Omegam'ın daha iyi olduğunu anladığım anda yola koyuldum ve şuan 1 saat belki daha az bir yolumuz kaldı.
Sakin bir şekilde ilerliyorum. Sonuçta acelemiz yok neden koşarak kendimi yorayım ki?
Yavaş yavaş ilerlerken çok yakınımdan bir kurt uluması duydum, bir yardım çağrısı yapıyordu. Ama tehlikeli olabilir, en kötü ihtimalle tuzak olabilir. Yardıma gidip gitmemek arasında ince bir çizgide kaldım. Gidersem tehlikeli olabilir, sonuçta neden yardım istiyor bilmiyorum ama gitmezsem yardım isteyen kurt'a bir şey olabilir.
Gidelim jungkook.*
Ama ya tuzaksa omega?*
Ya değilse? Lütfen kook.*
Bilmiyorum omega içimde bir sıkıntı var.*
Koookkieeee lütfen.*
Tatlı olmaya çalışma sakın.*
Ama....*
Offffff omega, tamam!*
Olley bee.*
Bazen küçük bir çocuk gibi oluyorsun gerçekten.*
Hey ben çocuk değilim.*
Tabi canım hiç değilsin.*
Jungkook!*
Ne dedim yahu.*
JUNGKOOK!*
tamam ya sustum.*
Omega'yı sinirlendirmeye bayılıyorum ya, çünkü sinirlenince çok sevimli oluyor.
Ben omega'nın sevimliliğine gülerken tekrar kurt uludu.
Sesin geldiği yöne doğru bir kaç adım attım ve ormanı izlemeye başladım. Tehlikeli gözüküyor.
Kurt'un sesi ormanın biraz derininde kalıyordu, çok fazla ağaçla kaplı bir yerde. Sesin geldiği yönü biraz daha izleyip tehlike olmadığını anlamaya çalıştım ama bu pek mümkün değil çünkü ağaçlardan bir şey görünmüyor. Biraz cesaret toplayıp kurt'un sesine doğru ilerlemeye başladım.
Orman'ın daha da iç kesimine girdikçe ağaçlar güneşi engelliyor ve iç kısım daha bir karanlık oluyor. Şu an olduğu gibi ve soğuk.
Biraz daha ilerleyince acı çeken bir Kurt sesi gelmeye başladı kulağıma. Galiba geldim.
Sese yaklaşınca yerde yatan gri bir kurt ve hemen karşısında ona her an saldırmaya hazır katran karası bir kurt vardı. Tabii siyah kurt gri kurt'un en az 3-4 katı büyüklüğünde.
İkisi de beni fark etmeyince bende sesimi çıkartmadan izlemeye başladım.
Yerde yatan gri kurt'un belinde derin pençe izleri, diş izleri ve yerde süründüğünü belli eden soyulma, çizilme ve kesikler vardı. Siyah kurt'ta ise hiç bir şey yoktu.
Siyah kurt'u biraz inceleme fırsatı yakaladım o haraket etmeyince.
Çok büyüktü, gerçekten çok fazla büyüktü. Normal bir kurt olamayacak kadar hem.de. Gözleri ise biri koyu kahverengi iken diğeri kor bir alevi içinde barındırıyormuş gibi kırmızıydı. Sanki iki duygu birleşmiş gibi. Kahverengi seni sakinleştirip, korkunu alıcak kadar yumuşak bakarken; kırmızı tam tersi seni korkudan öldürecek ve gericek kadar sert ve korkusuz bakıyordu. Bu iki duygu ise kömürün elması kıskandıracağı kadar parlaklaştığı bir kürkte birleşmiş ve ortaya hades'in oğlu çıkmış gibiydi. Gece ve karanlığı
İçeren yeraltı tanrısı hades'in oğlu gibiydi... korkutucu bir karanlık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dark Lord Cyrus || TaeKook
Fantasygörülmesi imkansız iki olay gerçekleşmişti; delta ve alfa bir beden de birleşmişti, omega ve karanlık lordu cyrus bir beden de birleşmişti. *Tüm hakları Anka'nın Ateşinde saklıdır.