Hayatta rüya gibi gördüklerimizden ibaret değil mi?
Saat sabahın 8'i idi. Annem kahvaltıyı hazırlamış bana sesleniyordu.
+ Aşkın oğlum hadi kalk sabah oldu.
- Anne 5 dakika daha.
+ Sofra hazır oğlum, soğumadan kahvaltını yap hadi.
- Uykulu bir şekilde kahvaltı masasına oturdum.Kendim kalkmazsam zorla kaldırır o masaya oturturdu. Sanki aç uyuyormuşuz gibi hissettiğini söylerdi. Anne yüreği işte evlatları aç kalır diye hep korkardı. Hep en iyisini isterdi bizim için, kendisi yemez yedirir giymez giydirir derler ya tam anlamıyla o şekilde bir kadındı.
+ Oğlum boş boş bakacağına karnını doyur sonra ne yaparsan yap.
Çayımdan bir yudum aldım. Yavaşça kahvaltımı yapmaya devam ettim.
+ Oğlum bu gün işin var mı ? Bana marketten kabartma tozu ve vanilin alır mısın ? Akşama kek yapayım da babanla birlikte oturup yeriz.
- Olur anne tabiki alırım.Hiç bir şekilde annemin dediğini ikiletmezdim. Ekmek mi alınacak, çöp mü dökülecek hemen yapardım üşenmezdim.
- Ellerine sağlık annem ben markete gidiyorum.
+ Afiyet olsun oğlum.Bisiklet ile marketin yolunu tuttum. Bisiklet sürmeyi severim helede hızlı sürünce o rüzgarı hissetmeyi hiç bir şeye değişmem. Marketin yolu biraz yokuştu neyseki dönüşte yokuş aşağı gideceğim için dert etmiyordum.
Markete geldim alacaklarımı alıp hızlıca geri dönmeye başladım. Yokuş aşağı baya hızlı gidiyordum. Yavaşlamam gerekiyordu çünkü az ilerde kesgin viraj vardı ve aniden bir araç çıkarsa kaza yapabilirdim. Frene bastığım da telin yerinden çıkmış olduğunu farkettim. Bisiklet dahada hızlanıyordu. Karşıma araç çıkmasın diye dua ederken, virajı döndüğüm anda araba ile çarpışmamla uykumdan zıplayarak uyanmam bir oldu.
Kalbim deli gibi atıyordu, nefes nefese kalmıştım, baş ucumda ki bardaktaki sudan bir kaç yudum aldım, sabah ezanı okunuyordu. Rüya çok gerçekçi idi terler içinde kalmıştım. Bir kaç dakika öyle kaldıktan sonra duş almaya gittim.Aslında çok güzel rüyaydı, yıllar önce vefat etmiş annemi görmüştüm. Bayadan beri rüyama girmiyordu. Dünkü olaydan etkilenmiş olmam gerek, öylelikle rüyama girdi.
Annem;
Ahh annem benim, dünya güzeli bir kadındı benim için herkesin annesi öyledir ama benim annem herkesten farklıydı. Çok iyi birisi idi, tek ben değil tüm köy aynı şeyi derdi. Hayattaki ilham kaynağım, idolüm.
Onun gibi olmaya çalışıyorum, bir kişinin onu kötü bildiğini bilmem. Herkesin kötü huyu vardır, çünkü herkesi memnun edemezsiniz. İlla birileri çıkar sizin hakkınızda kötü şeyler söyler, ama annemin hakkında bir kişi bile dahil kötü bir huyu yada hareketini görmüş değildi. Çünkü annem bu dünyadan değildi, bu dünya onu hak etmiyordu. Bu dünya kötülerin dünyası annem bu dünyada olmak için fazla iyiydi. O yüzden erkenden cennete göç etti.
Annem,her şeyim, oğlun sana layık olmak için çabalıyor. Beni duyduğunu gördüğünü biliyorum, her şeyi seni düşünerek yapıyorum,sen benim nasıl birisi olmamı isterdin diye , bütün bu çabam sana layık bir evlat olmak için..
Abdest alıp sabah namazını kıldım. Dua ederken sadece aileme etmezdim sadece kendimi düşünmeyi sevmem, tüm dünyaya,herkese,isimlerini bilmediğim kardeşlerime,benim gibi olanlara ve benden daha kötü durumda olanlara dilim döndüğünce dua ettim.
Ben annemden böyle gördüm çünkü sadece kendimi düşünmeyi değil herkesi düşünerek hareket etmeyi.Kısacası;
Annem bana insanlığı sevmeyi öğretti, bana insan olmanın ne demek olduğunu öğretti.
Sevgiyle ve özlemle
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Şizofreni Günlüğü
القصة القصيرةKendi yazmaya karar verdiğim kitaptan bir alıntı.. Okuyanlar oy verip, yorum yaparak destek olabilirler. Yeni bölümler yavaş yavaş geliyor bir anda paylaşmak istemiyorum çünkü akıcı vede sıkılmamanız için uğraşıyorum. Takip ederseniz geri dönüş yap...