti. Onu gönderdikten sonra aramızda olan kavgaya kadar gidebilecek tartıştığımız an gözümde canlandı ve de birlikte yaşadığımız onca anı..
Annemiz öldükten sonra birbirmize destek çıktığımız anlar birbimizi savunduğumuz günler, yaptığımız işler, yaşadığımız onca trajedi..
Ne günlerdi, ama eskisi gibi olabileceğimize inancım kalmamıştı. Keşke annemiz olsa idi bu şekile asla gelmezdik. Ne oldu ise annemizden sonra oldu. Ahhh zorluk çektiğim çocukluğum. İnsana bir efkar basıyor hatırladıkça bir yandanda insanın zorunada gidiyor. Niye ben diye sormadan edemiyor insan. Günün sonuna gelmiştim Murat abiden de ses çıkmayınca bu akşam erken uyuma kararı aldım, Nihal'im seni unuttuğumu sanma aklımın bir köşesinde hep seni düşündüm. Ama inan bu akşam seni görme umudu ile çarşıya inecek psikolojide değilim. Affet beni ay yüzlüm..

Her şey çocukken güzeldi derler, ya çocukluğunu yaşayamamış birisi için ne güzeldir ki ?

Bir Şizofreni Günlüğü Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin