Lise Macerası[DEVAM EDİYOR]

11.bölüm

Gittim hemen telefonu aldım ve koltuğa zıplayarak oturdum şöyle dedi;

-sakin ya.

-hadi hadi çekelim.

-tamam.

Telefonu aldım ve onlarca fotoraf çektim.

-hadi yeter.

-tamam bunlar bana yetti zaten.

-küs deyiliz demi?

-deyiliz tabikide.

Yanağından öptüm ve telefondaki fotoğraflara baktım savaş telefonu hızlıca telefonu aldı ve ona kafamı çevirdim,telefonu kapattı ve bana yaklaştı şöyle dedi;

-bende sana makyaj yapmak istiyorum.

-tamam yap.

Dedim ve ruju savaşa uzattım.

-onunla deyil.

-neyle?

-gösteriyimmi?

-göster.

Dedim ve benim dudağıma yapıştı ilk önce şaşırdım sonrada karşılık verdim geri çekildim ve güldüm şöyle dedi;

-seni çok seviyorum güzel kadın.

-seni çok seviyorum yakışıklım.

-hep benimle kal tamamı ?

-hep seninleyim sende benimle kal.

-hep seninleyim, sonsuza kadar.

-sonsuza kadar.

-her ne olursa olsun asla ama asla sana karışmıyacağım istediğin zaman beni öp her ne olursa olsun.

-aynı şekilde senin içinde geçerli tamam mı?

Kafamı onaylarcasına salladım.
İkimizde o kadar mutluyduk ki hiç ayrılmak istemiyorduk .
Saat artık çok geç olmaya başladı ve şöyle dedim;

-aşkım yatalımı?

-tamam bitanem hadi gidelim.

Dedi ve ikimizde kalktık ve yukarıya çıktık İlk önce ben uzandım sonrada savaş uzandı birbizimize bakarak uyuya kaldık.sabah uyandığımda savaş yanımda yoktu ve bende lavaboya gidip elimi yüzümü yıkadım sonrada aşağı indim mutfaktan çok güzel kokular geliyordu ve savaşın mutfakta olduğunu anladım arkadan yavaş yavaş geliyordum ve tam arkasına durdum bir anda arkasında sarıldım şöyle dedi;

-yaa ben uyandıracaktım.

Sadece gülmsedim ve şöyle dedim.

-sen bana kahvaltı mı yapıyorsun?

-evet sana kahvaltı yapıyorum.

-yardım edeyim mi?

-yok sen otur zaten falza bir şey kalmadı.

-peki,sen neden saçlarını toplamadan ya saçın düşerse.

-nazlıı dalga geçme.

Bir anda gülmeye başladım.

-dalga geçmiyorum saçlarını topla.

-nazlıııı!

-efendim aşkım.

-bak bide efendim diyo ya.

-neyse şaka yaptım hadi seni bekliyorum.

-sen başla geliyorum pişmek üzere.

-hayır seni bekliyorum.

Masaya oturdum ve savaşı bekledim,savaş krep yapmıştı çok güzel kokuyordu bir süre sonra savaş geldi ve krep'i masaya koydu oturmadan önce alnımdan öptü sonrada oturdu şöyle dedim.