"Buna gerek var mıydı?" Zihnim de duyduğum farklı olan kalın ses ile bunun ejderham olduğunu anlamam pekte uzun sürmedi.
"Neye gerek var mıydı?"
"Onu öpmene gerek var mıydı?" (Bebiş kıskandı babasını🤭)
"Yoktu..." diye mırıldandım.
"Yoktu! Peki neden öptün?" Diye sinirle kükreyince irkildim.
"Ben öpmeyecektim ani gelişti." Diye çıkışsamda beni pek dinlediği söylenemez.
"O kadar dibine girmesen o ani gelişme yaşanmazdı!"
"Bir dakika ya! Sen beni niye sorguya çekiyorsun şuan?"
"Sorgu değil bu. Sadece..." dedi ama devamını getirmeden sustu.
"Sadece ne?" Desem de bir cevap vermedi.
"Peki öyle olsun." Dedim ve sustum. İlla ki söyleyecek.
Az önce ki sorgu sual yüzünden etrafıma pek dikkat etmemişim ama şu an fark ediyorum ki sublime'ın bölgesinin üzerinden geçiyoruz.
Ejderhamın derisini severek sakin bir sesle: "Burada biraz durur musun? Sublime'ı ziyaret etmek istiyorum." Dedim ama aldığım cevap onu biraz sinirlendirdiğimin kesin kanıtı.
"Vaktimiz yok."
"Lütfen, Sadece 2 dakika. Onunla pekte güzel ayrılmadık."
"Ayrılmadık?" Ne dediğimi yeni anladım ve şaşkınlıkla gözlerimi büyütüp hızla konuştum:
"Hayır, hayır, hayır. Yanlış anladın. Beni evime bırakıp gitmişti ama giderken bana sinirli(?) gibiydi. Sebebini merak ediyordum onu sorucam."
"Anladım." Dedi ve süzülerek alçalmaya başladı. Bu da sinirinin geçmeye başladığına dair kesin kanıt.
Alçalırken onu gören Kurtlar tek tek saygıyla eğilmeye başladı.
Sublime'ın olduğu mağara'nın tam önüne inince benim de inmem için kanadını merdiven gibi katladı ve yere yakınlaşmak için iyice eğildi.
"Teşekkürler." Deyip derisini sevdikten sonra mağara'nın içine doğru yürümeye başladım.
"Sublime?" Diye bağırdım ama bir ses gelmedi.
"Sublime ben istemeden bir şey mi yaptım?" Dedim ama yine bir ses gelmedi.
"Şey... ne yaptığımı bilmiyorum ama özür dilerim. (Gözü dolar) Ben şimdi gidiyorum. Tekrar gelirim herhalde." Ağlamamak için kendimle savaşırken dışarı doğru adımlamaya başladım ve çok geçmeden ejderhamın yanına geldim.
"Ne oldu? Neden gözün doldu? Bir şey mi yaptı!" Diye bağırıp yeri sarsacak derece de kükreyen ejderham ile olduğum yerde durup korkudan çığlık attım.
"Oğluşum acaba neden götünü yırtarcasına kükrüyorsun? Altıma sıçtım burada!" Diye bağırdım ama o beni takacak gibi değil. Sinirden deliye dönmüş durumda.
"Ne oldu dedim!" Diye tekrar bağırınca dolan gözlerim bana ihanet edip bir kaç damla yaşı kaçırınca akan yaşlarımı elimin tersiyle hızla sildim ve yüzüme sahte bir gülümseme takınıp konuştum:
"Bir şey olmadı ki? İyiyim ben. Hadi gidelim."
Ona doğru yürüdüm ama kendisi ne olduğunu öğrenmeden durmayacak gibi görünüyor.
"Jungkook seni senden daha iyi tanıyorum. Bu yüzden senden öğrenemiyorsam seni üzen asıl kişiden öğrenirim." Dediği gibi tekrar kükrediğinde etrafta ki kurtların hepsi sağ sola kaçışırken Sublime mağara'nın içinden çıktı.
(Kook Lord olduğu için tüm yaratıkların kendi aralarında konuştuğu her şeyi duyabilir.)
"Bu sinirinizi neye borçluyuz kara ejder?" Sublime'ın konuşması ile Ejderham ona doğru bir adım attı ve sinirle konuşmaya başladı:
"Senin ne haddine benim kalbimi ağlatmak! Senin ne haddine Lord'una sinirlenmek ve onu ağlatmak! Sen kimsin Sublime?! Bu davranışların senin haddine mi?"
"Karanlık ejder bilmediğin şeyler var." Diye mırıldanan Sublime bir iki adım geriledi.
"Benim sence Jungkook ile ilgili bilmediğim bir şey olabilir mi? O benim kalbim Sublime ve sen aptal bir bağ yüzünden üzdüğün kişi için ben tüm yaratıkları bu dünyadan silerim. Bir bağ yüzünden böyle yapıyorsan o bağı kopartalım o zaman."
Duyduklarım ile şok olmuştum.
"Ne?" Fısıltı gibi çıkan sesim ikisinin de bakışlarını üstüme topladı.
"Ne bağı?" Diyd Sublime'a dönüp sordum.
Sublime cevap vermeyince ejderham'a dönüp sorumu tekrar sordum:
"Bana az önce kalbim dedin, o zaman kalbini kırma ve söyle. Ne bağı?"
Sublime'ın, "lütfen söyleme Karanlık ejder." Demesini takmadan bana her şeyi anlatan ejderham ile hayal kırıklığıyla Sublime'a döndüm.
"Cidden mi? Ben de seni görmeye gelmiştim demek ki hataymış. Beni bir bağ korkusu yüzünden görmek istemeyen birini görmeye gelmek büyük hataymış. Hatamı anlamam da yardımcı olduğun için teşekkürler. Az önce yani mağara'nın içinde tekrar gelirim dedim ama gelmesem daha iyi gibi...ve merak etme bu bağ kopartılacak." dedim ve ejderhama ilerleyip eğilmesi için derisine dokundum.
İsteğimi anlayıp eğilince boynuzundan tutunarak kendimi yukarı çektim ve üzerine bindim.
"Gidelim oğlum." Diyerek derisini okşadım ve ejderham beni ikiletmeden kanatlarını iki yana açıp son kez kükrediği gibi hızla yukarı sıçladı ve havalandı.
___________________
Biraz kısa oldu ama int olmadığı için fazla uzun yazamadım sorry🥺Yeni bölümde görüşürüz canlar😘❤ (ama ne zaman gelir bilemiyorum😅💖
Bir de bir daha ki bölümde ejderha'ya isim bulayım yaw ejderham yazarken komiğime gelmeye başladı😂
/696 kelime/
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dark Lord Cyrus || TaeKook
Fantasygörülmesi imkansız iki olay gerçekleşmişti; delta ve alfa bir beden de birleşmişti, omega ve karanlık lordu cyrus bir beden de birleşmişti. *Tüm hakları Anka'nın Ateşinde saklıdır.